Zehirlenme Sebepleri, Nedeni açıklanamayan belirtilerle başvuran her bireyde mutlaka zehirlenme olasılığı düşünülmelidir. Bu ilke özellikle aşağıdaki durumların varlığında geçerlidir:
Uyuklama yada koma, Konvülziyonlar, Taşipne (solunumla ilgili), Taşikardi (Kalp ritm bozukluğu), Kızarıklık, Kardiyak aritmi, Hipotansiyon, Alışılmadık davranışlar, Papillada anormallikler,
Alınan maddenin etki mekanizmasına bağlı olarak çok çeşitli fizik muayene bulguları elde edilebilir. Hastaların solunumu dispneik, yüzeyel veya tamamen durmuş olabilir. Nabız değişikliği ve hipotansiyon gözlenebilir. Bilinç düzeyinde değişiklikler, somnolans, stupor ve koma görülebilir. Pupillar miyotik veya midriyatik olabilir. Hastanın nefesinde ilaca veya toksik maddeye ilişkin koku duyulabilir.
Belirtiler ve Bulgular
Ağız yoluyla olan zehirlenmelerde ilk belirti gastrointestinal sistemin iritasyonuna bağlıdır. Ağız, boğaz ve midede yanma, bulantı, kusma, ishal olarak kendini gösterir. İlacın emilimine bağlı olarak solukluk, siyanoz, filiform nabız, konvülsiyon, şok ve koma gözlenebilir. Başlangıçta hastanın belirti vermemesi durumun ciddi olmadığını düşündürmemelidir. Öldürücü doz almış ve henüz belirti vermemiş olabileceği düşünülerek, bu yüzden her hasta ciddi olarak izlenmelidir.
Tanı
Özellikle bilinci kapalı hastalarda yakınları ve arkadaşlarıyla haberleşilerek gerekli bilgilerin toplanması ve laboratuar analizleri tanıya yardım eder. İdrar tahlili, pH, dansite, protein, hepatoksik ilaç zehirlenmelerinde karaciğer fonksiyon testleri, akciğer ödemi ve aspirasyon pnömonisini saptamak için akciğer grafisi, nefrotoksik ilaçlar akut böbrek yetmezliğine neden olabileceğinden elektrolit ve kreatinin ölçümleri, hastanın tanısınnı kesinleşmesinde ve yapılan tedavinin yeterliliği hakkında bilgi sağlamak için toksik ilacın dozunun bilinmesi, ritm ve ileti bozukluklarını saptamak için EKG çekilir.
Tedavi ve Bakım
Erken ve doğru tedavi ile zehirlenme vakalarının tamamen normale döndürülme şansı yüksektir. Bu yüzden hastaların hızlı bir şeklide değerlendirilmesi gerekir.
1- Semptomik tedavi
a) Solunum Bozukluğunun Tedavisi: Başa uygun pozisyon verilir. Takma dişler çıkartılır. Ağızadaki sekresyonlar ve kusmuklar temizlenir, gerekisre aspire edilir. Bunlarla solunum düzelmiyorsa yapay solunuma geçilir.
b) Hemodinamik kontrol: tansiyon, nabız sayısı, saatlik idrar miktarı ölçülür, hipovolomi ve ritm bozukluğu varsa tedavi edilir. Birçok ilaç vazomotor merkezleri depresyona uğratarak periferik dolaşım yetersizliğine neden olabilir. Hemen damar yolu açılarak hipovolomi (aşırı sıvı kaybı) düzeltilir. Buna rağmen düzelme olmazsa dopamin veya dobutamin kullanılır. Kardiyotoksi ilaçlarla oluşan ritm ve ileti bozukluğu tedavi edilir.
c) Merkezi sinir sistemi bulgularının tedavisi: Koma ajitasyonlu ise diazepam türü ilaçlara sakin komaya dönüştürülebilir. Ancak koma sakin ise, analeptiklere uyarılmaya çalışılmaz.