Sonda Nedir, Sonda Kullanımı
Sonda birçok amaçlarla yapılabilir. Genellikle, sonda deyimi idrar torbası ile ilgilidir. İdrar torbasını boşaltmak ya da incelemek amacıyla, idrar yolundan incecik bir tüpün idrar torbasma kadar uzatılması işlemi sonda adını alır. îdrar torbasının ve yollarının mikroplanmasını önlemek için bu işlemin son derece temiz ve mikropsuz bir ortamda dikkatle yapılması gerekir. Bu nedenle sondanın bir doktor ya da uzman tarafından uygulanması gereklidir. Prostat vakalarında idrarın sürekli alınabilmesi için sonda kullanılır.
İnhalasyon Nedir, İnhalasyon Tedavisi
İlaçların gaz ya da buhar halinde akciğerlere verilmesi yöntemidir. Bazı maddelerin buharlaştırılarak akciğerlere verilmesi en eski tedavi yollarından biridir. Evlerde uygulanan en basit yöntem buğudur. Buğu maddesi, kaynar suyun içine atılır ve oluşan buhar kuvvetle solunur. Bunun için başın üstüne bir örtü örtmek uygundur. Bu yöntem, solunum yollarının açılması ve burun akıntısının sağlanması için kullanılır. Buğudan sonra boğaz bölgesinin üşütülmemesi için hastanın sıcak odada kalması uygundur. Astım nöbetlerinde, buğudan çok aerosol kullanılmaktadır. (oksijen inhalasyon)
Aerosoi tedavisi: Bir gazın sıvı bir maddeyle karıştırılmasıyla elde edilir. Aerosol ile, sıvı maddenin akciğerlere kadar ulaşması ve akciğerlerin doğrudan etkilenmesi sağlanır.
Antibiyotik ve sülfamitler de solunum yollarının dezenfeksiyonu için aerosol olarak verilebilir.
İlaçlar
En yaygın tedavi ilaçlarla yapılan tedavidir. İlaçların kullanılışında doktorun talimatı kesinlikle uygulanmalıdır. İlaçlar zamanında ve öngörülen miktarlarda verilmelidir. Eğer doktor tarafından birden fazla ilaç verilmişse, bunların verilmesi gereken zaman ve miktarlarının karıştırılmamasına dikkat etmelidir. İlacın hasta tarafından alındığından kesinlikle emin olmalıdır. Baygın ve sürekli kusan hastaların ağız yolundan ilaç almalarının bir anlamı yoktur.
Doktor tarafından verilen ilaçlar öngörülen sürede etki göstermiyorsa, bu durumdan doktora hemen bilgi verilmelidir.
Bazı ilaçlar uzun süre saklandıkları takdirde etkilerini ve özelliklerini kaybederler. Bu nedenle, ilaçlar doktora sorulmadan saklanmamalıdır. Bazı ilaçların saklanış özelliklerine kesinlikle dikkat edilmelidir.
ilaçlar ancak kana karıştıktan sonra etkilerini gösterirler. İlacın kana karışma süresi ilacın cinsine ve niteliğine göre değişir. Bir ilaç kanla birlikte vücuda yayıldığı zaman, yalnız hasta olan bölgeyi etkiler.
Hastalıkların tedavisinde kullanılan ilaçlar ağız, mide ve bağırsak dokusunu örten zarları tahriş etmeyecek şekilde hazırlanmış tablet ve drajeler halinde yapılır. Bazı ilaçlar da damar yolu ile verilir. Damar yolu ile verilen ilaçların etkisi daha çabuktur.
İlaçlar genellikle ağız yoluyla alınır. Ağız yoluyla alman ilaçların bir bölümü midede, bir bölümü onikiparmakbağırsağında, bir bölümü de incebağırsaklarda çözülür. Bazı ilaçlar doğrudan doğruya ağız yoluyla kana karışır. Damla halinde olanlar doğrudan dilin üstüne damlatılır, tablet halindeki ilaçlar da dil altında eritilir.
İlaçların kullanılışı: Önemli olan hastanın ilacını zamanında ve gerektiği miktarda almasıdır. Bu nedenle, bakıcının ilaçları kendi eliyle hazırlayıp hastaya vermesi zorunludur. Sıvı ilaçlar verilmeden önce iyice çalkalanmalı ve ölçüsüne dikkat edilmelidir. Ölçüsünden fazla konulan sıvı ya da toz ilaçlar tekrar şişesine ya da kutusuna konulmamalıdır. Genel olarak, ilaçların alınış şekillerinin kutularının üzerine yazılması uygun olur.
Çocuklar genellikle ilaç almaktan hoşlanmazlar. Bu nedenle bazen ilacın çocuğa zorla verilmesi gerekir. Bu takdirde ilacın acı etkisini hafifletmek için sıvı ilaç mümkün olduğu kadar dilin gerisine boşaltılır.
Drajeler çiğnenmeden yutulmalıdır. Yiyecek ya da içeceklere karıştırılarak alınması gereken ilaçlara katılan yiyecek veya içecek miktarı fazla olmamalıdır. Çünkü ya ilaç katıldığı yiyecek ve içeceğin tadını bozar, ya da yiyecek veya içeceğin bir kısmı artabilir. Yağlı ilaçlar bir miktar sütle birlikte verilebilir. Yağlı ilacın bıraktığı etki bir lokma ekmek yenmesiyle giderilebilir.
Makattan verilen fitil, kalınbağırsak zarının ilacı çok çabuk eritme niteliğinde olması nedeniyle, etkisini çabuk gösterir. Kabızlık halinde fitilin etkisi geç görüleceği için, daha önce bağırsakların lavman yoluyla temizlenmiş olması gerekebilir. Fitil önceden kılıfından çıkartılır, sonra hafifçe ıslatılarak makattan sokulur. Yetişkinler fitili kendileri de koyabilir. Çocuklar fitilden hiç hoşlanmazlar ve konan fitili ıkınmak suretiyle atmak isterler. Bu nedenle, çocuklara fitil konduktan sonra kaba etleri sıkıca tutularak fitilin erimesi beklenmelidir. Fitiller kakao yağından yapıldıkları için vücut ısısında çok çabuk erirler. Bunun için de fitili koruyucusundan çıkardıktan sonra uzun süre elde tutulmamalı hemen makata konulmalıdır. Fitillerin serin yerde saklanması uygundur.
Enjeksiyonlar, yani halk dilinde iğneler deri altına, adaleye ve damar içine yapılabilirler. Damardan verilen ilaçlar, ilacın doğrudan kana verilmesi nedeniyle çok çabuk etki yaparlar. Damar iğneleri doktor, diplomalı hemşire ya da sağlık memuru tarafından yapılmalıdır.
Bazı ilaçlar deri ve müköz dokunun yerel tedavisinde kullanılır. Fakat bu yolla da ilaçların bir bölümü kana karışarak bütün organizmayı etkiler. Göz, burun, kulak, boğaz, bronşlar, idrar yolları, kadının dölyolu gibi organlar da çoğu kez dıştan ilaçlamayla tedavi edilirler. Dölyoluna sürülecek merhem, toz ve sıvı ilaçlar hastanın kendisi tarafından uygulanabilir.
Dıştan tedavi için kullanılacak ilaçlar pudra, merhem, fitil, yakı ve sıvı halinde olabilir. Pudra, merhem ve yakı halindeki ilaçlar temizlenmiş deri üstüne doğrudan uygulanır; gerekirse deri üstü bir gazlı bezle örtülür.
Pudra halindeki ilaçlar genellikle yaraların temizlenmesinde, pansumanında göz banyolarında kullanılır. Merhem, sıvı ya da yağ halindeki ilaçlar derinin ovulmasında ve masajında kullanılır. Ayrıca, merhemler yaraların iyileştirilmesinde de uygulanır.
Fitiller, daha önce de belirtildiği gibi makattan kullanılır. Dölyolu için kullanılan fitiller doğrudan dölyoluna sokulur.
Yakılar, derinin üstüne doğrudan uygulanır. Yakı kullanıldığında sargı gereksizdir, çünkü vücut sıcaklığında yakı kendiliğinden deriye yapışır.
Sıvı halindeki ilaçlar hem içten hem de dıştan kullanılır. İçten kullanılan sıvı ilaçlar şurup şeklindedir. Dıştan kullanılan sıvı ilaçlar genellikle pansuman, gargara ve buğu için uygulanmaktadır.