Hidatik Kist, Akciğer Kist Hidatik, Kist Hidatiği
Etkeni ekinokokkus granülaris 3-8 mm uzunluğunda küçük bir parazit olup köpek, bazan kedi ve diğer hayvanlardan insanlara geçer. Hidatik kist hastalığı Türkiye'de endemik olarak ve oldukça sık izlenir.
Kist çok kez akciğerin alt loblarında yerleşir. Klinik belirtiler kistin yerleştiği yer ve büyüklüğüne göre değişir. Başlıca belirti olan öksürük çok kez gözden kaçar. Kist yırtılırsa allerjik şok, hemoptizi, kistin akciğerde yayılması, mültipl abseler ve ampiyem komplikasyonlarına sebep olur. Kistin büyüyerek yaptığı baskı ile dispne, disfaji, Horner sendromu veya vena kava süperiyör sendromu gelişebilir.
Akciğer radyografisinde bir, bazan birden fazla çapı 1-10 sm. yuvarlak, çevresi muntazam, homojen "top gibi" bir yoğunlaşma görülür. Mediasten yer değiştirmesi, atelektazi veya plörezi izlenebilir.
Kistin çevresi incedir, eski kist çevreleri kalsifıyedir, nilüfer çiçeği görünümü tanı için önemli bir bulgudur. Bazan kistin kapsülü ve duvarı arasına hava sızarak halo veya meniskus belirtisi (kistin içinde ay şeklinde bir hava halkasının görülmesi) husule gelir. Meniskus belirtisi akciğerin tüberküloz, aspergilosis, kanser ve abse gibi hastalıklarında da görülebilir. Akciğer tümörleri radyolojik görünümleriyle hidatik kiste benzeyebilir. Akciğer hidatik kist vakalarında %40 oranında karaciğerde de kist bulunduğundan bu bakımdan, örneğin karın ultrasonografisiyle karaciğer incelenmelidir.
Hidatik kist hastalarının %30'unda eozinofıli vardır. Serolojik testler %60-90 vakada pozitiftir. İmmünoelektroforez testi hidatik kist teşhisinde en spesifik ve anlamlı serolojik bir testtir.
Hidatik kist hastalığında seçilecek tedavi cerrahi girişimle kistin çıkarılmasıdır. Albendazole ve mebendazole (vermox) ilaçları cerrahi girişime yardımcı olarak veya cerrahi girişimin kontrendike olduğu vakalarda kullanılır.