Akciğerler ve Solunum Sistemi
Akciğerler solunum organlarıdır. Solunum sandığımız gibi akciğerlerde başlayan ve orada biten basit bir olay değildir. Aslında çok karmaşık bir çok fizyolojik mekanizmanın etkisi ve kontrolü altındadır. Havanın akciğerlere girip çıkması, akciğerlerde alveollerde kanla hava arasındaki gaz alışverişi, daha sonra alınan gazların hücrelere kadar taşınması, hücre düzeyinde bu gazların alınıp verilmesi ayrı ayrı mekanizmalardır. Soluk alırken karın kasları, kaburgalar arasındaki kaslar, kürek kemiklerini hareket ettiren kaslar, omurga kaslan görev alır. Soluk verirken karın kasları, kaburgalar arasındaki kasların bir bölümü ve bazı sırt kasları etkindir. Soluk alma aktif bir olaydır. Soluk verme ise bunu izleyen pasif bir olaydır. Ancak zorlu soluk verme sırasında yardımcı bir takım kasların gücünden yararlanırız.
Akciğerlerdeki alveollerin yüzeyinde alveol yüzey gerilimini sağlayarak bunların büzülmesini önleyen sürfektan denilen bir madde vardır. Bu maddenin yapısındaki bozukluklar ve eksikliklikler önemli solunum sorunlarına neden olabilir. Akciğerlerin genişleyebilme kapasitesine kompliyans denir. Alveol içerisindeki basıncın her birim artmasına akciğerlerin hacım olarak genişleyebilme oranıdır.
Akciğerde özel bazı hacım değerleri ölçülerek akciğer fonksiyonlarının değerlendirilmesine çalışılır.
1. Her normal solunumda alınıp atılan hava miktarına tidal hacım denir ve yetişkin bir erkekte 500 santimetre küptür.
2. Normal soluk aldıktan sonra kendimizi zorlayarak alabildiğimiz hava miktarına soluk alma yedek hacmi denir. Yetişkin bir erkekte üç litre kadardır.
3. Normal bir soluk verdikten sonra kendimizi zorlayarak atabildiğimiz hava miktarına ise soluk veriş yedek hacımı denmektedir.
4. Ne kadar kendimizi zorlarsak zorlayalım atamadığımız bir hava miktarı vardır ki buna kalıcı hacim ya da artık hacım denir.
5. Tidal hacımla soluk alış yedek hacminin toplamına soluk alış kapasitesi denir. (3500 mi)
6. Soluk veriş yedek hacmi ve kalıntı hacım (artık hacım) toplamına ise fonksiyonel kalıntı kapasite denir. (2300 ml)
7. Soluk alış yedek hacmi, soluk veriş yedek hacmi ve tidal volümün toplamına ise vital kapasite denmektedir. (4600 ml)
8. Toplam akciğer kapasitesi akciğerlerin en büyük çaba ile genişleyebildiği ve içine alabildiği en büyük hava miktarıdır. (5800 ml)
Bu hacım ve kapasiteler kadınlarda; erkeklere göre beşte birle dörtte bir arasında azalmaktadır. Bu değerlerler,
Atletik yapılı kişilerde daha fazladır. Zayıf kişilerde daha azdır.
Artık hacım akciğerlerdeki solunum olayı için önemli bir miktardır. Ancak bunun fazla olması yani akciğerlerimizde kendimizi ne kadar zorlarsak zorlayalım atamadığımız hava miktarının çok artması önemli akciğer hastalıklarının göstergesidir.
Vital kapasite ölçülmesi, solunum kaslarının gücünü, akciğerlerin ve göğsün genişleye-bilme kapasitesini belirler. Yetişkin bir erkekte 4.6 litre kadında ise 3.1 litredir. Boy uzunluğu vital kapasiteyi arttırır. Şişman kişilerde azalır. Atletlerde 6-7 litreyi bulan bir değerdir.
Bu ölçümler spirometre denilen aygıtla yapılır. Günümüzde spirometreler çok gelişmiştir. Her sporcu ve sağlıklı kişinin akciğer sorunlarının değerlendirilmesinde, olumsuz etkenlerin (sigara vb) etkisinin belirlenilmesinde bu ölçümü yaptırmalarında yarar vardır.
Solunum yollarını dolduran hava miktarına ölü boşluk havası denir. Çünkü normalde bu miktar solunum olayında rol oynamaz. Gelen havanın ölü boşluk havasıyla karışıp ısınması ve değişimin kolaylaşması gibi işlevleri vardır. Her solunum sırasında akciğerlere girip alveollere ulaşan hava miktarı tidal volümden ölü boşluk hacminin çıkarılmasıyla bulunan değere eşittir.
Burnumuzun solunum olayındaki görevi, Burun Solunum
Burun bir koku organı olmasının yanısıra solunumda da önemli rolü bulunan bir organımızdır. Hava burundan geçerken nemlendirilir, ısıtılır ve süzülür. Adeta akciğerlerimize girecek havanın vücut koşullarına uydurulmasına yarayan özel bir yapıdır. Soluk borusundaki nemli salgılar ve ayrıca titrek tüyler havanın içerisindeki parçacıkların tutularak alveollere ulaşmasını engeller. Titrek tüyler birer yürüyen merdiven gibi uçlarına takılan tanecikleri yukarı doğru iletirler ve öksürük ve balgamla atılmasını sağlarlar. Sigara bu titrek tüyleri yapıştırarak solunum fonksiyonunun bozulmasına neden olur.