Yetişkinlerde Depresyon, Gençlerde Depresyon
Gençlerde intihar oranının yüksek olması nedeniyle, gençlerde depresyon konusunun ele alınması özel önem taşımaktadır. Bir grup olarak gençler yetişkinlere göre daha sık intihar girişiminde bulunur ve bunu gerçekleştirirler. Duygudurum bozukluğu olan ergenler ise, duygudurum bozukluğu olmayanlara göre iki misli intihar işleme riski taşırlar. Duygudurum bozukluğu olan gençlerin % 15'i canına kıymaktadır. Tüm ergen ölümlerinin % 25'inin nedeni intihardır.
Anne-babaların ergen duygudurum bozukluklarının işaret ve belirtilerini gençler için normal davranışlarmış gibi algılayıp gözden kaçırmamaları gerekir. Yaygın olan inancın tersine, pek çok gençte dışa dönük patlamalar ya da geniş duygudurum dalgalanmaları olmaz. Çoğu zaptedilemez davranışlara girmez ya da uzlaşması olanaksız biri haline gelmez.
Bölüm 3'te yetişkinler için tanımlananlara benzer belirtilerin ortaya çıkması ergenlik öncesi çocuklarda ve gençlerde daha olasıdır. Bununla birlikte, öfkeli ve duygularını ifade etmekte isteksiz olan ergenlerin veya duygularını kelimelere dökemeyenlerin üzgün olmaktan söz etmekten çok kötü davranış göstermeleri daha olasıdır.
Depresyon gençleri sıklıkla daha küçük çocuklardan daha çabuk vurur. Muhtemelen vücutlarının geçirdiği birçok fizyolojik değişiklikten dolayı, belirtileri ve genel duygudurumları yetişkinlere göre daha hızlı değişme eğilimi gösterir.
Yetişkinlerde Depresyon Belirtileri
1. Huysuz, "alıngan", aşırı tepkisel ve geçinilmesi güçtür.
2. Agresif, kargaşa çıkaran ya da suç işleme davranışına angajedirler.
3. Okul başarı notları düşer.
4. Kulüplere, spora, arkadaşlarla vakit geçirmeye ya da daha önceleri ilgi duydukları diğer etkinliklere olan ilgileri kaybolmuştur.
5. Partilere gitmeye zorunlu hissederler, erkek veya kız peşinde koşarlar, heyecan ararlar veya gözüpektirler. Ya da tam tersi olabilirler: Asla durup dinlenmezler. Bunlar zorlayıcı egzersizler olabildiği gibi aşırı ders çalışmak da olabilir.
6. Özsaygıları düşüktür.
7. Çekici olmadıkları ya da başkaları tarafından sevilmedikleri gibi gerçek olmayan kaygılar taşırlar.
Çocuk ve Yetişkin Bipolar Hastalığı
Bipolar hastalığın çocuklarda ve ergenlerde nasıl bir seyir gösterdiği veya hastalığın kendini ne kadar erken belli edeceğini kestirmek, tanıyla ilgili işaret ve belirtilerin yeterince açık olmaması nedeniyle güçtür. Yakın zamanlara kadar çocuklarda ender olarak görülen bir hastalık olarak görülürdü. Şimdi, tanının yetersizliğini gösteren işaretler vardır.
Çocuklarda bipolar hastalığın belirtileri tipik yetişkin manik hastanınkilerden iki açıdan farklılık gösterir. Birincisi, bipolar hastalığı olan on yaşından küçük bir çocukta önce daha çok atipik depresyon belirtileri (çok uyuma, bitkinlik) ve ani, uzun süreli öfke patlamalannı da kapsayan davranış problemleri ortaya çıkar. Çocuk kırıp dökebilir veya saldırgan olabilir. Çocuklarda kendini büyük görme veya öfori gibi tam gelişmiş manik belirtiler nadiren görülür. İkincisi, on ya da on iki yaşına kadar olan çocuklarda bipolar hastalık atak şeklinde değil, daha çok sürekli olma eğilimi gösterir. Genellikle erken ergenlik dönemine kadar belirtileri başlangıç ve bitiş olarak net olan ataklar ortaya çıkmaz.
Unutulmamalıdır ki, çocuklarda klinik depresyondan ayrı olarak depresif duygudurumla ilgili nedenler olabileceği gibi, genç çocuklarda şiddete dayalı patlamaların da bipolar bozukluk dışında nedenleri olabilir. Süregelen şiddet patlamaları çocuğunuzda bipolar bozukluk olduğu anlamına gelmez. Bunlar sadece çocuğun değerlendirilmesi ve bipolar hastalık tanısının da gözden uzak tutulmaması gereğini ortaya koyar.
Klasik tanı ölçütleri kullanıldığında, bipolar hastalığın en sık on beş ve on dokuz yaşları arasında ortaya çıktığı görülmüştür. Yirmi ile yirmi dört yaşları arasında ikinci bir doruk başlama zamanı bulunmaktadır. Şiddete dayalı patlamaları bir tanı ölçütü olarak ele alan çalışmalar başlangıç yaşının çok daha erken olduğunu ortaya koymuştur.
Yakın zamanlara kadar on yaşından önceki tanılar pek yaygın değildi. Şimdi ise sekiz yaşındaki olgular bile bildirilmektedir. En azından bir veya iki araştırmacı grubu beş, yaş altındaki çocuklarda bipolar hastalık bulunduğunu kanıtlamıştır. Massachusetts Genel Hastanesi ve Harvard Tıp Fakültesi'nden araştırmacılar, araştırmalarına konu olan on iki yaşın altında oldukça çok sayıda çocuğun mani belirtileri taşıdığını bildirmiştir.
Bipolar hastalığı olan daha büyük çocuklar ve ergenlerde, tipik mani belirtilerinin bulunduğu ataklarla giden bir seyir gözlenebilir. Bu seyirde, kendini büyük görme; basınçlı ve kesilmesi güç konuşma ve birbiriyle yarışır şekilde hızla akan düşünceler gözlenebilir. Fakat çoğu, belirgin sayılamayacak manik özellikler gösteren ataklar yaşamaya devam ederler. Çökkün duygudurum, huzursuzluk ve hiperaktivite gibi hızlı döngülü ve karışık özellikler yaygınlık gösterir. Bipolar hastalık çeken ergenlerde, şiddete dayalı, yıkıcı ve antisosyal davranış dönemleri gözlenebilir.
Psikotik özellikler, duygudurum bozukluğu yaşayan ergenlerde yetişkinlere göre daha yaygındır. Yetişkinlerde şiddetli, psikotik manik depresif hastalığa sıklıkla yanlış olarak şizofreni tanısı konur.
Bir çocukta bipolar hastalık varsa, yetişkinlikte de devam eder. Bu, büyüyünce yok olan bir şey değildir.