Tiner Bağımlılığı, Tiner Kullanımı
Tiner bağımlılığı koklama ile başlar. Özellikle çocuklarda ve gençlerde zararlar meydana getirir. Kimsesiz, işsiz, korunmaya muhtaç, sokak çocuklarında 'tiner bağımlılığı' her yıl artarak sürmektedir. Medyadan öğrendiğimiz birçok vakadan bazı örnekler göstermek konunun önemini ortaya çıkaracaktır.
"... Bursa'da tiner partisinden sonra kendilerini tavana asan iki gençten biri öldü, diğeri ipin kopması sonucu ölümden döndü. Acı haberi alan tinerci üçüncü genç de kendisini direğe asarak hayatına son verdi..."
Bu gençler lise öğrencisi 17-18 yaşlarındadır. Uçucu koklayarak hayatlarına son vermeye karar vermişlerdir. Kurtulabilen öğrencinin söylediği 'üç aydır arkadaşlarımızla birlikte uçucu kokluyor, dertlerimizden kurtuluyoruz' sözleri düşündürücüdür.
"... Tinercilerin dehşeti. Devletten ilgi bekleyen sokak çocukları, üç katlı binayı ateşe verdiler. Polis aracını yaktılar". "Devlet bize bakmıyor, sokakta aç susuz dolaşıyoruz. Böyle yaşamaktansa ölmek daha iyi" diyen dört tinerci çocuk Aksaray-Haseki caddesinde üç katlı boş ahşap binayı ateşe vermişlerdir.
"... Tinerci evlada Pranga Cezası. Okula diyerek tiner koklayan arkadaşlarının yanına giden ilkokul öğrencisi 13 yaşındaki İ.H. uyuşturucu bağımlısı olunca kendini zincirli buldu. Tedavi gören çocuk tinerden kopamadı... Ailesi çocuğu zincirle ayağından pencere demirine bağladı. Zincirli yaşayan tinerci çocuk "tiner içtiğinde ne yaptığımı hatırlamıyorum. İnsanlara saldırıp sinirden kendimi jiletliyorum" diye konuştu."
Bu tür vakalar daha da artırılabilir. O kadar çok var ki. sayıları, izlenmesi ve sonuçlandırılması mümkün olmayacak ölçüde hergün artmaktadır!
Herşeyin devletten beklendiği ülkemizde bir sivil toplum kuruluşunun, 'Türkiye Sokak Çocukları Vakfı'nın olumlu girişiminden burada söz etmek istiyoruz.
"Sokak Çocukları Derneği" olarak kurulan bir gönüllü ku-ruluşumuz geçen yıl (1996) Türkiye Sokak Çocukları Vakfı'na dönüştürüldü. Amacı çeşitli nedenlerle, eğitimsiz, bakımsız kalmış sokak çocuklarının sorunlarına çözüm bulmaktır. Vakıf başkanı, bir zamanlar 'Korunmaya Muhtaç Çocuk' olarak yetiştirilmiş ve kendisi de sokaklardan gelmiş, gazeteci Y. A. Kulca'dır. Başkan, sokak çocukları arasından Tinerci Çocuklara öncelik vererek onlar için İstanbul Safaköy'de üç katlı bir binada 'Rehabilitasyon ve İş Edindirme Merkezi' kurmuştur. Kendi iradesi dışında sokağa düşen ve uyuşturucuyla tanışan çocukları, gençleri hayata döndürmek için, harcamaları eğitilecekleri bir yerin oluşturulmasına çeşitli kesimlerden yardım ve destek de görmüşlerdir. Böylece gıdası tiner olan sokak çocuklarının bir kısmı sığınacak bir yere sahip olmuşlardır. Küçükçekmece Belediye Başkanı, 'Çocukları sokağa bırakan bir zihniyetin geleceği olamaz.' görüşü ile vakfa destek olmuştur. Tineri bırakan veya bırakmak isteyen sokak çocukları merkezde özel öğretmenler eliyle eğitilmektedir.
Dileğimiz bu tür çabaların çoğalması ve çocuklarımızın sokaklardan, sokakların olumsuzluklardan kurtulmasıdır.
Son olarak tekrarlanan tebliğlerden birine daha işaret edelim. 1 Temmuz 1997 tarihli Resmi Gazete'de yayınlanan tebliğle, Tiner, Bally, Derby gibi kimyevi maddelerin, uyuşturucu kullanımına özendirdiği için 18 yaşından küçüklere satılması yasaklanmıştır. Buna uymayanlar hakkında 3 aydan 6 aya kadar hapis cezası uygulanacaktır.