Aids Testi ve Test Yaptirma

Aids Testleri ve Aids Belirti için Test

AIDS testi ile araştırılan nedir?

Test, muayene edilen kişinin kanında AİDS et­kenine karşı savunma cisimcikleri olan anti­korların meydana gelip gelmediğini araştırır.

AIDS test gerçekten AİDS hastalığı­nı belirleyen bir test mi?

Hayır, AİDS testi yoktur. Günlük kullanımda böyle ifade edilmektedir. Gerçekte bu testi an­tikor testi olarak nitelendirmek gerekir. Çünkü test herhangi bir kişinin AİDS hastası olup ol­madığını belirlemiyor. Buna ancak doktor immün sisteminin tahribatını gösteren bir takım hastalık belirtilerine bakarak karar verecektir. Test kişinin, vücudunda AİDS virüsünün bulun­duğunu da derhal belirleyememekte Ancak kişinin kanında virüse karşı antikor oluştuğun­da test yanıt verir konumda olabiliyor. Bu ne­denle testin adı aslında "Antikor Testi"dir.

En erken ne zaman antikor testi yap­tırmak doğru olur?

Enfeksiyon tehlikesini düşündüren riskli te­mastan en erken dört ila altı hafta sonra Vücut mikroba karşı savunma cisimcikleri olan anti­korları oluşturmak için en azından bu kadar süreye gereksinim duymaktadır. Test oluşan bu antikorlara göre yanıt verecektir.

Tehlikeli sayılacak bir ilişkiden altı hafta sonra yaptırdığım antikor testi­nin sonucu negatif, Rahat bir nefes alabilirmiyim?

Genel olarak evet. Çok az insanda antikor olu­şumu bu kişilerin genetik özellikleri nedeniyle daha uzun sürer. Bugüne kadar bazı kişilerde ender olsa da ölçülebilir miktarda antikor olu­şumunun oniki aya kadar uzadığı vakalara rastlanmıştır. Bu küçük olasılığı bertaraf edebilmek için antikor testini altı ay ve bir bir yıl sonra yineletmek yerinde bir davranış olacak­tır.

Geçirilen bir hastalık ya da tıbbi mü­dahale testin yanlışlıkla negatif so­nuçlanmasına neden olabilir mi?

Evet. Yanlışlıkla negatif sonuçlanan testlerin tıbbi nedenleri olabilir. Kanser gibi ağır kronik hastalıklar, ya da immün sisteme etki eden te­davi yöntemleri (sitostatikler, ışınlamalar, kor­tizon ve organ transplantasyonlarında reddi önleyen ilaçlar) testte yanıltıcı sonuç alınması­na neden olabilirler. Bu durumlarda tedavi amacıyla vücudun savunma sistemi baskı altı­na alınmıştır. Vücut mikrobu almasına karşın antikor meydana getirememektedir. Böyle bir kişiye uygulanan test negatif sonuç verebilir. Hamilelikte de antikor oluşumu gecikebilir.

Antikor testi negatif sonuçlandığında bu ikinci etken HIV II nin de negatif olduğunu gösterir mi?

Evet. Her iki etkenin varlığını belirleyebilecek modern bir test kullanılmış ise

İkinci etkeni saptayan bir test var mıdır?

Evet

Bu test ne zaman gereklidir?

Batı Afrikalılarla cinsel ilişkide bulunan, ya da onlarla ortak enjektör kullanmış olanlarda bu testin de yapılması gereklidir.

Kanımda AIDS virüsü bulunmadığı halde testin pozitif çıkma olasılığı var mıdır?

Evet. Böyle yanlış pozitif test sonuçlarına AİDS ile hiç ilgisi olmayan antikorlar neden olabilirler. Bulaşıcı sarılık geçirmiş kişiler, tüberkülozlular, kronik iltihabı olanlar, romatizmal hastalığı olanlar ve allerjisi olanlarda böy­le bir durum söz konusu olabilir. Daha önce­den yapılmış kan nakilleri de yanlış alarm oluşturabilirler. Antiromatizmal ya da homöopatik ilaçlar da aynı sonuca neden olabilirler.


Riskli temastan hemen sonra kişinin virüs almış olup olmadığını gösteren bir test var mıdır?

Şimdiye kadar böyle bir test kullanıma sunulmamıştır.

Böyle bir test niçin önemlidir?

Böyle bir test doğrudan AİDS virüsünün vücut­ta var olup olmadığını saptayacaktır, oluşumu haftalar süren antikorları değil. Bugünkü du­rumda test antikor oluşumu tamamlanıncaya kadar negatif sonuç verirken kanında virüs bu­lunduran kişi mikrobu başkalarına bulaştırabilmektedir.

Bugüne kadar yalnızca virüsü belirle­me olanağı bulunamamış mıdır?

Bulunmuştur, ama çok zor, zaman isteyen ve pahalı yöntemlerdir bunlar. Laboratuarda özel bir besi yerinde virüsü üretebilmek gerekir. Kan örneği ya da lenf düğümünden alınan ör­nekten virüsü üretebilmek, antikor testi negatif sonuç verse bile kişinin enfekte olduğunu gös­terir.

Bazal test nedir?

Bazal test, antikor testinin diğer adıdır. Bu test reaktif ya da kuşkulu sonuç verdiğinde yürütü­lecek diğer tetkiklere temel oluşturduğundan bu ad verilmiştir.

Tarama testi nedir?

Bu test de antikor testinin bir tür adlandırmasıdır. Adı testin amacını açıklamaktadır. Kanın­da antikor bulunan enfekte kişileri arayarak belirleme amacını taşımaktadır. Bu test de tek başına yeterli değildir. Enfekte olmamış bir ki­şinin testinin reaktif sonuç vermesi, yani yanıl­ma bu testte de sözkonusu olabilir.

Onay testi nedir?

Antikor testini doğrulayan diğer bir testtir. Böy­lelikle test sonucundaki yanlışlıklar giderilmiş olur.

Ne zaman onay testi gereklidir?

Antikor testi reaktif sonuçlandığında O zaman gerçek bir AİDS enfeksiyonu mu söz konusu­dur (Onay), yoksa kanda bulunan bazı prote­inler mi pozitif sonuca neden olırjuştur, bu araştırılmalıdır. Bulaşmaya neden olabilecek tehlikeli olay üzerinden altı haftadan daha uzun bir süre geçmişse ve test kesin negatif sonuç veriyorsa onay testine gerek yoktur. El­bette bu esnada immün sistemin tıbbi müda­halelerle güçsüzleştirilmesi gibi bir durum söz konusu olmamalıdır. Bu sorular test öncesi kesinlikle aydınlatılmış olmalıdır.

Viestern-Blot nedir?

Reaktif test sonuçlarının onay testinde doğru­lanmasında kullanılan bir yöntemdir.

Immunofluoresan testi nedir?

Bu da reaktif test sonuçlarının onay testiyle sı­nandığı bir yöntemdir.

Test sonuçlarının kuşkulu kabul edi­lebileceği durumlar var mıdır?

Evet. Bu durumlarda kesin bir sonuca ulaşılın-caya kadar test yinelenir.

AIDS enfeksiyonu normal kan ve id­rar tahlillerinde kendisini gösterir mi?

Hayır. AİDS virüsü ancak antikor testi ile sap­tanır. Rutin işlemlerin uygulandığı laboratuar­larda bunun için gerekli araç, gereç ve mater­yal bulunmaz. Ama bir AİDS enfeksiyonu söz konusu ise hasta kişinin kanı, sağlıklı bir kişi­ye ait kan değerlerine kıyasla değişiklikler gösterir.

Test yapılmadan mikrobun bana bu­laştığını anlayamaz mıyım?

Bu olası değildir. Virüsün vücuda girişinden sekiz ila on gün sonra bazı belirtiler ortaya çı­kar. Lenf düğümleri belirginleşir, vücut yüze­yinde bazı döküntüler görülebilir ve bunlara bazen biraz ateş de eklenebilir. Ama bu ilk be­lirtiler gözden kaçacak ölçüde silik olduğun­dan kişiyi genellikle kuşkulandırmaz.