Avcı ve Av ilişkisi
Av çeşitli yöntemlerle yakalanır. Örneğin akrep ve örümcekler avlarını salgıladıkları zehirli maddelerle uyuşturarak avlar. Ya da ağ yapan örümcekler gibi, av ağlara takılarak yakalanır veya av yarasalardaki gibi geceleyin sesötesi dalgalarla algılanır. Karınca aslanının larvası kumda hazırladığı huni biçimindeki bir tuzağın tabanında gizlenir ve avını bekler. Av huni tuzağına girerse, onlara kum tanecikleri fırlatarak dengelerini bozar. Böylece avın huninin içine doğru kaymasına yol açar ve onu avlar.
Avcılar, avların organik bileşikleri ile beslenen heterotrof organizmalardır. Avcının avını yakalamak için geliştirdiği yöntemlerin benzerlerini, av da avcıdan kurtulmak için uygular. Av avcıyı dişler, vurur veya bir salgı salabilir. Bunların hepsi aktif koruma yöntemleridir. Daha yaygın olan yöntemler pasif olanlardır. Bunun için, kaplumbağanın kavkısı veya kirpinin dikenli vücut örtüsü gibi koruyucu mekanizmalar geliştirilir. Bitkilerde diken ve acı tat hayvanların onları yemesinden korur.
Koruyucu Mekanizmalar
"Avcı-av ilişkisi"nAt bir dizi koruyucu etkin giysi geliştirilir. Optik bakımdan etkili şekil, renk ve hareket özellikleri, pasif koruma yolu olarak gizli saldırgana karşı kullanılır.
Birçok hayvan doğal çevrelerinin dış görünüşüne uyar. Kar baykuşu, kar tavşanı ve buz ayısı beyaz renkleri ile ortamda gizlenirler. Renk değiştirebilen hayvanlar, örneğin yassı balıklar, bulundukları yöreye uyup gizlenir. Gizlenmenin özel şekli TAKLİT GİYSİSİ'dir. Bu canlılar bulundukları yöredeki cisimleri taklit eder. Örneğin Geometridae tırtılları küçük dal parçalarını andırır.
Gizlenme giysileri saklanmayı sağlarken, vücudun dikkati çeken şekillerle donatılması da avcıya karşı koruyucudur. Böcekcil kuşlar kelebeklerin kanatlarındaki göze benzer şekilleri görür görmez, korkarak kelebeği yemez. Yani kelebekler KORKUTAN BİR GİYSİ'ye sahiptir.
Uçuç böceğinin rengi kuşların onu yemesini engeller. Avcılar deneyimle, benzer şekildeki avları yemeden çekinir, buna İKAZ GİYSİSİ denir.