Orman işlevleri ve Görevleri
Ağaç hammaddesi olarak ormanın rolü büyüktür: Bunun dışında insanlarımıza iş imkanı verir. Yurdumuzun 77 056 192 hektar olan genel alanında ormanlık alan 20 199 296 hektar olup bu da ormanlarımızın yurdumuz genel alanının % 26'sını oluşturması demektir. Bu alanın % 44'ü (8,9 milyon ha) verimli (genel alana oranı % 11,4), % 56'sı (11,3 milyon ha) verimsizdir. Ormancılık sektörünün milli gelir içindeki payı binde 17,5'dir. Yurdumuzda ortalama 28 milyon m3 yakacak odun üretilir. Yurdumuz ormanlarının % 55'i yapraklı, % 45'i ibreli ağaç ormanıdır. Orman ekonomik işlevleri yanında, bir dizi ekolojik görevi de üstlenir. Örneğin toprak eroz-yununu önler. Ağaçların sık kök sistemi ile bir arada tutulan toprağın akıp gitmesi engellenir. Özellikle meyilli arazilerde bu durum önemlidir. Böylece ani yağışlarda üst toprak kayıp gitmez. Orman toprağı porları ve ağacın kök sistemi ile yağışı biriktirir ve bilahare kullanır. Bu şekilde 1 m3 orman toprağı 200 İt su depolar. Orman toprağının suyu tutması sonucu, nehir ve denizlere çamur ve birikinti geçmez ve su baskınları büyük ölçüde önlenir. Dağlık bölgelerde, örneğin Uludağ'da, orman çığ tehlikesini de engeller.
Ormanlar yerleşim alanlarına yakın bölgelerde Su Koruma Bölgesi olarak da önemlidir. Orman toprağının depoladığı su doğal olarak filtrelenir ve zararlı maddelerden arınarak kısmen taban suyuna geçer. Buradan iyi ve kaliteli içme suyu kazanılır. Orman üzerinden buharlaşma ile çıkan su kütlesi nedeniyle, orman çevresinin nem ve sıcaklığını etkiler ve dengeler. İlaveten orman ağaçlarının fotosentez etkisi havanın 02 ce zenginleşmesini sağlar. Böylece temiz, nemli ve sağlıklı bir orman havası temin edilir.
Orman büyük yüzeyi ile havadaki zararlı maddeleri çeker. Bu filtrasyon ile ormandaki zararlı madde depolanması açık araziye göre 20 kat fazladır. Ormanın bu özelliği ise zararlı maddelerden çok etkilenmesine neden olur.
Ormanın bir başka önemi ise dinlenme ve rekreasyon özelliğidir. Ormanlar göllerle birlikte en önemli gezme ve piknik yapma alanlarıdır. İstatistiklere göre her orman, yılda 168 kişiye rekreaktif hizmet sunabilir. Büyük alanlı orman bölgeleri turizm ve konaklama amaçlı olarak doğal park adı altında korunur. Bugün yurdumuzda bu şekilde koruma altına alınmış 32 adet MİLLİ PARK vardır. Bunların genel toplam alanı 900.000 ha'dır. Gelişmiş ülkelerde korunan alanlar ülke yüzölçümünün %5-7'si kadar olmalıdır. Türkiye'de bu oran sadece %1 dolayındadır. Ayrıca av koruma ve üretme alan sayısı 83 olup, 1.5 milyon hektarlık sahayı kapsar. Yurdumuzdaki ormaniçi dinlenme alanı sayısı ise 338'dir.
Ormanın insana sunduğu bu çok yönlü fayda, onun zamanla zarar görmesine neden olmuştur. Buralarda piknik sonrası çöplerin, şişe ve cam kırıklarının gelişigüzel terkedilmesi, ormanın varlığını tehdit eder. Bunun dışında, insanımızın hala ormanı bilinçli kullanamama sonucu işlediği suç sayısı son 14 yılda 33 494 adedi bulmuştur. Bunlar ormaniçi yerleşme ve ormanda otlatma ile ilgili suçlar olup ormandaki açmalar da bu suçlara dahil edilebilir. Ayrıca bilinmeden, bazen de kundaklama amacı ile bilinçli bir şekilde atılan bir kibrit ya da yanan bir izmarit binlerce hektarlık orman alanının çok kısa sürede yanıp kül olmasına yol açar*. Ormanla birlikte, ormanda yaşayan fauna da yok olur. Orman yangınları, ortalama sıcaklığın en yüksek ve rutubetin en düşük olduğu aylar olan haziran-ağustos arasında çok artar. Bu şekilde 1977-87 döneminde yurdumuzda çıkan orman yangını sayısı 14 091 adet olarak belirlenmiş olup, bu yolla 8 263 210 m3 odun emvali yok olmuştur. Yanan ormanlık alan 158 870 bin ha'dır. Yangın olan ormanlık alanların derhal ağaçlandırması yapılır. Bu amaçla 1982-88 yılları arasında toplam 3,5 milyon ha alan ağaçlandırılmış ve yanan bu bölgelerin bir an önce tekrar ormanlaşmasına çalışılmıştır.