Aşırı yiyen çocuğun yeme davranışı nasıl engellenebilir?
Çocuklar mutfağa girip çıkmaktan, bisküvi, cips gibi yiyecekleri atıştırmaktan büyük zevk alırlar. Bu normal bir çocuk davranışıdır. Fakat bu atıştırmalar bütün bir güne yayıldığında, tüketilen miktar giderek arttığında anne babaların bazı önlemler almaları, çocuklarının sağlıksız beslenme alışkanlıklarının önüne geçmeleri gerekir. Pek çok insan rahatlamak için yiyeceklere yönelir. Bir bakıma yiyecekler mutluluğun merkezinde yer alır. Sözgelimi doğum günü partileri pastasız düşünülemez ya da büyük kutlamalar genellikle büyük masaların etrafında keyifli şeyler yenilerek yapılır. Hatta bu türden kutlamalarda insanlar normalde yediklerinden daha çok yerler. İçinde bulundukları olumlu duygu durumu, keyifli hal, onları daha çok tüketmeye iter. Elbette aşırı yeme, sürekli tüketme hali farklı bir durumdur. Burada çocuğun ne yediği ya da ne kadar tükettiği üzerinde kontrolünü kaybetmesi durumu söz konudur.
Aşırı yeme davranışı gösteren çocukların özellikleri
Çok fazla ve çabuk yerler.
Aşırı yeme davranışı, aile içi çatışma, arkadaşlar arasında kabul görmeme, düşük akademik performans gibi durumlara karşı duydusal bir tepki olarak ortaya çıkar.
Yedikten sonra yediği şeyler ve miktarından büyük rahatsızlık duyarlar.
Odalarında yiyecek saklamaya başlayabilirler.
Öğün atlayarak, uygunsuz zamanlarda sağlıksız şeyler yerler.
Başlangıçta çocuk için atıştırdığı yiyecekler sadece rahatlamak amacıyla yöneldikleri yiyeceklerdir. Zamanla tüketilen miktar ve sıklığı artar ve bu durum bir alışkanlığa, sağlıksız bir beslenme düzenine dönüşür. Çocukluk ya da gençlik yıllarında başlayan bu alışkanlık yetişkin çağında da devam edebilir.
Bazı çocukların iştahları diğer çocuklara oranla daha açık olabilir. Bu da normal bir durumdur.
Çocuğu aşırı yemeye ve sağlıksız bir yeme düzenine iten şeylerin başında depresyon, kaygı gelir. Açık bir şekilde çocuğun, kızdığı ya da kaygılı olduğu zamanlarda yemeye yöneldiği görülür.
Çocukta aşırı yeme davranışını ortadan kaldırabilmek için aileyi de içine alan bir yaklaşım benimsenmeli, çocuğun hayatında kaygı ve strese neden olan faktörler tespit edilerek bu faktörlerin üzerine gidilme idir. Bu süreçte anne babaların ve çocuğun sabırlı olması çok önemlidir; çünkü davranış değişikliği yapmak oldukça uzun süren bir tedavi sonrasında gerçekleşebilir. Bu süreçte anne babaların anlayışlı tavırları, çocuklarının yanında oldukları mesajını vererek, çocukları ne zaman ihtiyaç duyarsa onu dinleyebileceklerini söylemeleri çocuğun kaygılarını aşmak konusunda en önemli yardımcı etmenler olacaktır.
Sorunun çözümünde çocuğun bir beslenme bozukluğu olduğunu da kabul etmesi gerekir. Pek çok çocuk sağlıksız beslenme alışkanlığının aslında bir sorun olduğunu kabul etmek istemez. Çocuğun önce bir sorunu olduğunu kabul etmesi anne babasının desteği ile sağlanır. Sağlıklı beslenme alışkanlığının geliştirilmesinde de anne baba, aile içinde birtakım düzenlemelere giderek ve rol model olarak çocuklarına yardım edebilirler.