Çocuğa ilk yeme davranışlarının kazandırılmasında dikkat edilmesi gerekenler
Çocuğun kaşığı tutmayı öğrenmesi ile birlikte otorite/kontrol konulan gündeme gelir. Artık çocuk kendi kendisini beslemek ister. Bu da hem beslenmenin daha uzun zaman alacağı hem de etrafın kirleneceği anlamına gelir. Bu zamanlar anne babanın çocuklarının bağımsızlaşmasını teşvik edeceği zamanlardır da aslında.
Çocuğun tam olarak kaşığı tutmayı öğrenmesi zaman alır. Bu sırada çocuğun kendi kendisini beslemesini kolaylaştıran yiyecekler sunulması çocuğun yiyecekle olan ilişkisinde kontrolün kendisinde olduğunu hissettiği keyifli bir ilişkiye dönüşür.
Üç öğün yemek aslında yetişkinler için geçerlidir. Elbette, çocuğun beslenmesinde belirli bir zaman diliminin olması gereklidir. Ancak öğün aralarında çocuğa çikolata, bisküvi yerine meyve, yoğurt, bir parça peynir ya da tost gibi yiyeceklerin verilmesi gerekir.
Çocuğa değişik tatların sunulması gerekir. Sizin pişirmek ve yemekten keyif almadığınız bir yiyeceği çocuğunuza sunmaktan kaçınmamalısınız.
Çocuklar için porsiyonların küçük olması gerekir. Çocuğun yiyeceği miktar ile yetişkinin yiyeceği miktar aynı değildir. Çocuğun önüne koyulan yemeğin miktarının çok olması çocuk için caydırıcı olacaktır. Çocuğa küçük bir tabakta ve yiyebileceği kadar servis yapılması gerekir.
Övgü ve teşvik çocuk için çok önemlidir. Çocuğu yemesi için zorlamamak gerekir.
Çocuklar için protein ve karbonhidrat içeren, makarna, ekmek ve patates gibi besinler çocuklara uzun süre enerji verdikleri için çok fazla tüketilmemesi şartıyla çok yararlıdır.
Çocuklarda zaman kavramının yerleşmesi zaman alır. O yüzden de bir aktiviteden başka bir aktiviteye geçmeleri genellikle onlar için kolay olmaz. İşte böylesi bir olası sorunu engellemek için çocuğa yemek zamanın yaklaştığının hatırlatılması gerekir. Böylece çocuk beslenme için ihtiyacı olan duygusal hazırlığı da yapmış olur.
Eğer çocuk hâlâ çok miktarda süt içiyorsa bu, çocuğun iştahını etkiler. Süt yerine sulandırılmış meyve suyu verilmesinde yarar vardır.
Çocuğa ilk yemek yeme alışkanlığı nasıl kazandırılabilir?
Çocuklar bir buçuk ile iki yaş civarında ailenin diğer bireylerinin yediği yiyecekleri, kendilerine küçük parçalara bölünmüş ya da kısmen ezilmiş olarak verildiğinde yiyip sindirebilirler. Aylar geçtikçe de artık çocuk kaşık ve plastik bir bardağı rahatlıkla tutabildiğinden kendi kendisini de besleyebilir bir duruma gelir.
Çocuğunuzun öğle yemeklerinde akşam yemeklerine oranla daha iştahlı ya da tersinin söz konusu olduğu durum varsa çocuğa uygun şekilde beslenmesinin ayarlanması gerekir. Eğer çocuk öğle yemeklerinde akşam yemeklerine oranla daha iştahlı ise öğle yemeklerinde daha çok, akşam yemeklerinde ise daha hafif şeyler verilerek çocuğun beslenmesi dengelenmelidir. Tüm öğünlerde çocuğun aynı iştahla beslenmesi beklenmemelidir. Çocuğun başlarda değişik tatlarla tanıştırılması onun iştahını arttıracaktır.
Bir buçuk ile iki yaş arası, çocuğun yemeyi reddettiği dönemdir de aynı zamanda. Bu durumlarda anne babalar genellikle çok kaygılanırlar. Önce çocuklarını yemesi için zorlarlar, zorlamanın işe yaramadığı durumlarda ise çocuklarına alternatif yiyecek önerileri ile giderler. Çocuğun normal öğünleri sürekli olarak reddettiği durumlarda anne babalar çocuklarının bisküvi, çikolata gibi şeyleri yemelerine göz yumarlar. Çocuğun zararlı şeyler yemesi anne baba için aç kalmasına tercih edilir.
Özellikle iki yaşından sonra yemek zamanları çocuk için ilginin en çok üzerinde olduğu zamanlardır. Kendisine uzatılan yemek dolu kaşığı ağzını açmayıp, başını sallayarak reddeder. Kendisine sunulan yemeğin en çok sevdiği yemek olduğu zamanlarda bile ya hiç yemeyebilir ya da bisküvi, çikolata istediğini söyleyebilir. İşte bu durumlar evdeki yemek savaşının başladığı zamanlardır.
Anne babanın mümkün olduğunca rahat davranması karşılaşı-laşılan sorun ne olursa olsun sorunun büyümesinin önüne geçer. Aksi halde yemek zamanları kontrolün kimde olacağının tartışıldığı çatışmalara dönüşür.