Anne babalar çocuklarının sağlıklı beslenme alışkanlığı geliştirmelerini nasıl sağlayabilirler?
Çocuklar davranışlarının büyük bölümünü taklit yoluyla öğrenirler. Bu nedenle de anne babalar ve öğretmenler çocukların önündeki önemli örneklerdir. Çocuğun sağlıklı bir beslenme alışkanlığı kazanabilmesi ve sağlıklı yaşamın kurallarını öğrenebilmesi için aile içerisinde bunu bizzat yaşayarak öğrenmesi gerekir. Anne baba ve öğretmenler, çocukları beslenme sorunları yaşamalarından koruyan, onların kendi bedenleriyle mutlu olmalarını sağlayan en etkili rol modellerdir.
Anne babalar, daha çocukları küçükken onların besinlerle sağlıklı ilişki kurmalarını sağlayabilirler. Bunu yapabilmek için anne babaların öncelikli olarak besinleri iyi ya da kötü şeklinde nitelendirmemeleri, besinleri ceza ya da ödül olarak ço cuklarına sunmamaları gerekir. Aksi halde çocuk besinlere haksız anlamlar yükler
Yeme bozukluğu tedavisi
Anne babaların, çocukların yetişkinlerden farklı bir beslenme düzeni olabileceğini kabul etmeleri gerekir. Sözgelimi çocuklar yetişkinlerden daha sık yerler ve belirli dönemlerde belirli yiyeceklerden uzaklaşabilirler. Bu durumu anne babaların doğal karşılayarak kaygılanmamaları gerekir.
Anne babaların çocuklarının önünde çok sıkı diyetlere girmekten ve bunun konusunu yapmaktan kaçınmaları gerekir. Çok sıkı diyet yapan anne babalar çocuklarının beslenirken kaygılanmalarına neden olabilirler.
Yemek bozukluğu
Çocuklara doyduklarını söylediklerinde onlara daha fazla yemeleri için ısrar edilmemesi gerekir. Çocuğu daha çok yemesi için zorlamak onu beslenmeden zamanla soğutur. Çocuğun kendi kendisini beslemesine izin verilmelidir.
Çocuğun bir beslenme problemi yaşamaması için kendi bedeniyle barışık, özgüvenli bir şekilde büyümesi gerekir. Beden ölçülerini öne çıkarmak yerine bedenin fonksiyonlarının ve nasıl yararlı olduğunun çocuğa öğretilmesi gerekir. Böylece çocuk bedeninin ölçülerinden çok işlevleri üzerinde durmayı, bedeni ile barışık olmayı öğrenir. Çocuklara farklı beden ölçülerindeki insanlar örnek gösterilerek farklı yapılardaki insanların toplum tarafından kabul edildiği anlatılmalıdır.
Beslenme problemlerinin temel nedeni duygulardır. Çocukların olumsuz duygularla mücadele edebilmeyi öğrenmeleri, yaşamla başa çıkabilmeyi öğrenmeleri için belirli yöntemler geliştirmeleri gerekir. Bunun için de özgüvenli olmaları şarttır. Çocukların kendilerine özgüven duyarak büyüyebilmeleri için dilek ve ihtiyaçlarını dile getirmeye, uygun zamanlarda kararlar almaya teşvik edilmeleri gerekir. Çocuğun uygun durumlarda söylediği 'hayırlar da dikkate alınmalıdır. Ayrıca çocuk kendisine kötü davranıldığını düşündüğü zamanlarda kendi hakkını korumayı da öğrenmelidir.
Televizyon çocuklar üzerinde çok etkili bir başka güçtür. Çocuğun televizyonda gördüğü her şeye karşı alıcı olmamayı, eleştirel bir tavır geliştirmeyi öğrenmesi sağlanmalıdır. Çocuğun sağlıklı bir beslenme alışkanlığı kazanabilmesi için onun beslenme davranışlarında etkili olana tüm faktörlerin anne baba tarafından kontrol edilmesi gerekir.
Cocuklarda Yeme Bozukluklari
Anne ya da babada yeme bozukluğu olması çocukların beslenme alışkanlığı üzerinde etkili midir?
Muhakkak ki anne babaların nasıl beslendikleri, besinlerine daha çok sebzenin mi, hayvansal gıdaların mı, yoksa tahılların mı hâkim olduğu doğrudan çocuğun menusunu belirler.
Yeme Bozuklukları
Anne babanın kendi ailelerinden edindikleri sofra kültürleri çocuğun sofra kültürünü etkiler. Fakat yeme bozukluğu olan bir anne ya da babanın çocuğunda da yeme bozukluğu olup olmayacağı bir başka önemli sorudur. Bu konuyla ilgili olarak önemli araştırmalar yapılmıştır. Sözgelimi, 2003 yılında Birmingham Üniversitesi'nde yeme bozukluğa olan ebeveynlerin çocukları üzerinde yapılan araştırmanın sonucunda ebeveynlerinde yeme bozukluğu olan çocuklarda yeme bozukluğu görülmemiştir.
Yeme bozuklukları psikolojik kökenli bozukluklardır. Ruhsal bozuklukları olan anne babaların çocuklarının da ileride ruhsal bozukluklarının olması çok yüksek bir olasılıktır. 2002 yılında Londra'da Tavistock Klinik'te yapılan bir araştırmada yeme bozukluğu olan bir annenin çocuğu üzerindeki etkisi araştırılmıştır. Bu araştırma sonucunda anne ya da babasında yeme bozukluğu olan çocukların ruhsal ve duygusal gelişimlerinin bu durumdan etkilendiği saptanmıştır.
Çocuklarda Yeme Bozuklukları
Her iki araştırma sonucunda da açıkça görüldüğü gibi, yeme bozukluğu olan bir anne ya da babanın çocuğunda da yeme bozukluğu olacağı kesin bir araştırma bulgusu olmamakla birlikte ruhsal bozukluğu olan anne babaların çocuklarının ileride beslenme ya da başka türden psikolojik sorunlara sahip olmaları riski oldukça yüksektir.
Muhakkak ki anne babaların nasıl beslendikleri, besinlerine daha çok sebzenin mi, hayvansal gıdaların mı, yoksa tahılların mı hâkim olduğu doğrudan çocuğun menusunu belirler.
Yeme Bozuklukları
Anne babanın kendi ailelerinden edindikleri sofra kültürleri çocuğun sofra kültürünü etkiler. Fakat yeme bozukluğu olan bir anne ya da babanın çocuğunda da yeme bozukluğu olup olmayacağı bir başka önemli sorudur. Bu konuyla ilgili olarak önemli araştırmalar yapılmıştır. Sözgelimi, 2003 yılında Birmingham Üniversitesi'nde yeme bozukluğa olan ebeveynlerin çocukları üzerinde yapılan araştırmanın sonucunda ebeveynlerinde yeme bozukluğu olan çocuklarda yeme bozukluğu görülmemiştir.
Yeme bozuklukları psikolojik kökenli bozukluklardır. Ruhsal bozuklukları olan anne babaların çocuklarının da ileride ruhsal bozukluklarının olması çok yüksek bir olasılıktır. 2002 yılında Londra'da Tavistock Klinik'te yapılan bir araştırmada yeme bozukluğu olan bir annenin çocuğu üzerindeki etkisi araştırılmıştır. Bu araştırma sonucunda anne ya da babasında yeme bozukluğu olan çocukların ruhsal ve duygusal gelişimlerinin bu durumdan etkilendiği saptanmıştır.
Çocuklarda Yeme Bozuklukları
Her iki araştırma sonucunda da açıkça görüldüğü gibi, yeme bozukluğu olan bir anne ya da babanın çocuğunda da yeme bozukluğu olacağı kesin bir araştırma bulgusu olmamakla birlikte ruhsal bozukluğu olan anne babaların çocuklarının ileride beslenme ya da başka türden psikolojik sorunlara sahip olmaları riski oldukça yüksektir.
Cocuklarda Yemek Davranislari
Çocuklarda yemek davranışları üzerinde etkili olan etmenler nelerdir?
İnsanlar öncelikle hayatta kalmak için beslenmek zorundadırlar. Ancak beslenmek sadece hayatta kalabilmek için karın doyurmaktan daha fazla anlam ifade eder. İnsanların beslenme alışkanlıkları yedikleri yiyeceklerin türüne ve yeme koşullarına göre, şükran, aidiyet, aile kültürü gibi başka psikolojik ve sosyolojik unsurları da ifade eder.
Beslenme alışkanlıklarımız öğrenilmiş davranışlardır. O nedenle de kültürden kültüre hatta aynı kültür için aileden aileye göre farklılaşmaktadır. Sözgelimi bir kültür için elle yemek ve daha sonra parmakları yalayarak temizlemek normal kabul edilirken bir başka kültür için aynı davranış kabul edilemez bir davranış olabilir.
Ne yediğimiz ve nasıl yediğimiz üzerinde etkili olan çok çeşitli faktörler vardır; ekonomi, kültürel normlar, dine bağlı kısıtlamalar bu faktörlerden bazılarıdır. Yeme davranışı üzerinde çevresel olduğu kadar kişisel değişkenler de etkilidir. Çocukların yiyecek tercihlerinde özellikle yiyeceğin tadı çok etkili bir faktördür. Sözgelimi çocukların daha çok aromalı sütleri tercih ettikleri bilgisinden yola çıkarak değişik aromalarda sütler üretilmeye başlanmıştır. Bu da çocukların tükettiği süt miktarını büyük ölçüde arttırmıştır.
Çocukların hem seçtikleri besinlerde hem de beslenme davranışlarında medyanın da çok önemli etkisi vardır. Çocuğu medyanın olumsuz etkilerinden korumak için anne babanın bizzat kendilerinin çocuğa rol model olmaları gerekir. Yalnızca çocuğun değil biz yetişkinlerin yeme davranışları üzerinde de etkili olan pek çok faktör vardır. Anne babalar bu faktörlerin farkında olmalı, uygun bir bilinç geliştirmelidirler.
İnsanlar öncelikle hayatta kalmak için beslenmek zorundadırlar. Ancak beslenmek sadece hayatta kalabilmek için karın doyurmaktan daha fazla anlam ifade eder. İnsanların beslenme alışkanlıkları yedikleri yiyeceklerin türüne ve yeme koşullarına göre, şükran, aidiyet, aile kültürü gibi başka psikolojik ve sosyolojik unsurları da ifade eder.
Beslenme alışkanlıklarımız öğrenilmiş davranışlardır. O nedenle de kültürden kültüre hatta aynı kültür için aileden aileye göre farklılaşmaktadır. Sözgelimi bir kültür için elle yemek ve daha sonra parmakları yalayarak temizlemek normal kabul edilirken bir başka kültür için aynı davranış kabul edilemez bir davranış olabilir.
Ne yediğimiz ve nasıl yediğimiz üzerinde etkili olan çok çeşitli faktörler vardır; ekonomi, kültürel normlar, dine bağlı kısıtlamalar bu faktörlerden bazılarıdır. Yeme davranışı üzerinde çevresel olduğu kadar kişisel değişkenler de etkilidir. Çocukların yiyecek tercihlerinde özellikle yiyeceğin tadı çok etkili bir faktördür. Sözgelimi çocukların daha çok aromalı sütleri tercih ettikleri bilgisinden yola çıkarak değişik aromalarda sütler üretilmeye başlanmıştır. Bu da çocukların tükettiği süt miktarını büyük ölçüde arttırmıştır.
Çocukların hem seçtikleri besinlerde hem de beslenme davranışlarında medyanın da çok önemli etkisi vardır. Çocuğu medyanın olumsuz etkilerinden korumak için anne babanın bizzat kendilerinin çocuğa rol model olmaları gerekir. Yalnızca çocuğun değil biz yetişkinlerin yeme davranışları üzerinde de etkili olan pek çok faktör vardır. Anne babalar bu faktörlerin farkında olmalı, uygun bir bilinç geliştirmelidirler.
Bebeklerde Yeme Davranisi
Bebeklerde Yeme davranışlarımızı etkileyen etmenler
Günümüzde çok çeşitli gıdaların varlığı bu gıdalar üzerinde düşünmeksizin onların tüketilmesine neden olur. Bazı uzmanlar çocuklarda obezitenin artmasının nedeni olarak çok çeşitli yiyeceklerin varlığını göstermektedirler.
Belirli bir yemek düzenin olması çocukların hem sağlıklı beslenmenin ne olduğunu öğrenmeleri hem de ailenin diğer bireyleri ile ilişki kurarak sosyalleşmeleri bakımından önemlidir.
Çocuklar reklamların özellikle kendilerine hedef kitle olarak seçtikleri gruptur. Çocuklar hem reklamların hedefleri olmaları bakımından hem de hazır yiyecek lokantalarının artan sayısı ve bu hazır yiyeceklerle birlikte verilen oyuncaklardan ötürü aslında ciddi bir tacizle karşı karşıyadırlar. Bu konuda çocukların en büyük koruyucuları da yine anne babalan olacaktır.
Çocuklar anne babalarının stres gibi olumsuz duygular karşısında geliştirdikleri savunma mekanizmalarını taklit ederler. Eğer bir çocuk annesinin mutsuz olduğu zamanlarda rahatlamak amacıyla yiyeceğe yöneldiğini görerek büyüyorsa kendisi de benzer bir savunma mekanizması geliştirebilir.
Aile içi ilişkiler çocukları yakından etkileyen bir başka önemli faktördür. Depresyon, kaygı, stres gibi faktörler yetişkinlerin olduğu kadar çocukların beslenmeleri üzerinde de etkilidir.
Çocuklar anne babaların besinlere yükledikleri anlamlardan da etkilenerek büyürler. Bazı besinlerin sosyal ve kültürel anlamları vardır bizim için. Bizler büyürken özel bazı besinlerin kültüre özgü anlamlarını içselleştiririz de aynı zamanda. Sözgelimi bizim kültürümüzde dinin etkisiyle domuz eti tercih edilmeyen bir besindir.
Çocuklar başkaları tarafından hazırlanan besinlerle büyürler. İlk etapta onların ne yiyeceğini anne babaların oluşturdukları yiyecek alternatifleri belirler. Bir grup anne baba çocuklarına salam, sucuk gibi besinleri çekinmeden verebilirlerken bir başka grup anne baba çocuklarını bu tür yiyecek-lereden kaçınarak büyütürler.
Anne ve babaların sağlıklı beslenme konusundaki bilgi ve bilinç düzeyleri çocuklarının beslenme biçimlerini önemli ölçüde belirler.
Günümüzde çok çeşitli gıdaların varlığı bu gıdalar üzerinde düşünmeksizin onların tüketilmesine neden olur. Bazı uzmanlar çocuklarda obezitenin artmasının nedeni olarak çok çeşitli yiyeceklerin varlığını göstermektedirler.
Belirli bir yemek düzenin olması çocukların hem sağlıklı beslenmenin ne olduğunu öğrenmeleri hem de ailenin diğer bireyleri ile ilişki kurarak sosyalleşmeleri bakımından önemlidir.
Çocuklar reklamların özellikle kendilerine hedef kitle olarak seçtikleri gruptur. Çocuklar hem reklamların hedefleri olmaları bakımından hem de hazır yiyecek lokantalarının artan sayısı ve bu hazır yiyeceklerle birlikte verilen oyuncaklardan ötürü aslında ciddi bir tacizle karşı karşıyadırlar. Bu konuda çocukların en büyük koruyucuları da yine anne babalan olacaktır.
Çocuklar anne babalarının stres gibi olumsuz duygular karşısında geliştirdikleri savunma mekanizmalarını taklit ederler. Eğer bir çocuk annesinin mutsuz olduğu zamanlarda rahatlamak amacıyla yiyeceğe yöneldiğini görerek büyüyorsa kendisi de benzer bir savunma mekanizması geliştirebilir.
Aile içi ilişkiler çocukları yakından etkileyen bir başka önemli faktördür. Depresyon, kaygı, stres gibi faktörler yetişkinlerin olduğu kadar çocukların beslenmeleri üzerinde de etkilidir.
Çocuklar anne babaların besinlere yükledikleri anlamlardan da etkilenerek büyürler. Bazı besinlerin sosyal ve kültürel anlamları vardır bizim için. Bizler büyürken özel bazı besinlerin kültüre özgü anlamlarını içselleştiririz de aynı zamanda. Sözgelimi bizim kültürümüzde dinin etkisiyle domuz eti tercih edilmeyen bir besindir.
Çocuklar başkaları tarafından hazırlanan besinlerle büyürler. İlk etapta onların ne yiyeceğini anne babaların oluşturdukları yiyecek alternatifleri belirler. Bir grup anne baba çocuklarına salam, sucuk gibi besinleri çekinmeden verebilirlerken bir başka grup anne baba çocuklarını bu tür yiyecek-lereden kaçınarak büyütürler.
Anne ve babaların sağlıklı beslenme konusundaki bilgi ve bilinç düzeyleri çocuklarının beslenme biçimlerini önemli ölçüde belirler.