Benign Tükrük Bezi Tümörleri
Pleomorfik adenom
En sık görülen tükrük bezi tümörüdür. Bütün
tümörlerin %60’nı oluşturur ve %80’i parotis yerleşimlidir. Bazen tükrük
bezlerinin yanı sıra nazal kavite, üst solunum yolu ve gastrointestinal
sistemde de karşılaşılabilir (33). Tümör 30-50 yaşlar arasında ve kadınlarda
sıktır. Bilateral senkron pleomorfik adenom nadirdir (58).
Histolojik olarak tümör tipik olarak miksoid
stroma içerisinde epitelial ve myoepitelial hücre tabakalarından oluşan
glandüler yapılardan meydana gelir. Pleomorfik adenomun sitolojik özellikleri
histolojik özelliklerinin çoğunu gösterir ve tümörün başlangıç
değerlendirilmesinde oldukça yararlıdır (59). Skuamöz metaplazi, onkositozis,
mukus üretimi, sebase ya da adipozitik farklılaşma meydana gelebilir ve
mezenşimal komponent kondroid metapilaziye hatta ossifikasyona gidebilir
(60,61). Kollajen ve kristaloidler pleomorfik adenomun teşhisinde ipucudur. Bazı tümörlerdeki kistik değişiklikler görüntülemede ve sitolojide
tanısal hataya neden olabilir. Benign bir tümör olmasına rağmen beklenmedik bir
şekilde uzak metastaz yapabildiği bildirilmiştir
Pleomorfik adenomun histolojik karışık özelliği
sitolojisinde de görülür. Yorumlamadaki problemler bir komponentin baskın
olması veya atipik sitomorfolojik özelliklerin varlığı nedeniyle meydana gelir.
Miksoid komponent fazla ise az sayıdaki epitelial komponenti baskılayabilir ve
lezyon hatalı olarak retansiyon kisti, nodüler fasitis, schwannoma ya da
intravenöz pyonejik granülom olarak değerlendirilebilir
Bazal membran
globülleri pleomorfik adenom, bazal hücre adenoma ve adenoid kistik karsinomda
görülebilir
Pleomorfik adenomlarda müsin üretimi bir başka güçlüktür ve
Warthin tümörü ile düşük dereceli mukoepidermoid karsinom arasında ayrıcı tanı
yapmayı gerektirir. Pleomorfik adenomlarda fokal skuamöz metaplazi görülebilir.
Skuamöz hücreler kronik sialadenit, lenfoepitelial kist, Warthin tümörü gibi
neoplastik ve non-neoplastik lezyonlarda da meydana gelebilir