Yüz Felci Nedir, Yüz Felci Belirtileri ve Tedavisi
Yüz felci tanısı koyabilmek için istemli ve istemsiz hareketler sırasında hastanın yüzünün dikkatle incelenmesi gerekir. Alın, göz kapakları, burun kanatları ve ağız çevresindeki hareket bozukluklarına dikkat edilmelidir. Alın normalse ve istemsiz hareketler normalken istemli hareketlerde paralizi varsa üst motor nöron lezyonu söz konusudur ve nöroloji muayenesi gerekir. Alt motor nörona bağlı yüz felçlerinin intrakraniyal nedenleri arasında neop-lazi, multipl skleroz, serebellopontin köşe tümörleri, poliomiyelit sayılabilir. İntra-temporal nedenler kaza ya da ameliyat sırasında oluşan travmalar, otitis media (özellikle kolesteatom ile birlikte olan kronik otitis media) herpes zoster otikus (Ramsey Hunt sendromu), ortakulak kar-sinomu ya da nervus fasiyalis nörofibro-mudur.
Ekstrakraniyal nedenler arasında travma ve parotis bezi karsinomu sayılabilir. Ayrıca enfeksiyöz mononükleoz, sarkoidoz ve polinevrit de yüz felcine yol açabilir.
Kulak zarları dikkatle incelenmelidir. Hastada kulak akıntısı, sağırlık ve vertigo gibi başka komplikasyonları gösteren belirtiler varsa, kronik destrüktif ortakulak hastalığı düşünülmelidir. Aurikula ve dışkulak yolunun muayenesinde zoster enfeksiyonuna (Ramsey Hunt sendromu) özgü veziküller ve döküntüler kolaylıkla saptanabilir. Bu sendromda paralizi ve döküntü ağrıdan önce ortaya çıkar.
Fasyal sinirin yan dallarının işlevlerini kontrol etmek için gözyaşı salgısının ve tat duyusunun incelenmesi gerekir. Lezyonun yerini belirlemede en önemli tanı testi Schirmer testidir (gözyaşı salgısının kontrol edilmesi). Dilin üçte iki ön bölümünün tat duyusunu kontrol etmek daha güçtür. Elektrogustometri tat duyusunun kontrol edilmesi amacıyla kullanılabilir. Sinir eksi-tabilite testi (NET) sinirin işlevsel durumunu gösterir. Bu testte perkutan eşik değerleri normalse nöropraksi söz konusudur ve tam olarak düzelme beklenebilir. EMG 12. günden sonra yapıldığında yararlı sonuç verebilir. Canlı kalan liflerin gösterilmesinde güvenilir bir yöntem olan ENOG (elektronöronografi) cerrahi girişimin planlanmasında da yardımcı olur.
Felcin nedeni saptanamamışsa temporal kemik ve beynin radyolojik incelemesinin yapılması gerekir.
Alt motor nörondan kaynaklanan yüz felçlerinin büyük bir bölümü idiyopatiktir. Ancak idiyopatik yüz felci (Bell paralizisi) tanısı koyabilmek için tam bir muayene yapılıp, herhangi bir neden saptanamamış olmalıdır.
Yüz felçlerinde tedavinin amacı lezyonun iyileştirilmesi, işlev bozukluğunun düzeltilmesi ve sinirin rejenere olabilmesi için en uygun ortamın hazırlanmasıdır. Felçli yandaki gözün korneasının korunması gerekir. Gözün kapatılması kısa süre için yeterliyse de rejenerasyonun uzun süre alabileceği düşünülüyorsa kısmi lateral tarsorafi yapılması önerilir. Felç olan kaslara masaj yapılması ve elektrik uygulanması atrofiyi önlemediği için rejenerasyonu da hızlandırmaz. Ancak hastanın moral kazanması açısından yararlı olabilir.
Bell paralizisi büyük bir olasılıkla fasyal sinirin kemik kanalı içindeki bölümünün is-kemisine bağlıdır. Sistemik steroidlerin etkili olup olmadığı tartışmalıdır ancak kullanımlarını haklı çıkaracak yeterli veri vardır. Steroid kullanılmasına karar verildiğinde hastada hipertansiyon, gebelik, diyabet, akciğer tüberkülozu gibi kontrendikasyonların bulunup bulunmadığına dikkat edilmelidir. Felcin başlamasından sonra, olabildiğince erken (80 mg/gün prednizolon) tedavisine başlanmalıdır. Doz yavaş yavaş azaltılarak kesilir. Bell paralizisinde total dejenerasyon gelişirse kanal içindeki ödemli kütleyi basıdan kurtarmak için cerrahi dekompresyon gerekli olabilir.
Sinir rejenerasyonuna destek olup olmama kararını vermeden önce bazı aksonların sürekliliklerini koruyup korumadıkları, sinirin iki ucunun birbirinden tümüyle ayrılmış olup olmadığının saptanması önemlidir. Eğer hasta bazı istemli hareketleri yapabiliyorsa ya da elektriksel testleri uzun süre normal sonuçlar vermişse sinirde bazı aksonların sürekliliklerini korudukları kesindir. Eğer elektriksel testlerle total dejenerasyon saptanmışsa ve sinirin sürekliliğini koruduğu kuşkuluysa (travma ya da kronik ortakulak hastalıklarında) sinirin durumunu saptamak için cerrahi eksplorasyon gereklidir. Ameliyat sırasında saptanan sinir kopuklukları, sinir temporal kemik içinde yeniden yönlendirilerek ya da uyluğun ya da baldırın lateral kutanöz sinirinden veya auriküler majör sinirinden alınan bir sinir kablo grefti yerleştirilerek düzeltilebilir.
Bir yıl içinde sinir işlevlerinin geri dönmediği ve elektriksel testlerin (EMG) sinirin ölü olduğunu gösterdiği durumlarda, yüzün felçli yanının fasyal askı kullanılarak plastik cerrahi yöntemle kaldırılması ya da fasyal sinirle hipoglossus siniri arasında anastomoz yapılması gibi tedavi seçenekleri bulunmaktadır. Bu anastomoz plastik cerrahi girişimden daha iyi sonuç verirse de kas lifleri atrofiye uğradıktan sonra uygulanmaz. Kas atrofisi genellikle 2-3 yıl içinde oluşur.