Okul Öncesi Eğitimin Amaçları ve Gelişim Özellikleri
Okul Öncesi Eğitimi Kurumlarında Amaçlar
Okul öncesi eğitimin genel ve temel amacı; 0-6 yaş çocuklarının, bilim ve gerçeklerin ışığında bakım, barınma ve korunmalarına çalışmak; bedensel, ruhsal, zihinsel ve toplumsal gelişmelerini sağlamak; sağlık ve beslenmeleri konusunda her türlü önlemi almak ve bu konulardaki etkinlikleri planlı, programlı, sürekli ve sistemli olarak sürdürmek ve okula hazırlanmalarını sağlamakta.
Okul öncesi çocuklarının bedensel gelişmesi:
Bilimsel kaynaklara göre bu yaşların çocuklarını bedenen en hızlı geliştikleri yaşlar olduğu saptanmıştır. Bu yaşlardan beklenen gelişmeler için, yani bedensel açıdan gelişmeyi sağlayacak etken iyi ve dengeli bir beslenme ile sağlanacaktır. Yeterli ve dengeli besin yanında temiz hava mevsime göre giyinme, bol bol hareket etme, zamanlı dinlenme, sağlık kurallarına uyma ve hastalıklardan korunma, her türlü tehlikelerden korunma bedensel gelişmenin önemli etkenleridir.
Bu gelişmeyi sağlamak ailenin ve okul öncesi kurumunun ortak bir amacı ve sorumluluğu olmalıdır.
Okul öncesi çocuklarının ruhsal gelişmeleri:
Bu yaştaki çocukların ruhsal açıdan en çok gerek duydukları şey çevrelerindeki herkesten sevgi ve dostluk görmeleridir. Korku, kıskançlık, öfke gibi duygu ve tepkilerden uzak, neşe ve güven içinde olması, korkusuzca ve özgürce hareket etmesi, bu yaş çocuklarının gerek duyduğu etkenlerdir.
Bu psikolojik ortamı sağlamak da yine aile ve okul öncesi kurumunun ortak amacıdır ve olmalıdır.
Okul öncesi çocuklarının toplumsal gelişmeleri:
Bu yaş çocuğunun ilk çevresini aile bireyleri oluşturmaktadır. Daha sonra genişlemeye başlayan çevresi onun bir topluma dayanma ve bağlanma gereğini duymaya başlar, içinde bulunduğu sosyal çevrenin kendisini kabul etmesi ve orada kişilik kazanması çocuğun en önemli amaçlarından birini oluşturmaktadır. Çocuğun bu açıdan gelişmesi daha çok okul öncesi kurumunun işlevleri arasındadır; çevreye intibakı, bu çevrede etkin olması, çevresine kendi gücü oranında katkıda bulunması, toplumdaki büyük-küçük kişilerle iyi ilişkiler kurması okul öncesi kurumunun amacı olmalıdır.
Burada kısaca değinilen konular, ileride tüm ayrıntılarıyla verilmiştir.
Okul öncesi çocuklarının duyu organlarının gelişmesi:
Çocuğun dış çevre ile ilişkisini kurup sürdüren duyu organlarının (görme, işitme, koklama, tatma, dokunma) gelişmesinin çocuğun genel yaşamında olduğu gibi öğrenim yaşamında da önemli olduğundan kimsenin kuşkusu yoktur. Kurumda yani anaokulunda duyu organlarına hitap eden araç ve gereçlerle verilen ve kazandırılan deneyimler, çocukların her yönden gelişmelerini sağlayacaktır.
Okul öncesi çocuklarının zihinsel yeteneklerinin gelişmesi:
Bu yaş çocuklarının temel öğrenme gelişmelerinin ve bilgi edinmelerinin en elverişli zamanının ilkokula başlamadan önceki 5-6 yaşlarında gerçekleştiği psikologlarca belirtilmektedir. Bu bakımdan anaokulları bu yaş çocuklarının zihin etkinliklerinden olan bellek, dikkat, muhakeme, öğrenme gibi yeteneklerinin geliştirilmesi için görsel ve işitsel rolü olan araç ve gereçleri kullanarak ve kullandırarak bu alandaki gelişmelerini sağlamalıdır.
Okul öncesi çocuklarının iyi alışkanlıklar edinmesi:
Bu yaş çocukları gerek bedenen ve gerekse ruhsal açıdan düzenli ve sistemli bir yaşayışa gerek duymaktadır. Böyle bir yaşayışa yalnız çocukların değil, yetişkinlerin de muhtaç oldukları muhakkaktır. Böyle düzenli bir yaşayışın çocukta alışkanlık haline gelmesi belli saatlerde yiyip içmesi, yatması, dinlenmesi, çevresini temiz tutmasını, diş fırçalamak, el yıkamak, başkalarına ve arkadaşlarına karşı iyi davranmak, iyi ilişkiler kurmak bu yaş çocuklarının en çok ve en çabuk benimseyip alışkanlık haline getirebilecekleri toplumsal kurallardır. Aile ve okulun görevi bu alışkanlıkların devamını sağlamak olmalıdır.
Okul öncesi çocuklarda sorumluluk duygusunun gelişmesi:
Genelde bu yaş çocukları hep kendini düşünecek kadar egoist olurlar. Çocukları bu karakter yapısından kurtarıp sosyalleşmesini sağlamak yine aile ve anaokulunun görevi olacaktır. Psikolojik olarak çocukların sevgi, ilgi, oyun ve arkadaş edinme gibi ihtiyaçları onun toplum içinde bulunma gereğini ve isteğini uyandırır. Böylece kendinden başkalarının da var olduğu bilincine varmış olur. Toplumla ve çevresiyle uyum sağlaması okulun bu konuda kendisine ödevler vermesi, bu ödevleri başardıkça kendisine güven duyması, yaptığı işlerden zevk alması, çevresine yararlı olduğuna inanması sorumluluk duygusunun gelişmesini sağlayacaktır.
Okul öncesi çocuklarında özgürlük duygusunun gelişmesi:
Okullarda ortak davranmayı ve çalışmayı gerektiren etkinlikler vardır. Yemek, uyku, grup çalışmaları gibi etkinlikler olduğu gibi, bilhassa bu yaş çocuklarının serbest hareket etmesine önemli ölçüde gerek bulunmaktadır. Çocuğun serbest hareket etmesi onun ruh sağlığı ve kişiliğinin gelişmesi açısından önemlidir. Anaokulları çocuklara serbest hareket etme fırsatı verdiği oranda özgürlük duygusunun gelişip yerleşmesini sağlayacaktır.
Okul öncesi çocuklarının ilkokula uyabilme deneyimi vermesi:
Okul öncesi çocuklarına anaokullarında okuma-yazma öğretilmediği bilinmektedir. Ancak ilkokula başladığında çok rahat uyum sağlayabileceği konusunda olumlu alışkanlıklar kazandığı da bir gerçek olarak bilinmektedir.
Yukarıdan beri sıralamaya çalıştığımız bu amaçları sağlayabilen bir anaokulu amacına ulaşmış sayılır.