Hiperaktivite ve Ogrenme Guclugu

Hiperaktivite ve Öğrenme Güçlüğü Tedavisi

Hiperaktif çocuklara çok sık eşlik ettiği için öğrenme güç­lüklerinin iyi anlaşılması ve iyi yönlendirilmesi özellikle önemlidir. Öğrenme insan aklının en önemli vasıflarından birisidir. Öğrenmeyen veya öğrenemeyen kişilerin hayatı­nın ne kadar problemli hale geleceğini kolaylıkla tahmin edebiliriz. Kişinin yeni deneyimler, bilgiler ve becerileri kazanması bilgi ve becerilerinin öğrenerek geliştirmesi hayatı kolaylaştırırken öğrenme yolunda yaşadığı zorluk­lar ise onu önemli yararlardan alıkoymaktadır. Öğrenme güçlüğü yani "learning disorder" dediğimiz bu problemde zekanın bazı alanlarında yaşanan aksaklıklar vardır. Çok farklı zeka fonksiyonları olduğunu biliyoruz bu zeka fonk­siyonlarından bazılarında kişinin kendi kapasitesini gös­terememesi öğrenme güçlüğüne yol açar. Bu tamamen nörogelişimsel farklılıktır. Nasıl ki her insanın kişiliği, karakteri, sesi, parmak izi, iris tabakası farklı olmakta aynı şekilde öğrenme yolları da farklılıklar arz etmektedir. Bazı kişiler sözel alanda çok iyi öğrenme becerisi ortaya koyarken bazıları motor veya performans becerilerinde güzel bir beceri ortaya koymaktadır. Öğrenme güçlükleri etkilenme şekline göre okuma güçlüğü, yazma güçlüğü, matematik güçlüğü gibi alanlarda olabilir. Örneğin bir çocuğun çok iyi resim becerisi, uzaysal mekansal yete­neği, el göz koordinasyonu olabilirken okuma veya yaz­ma alanında kendi zekasını ortaya koymakta zorlanabilir. Bu nedenle öğrenme güçlükleri özellikle okul becerisini olumsuz yönde etkileyebilir.

Belirtileri

Yavaş okuma, eksik okuma, okuma çalışmalarını sev­meme, okuduğunu anlamama, kelimlerin sonunu yanlış tamamlama gibi belirtiler okuma güçlüğünde sık bir şe­kilde görülürken, harf karıştırma, harfleri ezbere yaza-mama, hatırlamakta güçlük çekme, yazmayı sevmeme, bozuk yazı eksik yazma durumları da yazma güçlüğünün belirtisi olabilir. Aynı zamanda basit matematik işlemleri yapamama, formülleri ezberleyememe, çarpım tablosu­nu beklenmedik bir şekilde karıştırma durumları da ma­tematik güçlüğünde görülebilir.
Okul öncesi dönemde öğrenme alanlarında isteksizlik, basit kavramları öğrenememe, kelimelerin yerini karış­tırma, geç konuşma, dil becerilerinde eksiklikler, farklı öğrenme yolları kullanma, öğrenme esnasında çabuk sı­kılma gibi belirtiler olabilir.
Okul çağında temel bir belirti olmasa da derslere karşı isteksizlik, çalıştığı halde istediği verimi elde edememe, okuma ya da yazmada güçlükler, derslere karşı başarı­sızlık duygusu, özgüven eksikliği hatta duygusal değişik­liklere bile yol açabilmektedir.

Sebepleri

Öğrenme güçlüklerinde sinir sistemi gelişirken farklı bağlantıların olduğu, olması gereken bağlantıların ise olmadığı gibi görüşler öne sürülse de kesin bir sebebi ortaya konamamıştır. Ancak sol elini kullanan kişilerde, dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu olanlarda, anne ya da babasında bu türlü zorluklar olanlarda daha sık görülmektedir. Bu sebeple genetik etkenlerin önemi birçok çalışmada vurgulanmıştır. Ancak kesin bir sebebi tam olarak ortaya konamamıştır.

Ne sıklıkla bulunur

Okuma güçlüğü genel toplumda %U oranında bulunur. On binlerce çocuk ve gencin bu türlü bir zorluğu olduğu düşünülmektedir. Bu kişiler okuma faaliyetlerinde zorla­nırlar ve yaşa uygun okuma hızı gelişmez. Okuduklarını anlamakta da zorlanırlar. Ders başarısızlığı, öğrenme problemleri, okulu sevmeme, dersleri sevmeme ve duy-gusal-davranışsal problemlere yol açabilir. Bu kişilerin okuma güçlüğü tespit edilip eğitim çalışmaları ile des­teklenmez ise giderek zorluk artabilir. Yazma güçlüğü de % h oranında bulunur. Yapılan birçok araştırmada farklı sonuçlar bulunmasına rağmen ortalama bütün öğ­renme güçlükleri %4.-30 arasında görülmektedir. Hipe-raktif çocukların %30-70 kadarında, davranım bozukluğu olanların %30-4.0 kadarında öğrenme güçlüğü vardır. Bu kişilerin özellikle eğitim hayatı yıllar ilerledikçe büyük sorunlar oluşmaktadır.

Hiperaktivite Tedavi

Erken tespit ve müdahalenin çok önemli bir yeri vardır. Sinir sistemi maturasyonu olmadan yani tam olarak eri-şikin seviyesine gelmeden müdahale olursa başarı oranı artmaktadır. Tedavide özel eğitim çalışmaları uygulanır. Bu eğitim çalışmalarında öğrenme alanları desteklene­rek güçlükler giderilebilir. Ek olarak dikkat eksikliği var ise dikkat eksikliğini gideren ilaç tedavileri uygulanır. Tanı bir çocuk psikiyatristi tarafından konmalı ve tedavi bu kişi tarafından yönlendirilmelidir.

Son zamanlarda oluşturulmuş yapılandırılmış eğitim programı olan OGS (okumayı güçlendirme seti) okuma güçlüğünde önemli faydalar sağlamaktadır. Bu sistemde sembolik öğrenmede kullanılan harflerden başlayarak öğrenen kişinin hiç bir eksiğini bırakmadan sembollerin pekiştirilmesi ve etkin bir şekilde zihne yerleştirilmesine yardımcı olur. Bu sistemle geçmişte zayıf olarak öğrenip sınıf atlayan öğrenciler de dahil olmak üzere en temel noktadan bütün eksiklikler giderilmeye çalışılır. Sem­boller artık o kadar pekişir ki görsel algı, görsel dikkat ve ayrımlaştırma becerileri de artar. Bu sayede okuma esnasındaki teklemeler ve tutukluklar giderek azalır.


Yazma güçlüğüne yönelik olan eğitim programı YGS (el yazısını güçlendirme setidir) dir. Düzgün ve eksik­siz yazmak başarıda önemlidir. Birçok çocuk yazmayı sevmediği için ödev yapmamakta ve başarısı giderek düşmektedir. Doğru yazmak için farklı ve hedefe yönelik bir çalışma programı gerekir. El yazısını yazma ve oku­ma birçok öğrenciye karmaşık ve zor görünmektdir. Bu program ile el yazısı yazmak ve okumak oldukça kolay hale gelir. Özellikle harflerin çizme şekilleri, harflerin tanınması, doğru kelime, doğru cümle yazma farklı bir eğitim tarzı ile çalışılır.

Özel Öğrenme güçlükleri içinde yer alan yazma güçlüğü (disgrafi) kişinin düzgün yazamaması, yazmayı öğren­mekte güçlük çekmesi, yanlış yazması, yazarken çabuk yorulması gibi belirtiler gösterir. Sistemli ve birçok duyu sistemine hitap eden öğrenme programları bu kişiler­de faydalı olabilir. Bu programlar özellikle el kaslarının kuvvetlendirilmesi, harflerin tanıtılması, öğrenmenin pekiştirilmesi, yazmanın kolaylaştırılması ve yaşa uygun öğrenme becerilerinin kazanılması gibi faydalar sağla­maktadır.Eğer yazma güçlüğü zamanında müdahale edilmez ise okul ve eğitime karşı ciddi bir başarısızlık duygusu, en­gellenme hissi ve akademik özgüven eksikliği oluşabilir. Okumak kadar yazmak ta başarıda önemlidir. Kendisini yazılı bir şekilde ifade edemeyen kişilerde zamanla ders başarısızlığı derinleşmekte ve öğrenme düzeyi düşmek­tedir.