Obezite Tedavisi
Obezite tedavi edilmesi zorunlu bir hastalık olarak benimsenmiştir. Diğer hastalıklardan farklı olarak, obezite tedavisi sürekli olması gereken mutlaka kişinin kendisinin kararlılığı ve etkin olarak katılımını zorunlu kılan bir özellik taşır. Ancak, sosyal ve toplumsal değer yargıları, hekimlerin çoğunun klinik bulgular çok ağırlaşana veya önemli komplikasyonlar ortaya çıkana dek obezite tedavisini ertelemeleri, hastaların yanlış anlaşıldıklarını düşünmeleri, stres ve anksiyetelerini gidermek için yeniden aşırı yemek yemeği seçmeleri sonucu hastaların kolayca tedavi hedeflerini terkettikleri bir durumdur. Dolayısıyla o-bezite tedavisi çok zor olan bir hastalıktır. Sırt ağrıları, artroz, ayak bileğinde kapanmayan yaralar, ödem, sellülit, kıvrım bölge lerinde in-tertrigo, stres inkontinans, uykuya eğilim sonucu iş kazaları, variköz venler, terleme, uyku apnesi, solunum zorlukları gibi mekanik nedenler; insülin direnci diyabete eğilim, lipid bozuklukları, kardiyovasküler sistem hastalıkları, kanser ve endokrin bozukluklara eğilim gibi meta-bolik nedenler obeziteyi tedavi etmenin zorunlu nedenleridir (1-5).
Obezite Tedavi
Kilo kaybının; semptomları azaltıcı ve/veya ortadan kaldırıcı, yandaş hastalıklardan oluşan sorunları giderici ve bunlarla ilgili mortali-teyi azaltıcı etkileri tartışılmazdır (6-9,11-13). Ancak; obezitenin hangi yöntem veya yöntemlerle tedavi edilmesi gerektiği konusunda görüş ayrılıkları vardır. Bununla birlikte obezite tedavisinde değişmez a-na ilke; ALINAN ENERJİ İLE TÜKETİLEN ENERJİNİN DENGELENMESİ ve bu dengenin o kişi için uygun vücut ağırlığını gösteren rakamlar çevresinde tutulmasıdır. Obezite tedavisinde kullanılan yöntemler:
A- Obezite tedavisinde eğitim ve davranış tedavisi ile psikolojik yaklaşım
B- Obezitenin diyet uygulanarak tedavi edilmesi
C- Obezite tedavisinde fizik aktivitenin artırılması ve egzersiz uygulanması
D- Obezitenin ilaçlarla tedavi edilmesi
E- Obezitenin cerrahi yöntemlerle tedavi edilmesi
F- Obezitenin estetik cerrahi yöntemler kullanılarak tedavi edilmesi
G- Obezitenin diğer yöntemler kullanılarak tedavi edilmesi
Obezitenin tedavi edilmesinde asıl önemli olan nokta; hangi hastanın tedaviye alınacağının ve hangi hastaya hangi tedavi yönteminin seçilmesinin gerekli olduğunun bulunmasıdır.
Obezite tedavisine alınması sakıncalı olan hastalar ve hastalıklar vardır. Bu durumlarda birlikte ağırlık artışı olsa bile, birincil hastalığın tedavisi öne alınmalı, hastalığın seyri kararlı bir dengeye ulaştıktan sonra obezite için tedavi yöntemi belirlenmelidir. Bazan bu durumdaki hastalar için obezite tedavisi uzun süreli olarak ikincil önemde kalabilir. Bunlar için bazı örnekler şunlardır:
i- Sürrenal korteks yetmezliği
ii- Gastrointestinal hastalıklar (regional enterit, tbc, kolitis ülsero-za, kolon divertikülozu....) iii- Akciğer tbc
iv- Emosyonel labilite. Obezitenin kendisi de psikolojik sorunlar yaratabileceği için bu konuda hastanın ayrıntılı olarak değerlendirilmesi gerektir. Öncelikle psikolojik durumun dengelenmesi daha sonra kontrollü ve yavaş yavaş hedeflenen ağırlık sınırlarına eriştirici yöntemler (diyet + egzersiz gibi...) denenmesi uygun olur.
Obezite tedavisine başlanacak olan hastalar için uygulanabilecek pratik bir algoritm aşağıda verilmiştir, (Obezite Tedavisinde) Böylece ayırıcı tanı yapabilmekte olasıdır.
Obezite tedavisindeki sorunlardan birisi hangi hastanın tedavi e-dileceğinin ve hangi hastaya hangi tedavi yönteminin seçileceğinin belirlenmesidir. Obezite tanımına giren hastaların kendilerine ilişkin ön yargıları vardır. Çoğu birdençok hekime başvurmuştur biraz bezgindir ve kolayca ve kendini yormadan zayıflamasını sağlıyacak harika öneri ve tedavi beklentileri içindedir.
Bu arada hastaların büyük bir kısmı, çok sayıda dengeli çoğu da dengesiz diyet listeleri uygulamış, hatta kontrolsuz bir biçimde ve örnek aldıkları diğer obezlerin önerileri doğrultusunda ilaç tedavisi bile almışlardır. Oldukça karmaşık ve başarısızlık dönemleriyle yüklü o-lan hastalık öyküsü de hastayı bıktırmıştır. Öyle ki, önerilecek yöntemleri ilgisizlikle dinler ve önerilere ilişkin deneyimlerinden bile sözederek baştan olumsuz bir tavır takınır.
Obezite tanısı almış ve tedaviye alınacak olan bir hastada başarılı olabilmek için:
—HASTANIN OLAYA İSTEKLİ OLARAK KATILMASI,
—TEDAVİNİN YALNIZCA O HASTAYA ÖZGÜN NİTELİKLER İÇERMESİ,
—HASTANIN BİLİNÇLİ VE SABIRLI OLMASI,
—HEKİMİYLE VE TEDAVİ EKİBİYLE İLETİŞİMİNİ SÜRDÜRMESİ
gereklidir.Hastaya neden tedavi edilmesinin gerektiği, tedavisiz kalınca oluşacak yan etkiler, daha önemlisi obezitenin YAŞAMI KISALTAN BİR HASTALIK OLDUĞU İYİCE ANLATILMALIDIR. Tedaviye yönelik olarak başlatılan tüm girişimlerin ve kurulmaya çalışılan özel durumların YAŞAM BİÇİMİNİ DEĞİŞTİRME temeline dayalı olduğu iyice vurgulanmalıdır.
Hangi tedavi yöntemi seçilirse seçilsin; o hastanın erişebileceği, o hastaya uygun olan ideal kiloya erişildikten sonra, o kiloyu korumanın asıl hedef olduğu iyice anlatılmalıdır.Hastanın alışkanlıkları, yaşam biçimi, mesleği, sosyal ve ekonomik durumu, kişilik özellikleri, sorunları, eşlik eden hastalıkları, kullandığı ilaçlar yaşı, fizyolojik ö-zellikleri, zevk aldığı işler, yiyecekler.........gibi Özgün bilgilerin yapılacak tedavinin seçiminde yeralması hastanın katılımını ve başarıyı artırıcıdır.
Obezite Tedavi Merkezleri
Yapılan çalışmalara dayalı bilgiler, obezite tedavisinde başarının aynı zamanda birden çok yöntemin birleştirilmesiyle daha iyi sonuç alındığını göstermektedir (14-17).
Obezite genetik bir yatkınlık zemininde gelişmekte, genetik ve çevresel katkılarla sürmekte ve genetik olayın ilerleyici yönünde de katkıda bulunmaktadır. Yiyeceklerle ilgili termogenetik yanıtların bile genetik bellek tarafından ayarlandığı bilinmektedir. Aslinde obezlerin diğer insanlarda gözleyip sürekli yakınmalarına yolaçan ve tedavide caydırıcı katkısı olan da bu faktördür. Ben.....kişi kadar fazla yemiyorum!! Ama sürekli kilo alıyorum, bende hormon bozukluğu var. Bu yüzden siz ilaç verin ben olaya katılmıyayım!!,.. Ya da 'Su içsem yarıyor. Oysa ben çok hareketliyim ve fazla yemiyorum!! .....'
hastaların sıkça kullandığı serzenişlerdir.
Obezite tedavisinde yöntem belirlenirken kalorinin kişinin gereksinimine yetecek en alt düzeyde tutulması, enerji tüketiminin de artırılması vazgeçilmez tek kuraldır. Hemen tüm yöntemlere eşlik eder.
Yani;
1- Obezite tedavisi, öncelikle KİŞİNİN ETKİN KATILIMINI gerektiren sürekli bir tedavidir.
2- Obezite tedavisi yaşam boyu yeni bir yaşam biçimi ve yeni beslenme alışkanlıkları kazanmayı da zorunlu kılar. Bir anlamda hastalar için çok önemli olan 'DİYET'anlayışı sürekli olmalıdır.Diyet kelimesinin hastalar üzerindeki olumsuz etkisi nedeniyle "BESLENME ALIŞKANLIĞININ DEĞİŞTİRİLMESİ" biçiminde aktanlması daha inandırıcı ve heveslendiricidir.
3- Obezite bir enerji dengesi sorunu olduğundan fiziksel aktivite artırımı zorunludur, sürekli ve düzenli uygulanmalıdır.
4- Obezite tedavisi verilecek kişinin doğru seçilmesi, [istemli kilo kaybı çok iyi olmasına karşın, istemsiz ve aşırı kısıtlı diyetlerle yapılan tedaviler mortaliteyi artırır(17)] hangi tedavinin kime ve kimin tarafından uygulanacağının doğru değerlendirilmesi gereklidir.
5- Obezite tedavisi ile amaçlanan hedefler iyi belirlenmelidir. Hedefler belirlenirken hekimin ve hastanın beklentileri birbiriyle örtüşmelidir. Hastaya tedavi başlangıcında hedeflenen ağırlık nokta^ sı, bu noktaya ne sürede ulaşılmasının düşünüldüğü ve erişilen kilonun korunmasının yolları iyice anlatılmalıdır.
6- Obezite tedavisiyle elde edilecek kilo kaybının yararları iyi saptanmalı ve hastaya aktarılmalıdır. Obezite tedavesinde asıl beklentiler:
A- Septomları azaltmak,
B- Yaşam kalitesini artırmak,
C- Hastanın geleceğine dönük olarak yandaş hastalık risklerin azaltılması ve yaşam süresinin artırılması,
D- Erişilen hedef kiloyu korumaktır,
Obezite Nasıl Tedavi Edilir
7- Obezite tedavisi multidisipliner bir yaklaşım yani ekip çalışması gerektirir. Günümüzde obezitenin modern tedavisinde yeralan e-kip üyeleri şunlardır:
a- Hekimler: Hastaların duydukları güven ve üstlendikleri bilimsel sorumluluk nedeniyle ekibin ana elemanı ve yöneticisidir. Tedavinin seçimi, izlenmesi, yandaş hastalıkların tedavisi, diğer önerilerin uygulanabilirliğinin denetimi, sistemli bir programın izlenmesinden sorumludur.
b- Hemşireler: Eğitimli olmak koşuluyla ekibin vazgeçilmez üyeleridir. Tedavinin uygulanması, hastanın doğru yönlendirilmesi, bes-lenme-sağlık-danışmanlık bilgilerinin olması ve iyi uygulanması tedavide başarıyı artırır.
c- Diyetisyenler: Hastalarla sıkı ilişki içinde olan ve danışmanlık görevi fazlaca olan ekip üyeleridir. Hastalarla kolayca iletişime girebilmeleri, insan ilişkileri yönünden eğitim almış olmaları başarının anahtarıdır.
d- Klinik psikologlar: Hastanede yapılan tedavilerde ekip içinde yer alan, önemli görev üstlenen üyelerdir. Obezite tedavisinin başarısı hastanın inanması, inandırılması,davranışlarının doğru yönlendirilmesi ile olasıdır. Bu nedenle klinik psikologlara çok önemli görevler düşmektedir. Alışkanlıkların terk edilmesi ailenin olaya katılmaya istekli kılınması konusunda da önemli destekleri vardır.
e- Spor hekimi ve/veya fizyoterapistler: Normal fiziksel aktivite-nin artırılması veya fiziksel aktivite artırıcı ek yöntemler eklenmesi konusunu hastaya aktarıp yönlendirmekle görevlidir.
f- Aile: Obez kişiler tedavi sırasında yalnız kalırlarsa diyeti kolayca terk etme davranış özelliği gösterirler. Aslında obezitenin genetik yönü olduğundan obez kişi yalnız değildir. Ancak, tedavi konusunda a-ilenin diğer bireyleri ya istekli olmamıştır yahut anlaşılmaz bir şekilde hekimler tarafından sağlıklı olarak nitelendirilmişlerdir. Oysa, tedaviye tüm ailenin katılması hem asıl tedavi verilen kişi için hem de diğer bireylerin geleceğe dönük risklerinin kaldırılması için gerekli ve yararlıdır. Bu nedenle, obezite tedavisinde tüm ailenin beslenme ve yaşam biçimi ile alışkanlıklarının düzene sokulması önemlidir. Tüm aile bireylerine eğitim verilmeli tedaviye istekli davranmaları için özendirilmelidir.
g- Hastane: Obezite tedavisi yaşamboyu sürdürülecek yeni bir a-hşkanlık kazanma olduğundan bunun hastanede bir düzen içinde aktarılması, öğretilmesi ideal bir yöntemdir. Ancak, yaşam boyu bunun sağlanması olasılığı olmadığını ve ayrıca hastanın kendi ortamı ve sosyal ortamında bunu başarmasının olumlu katkılarını unutmamak gerekir. Morbid obezler, yandaş hastalıkları hastane tedavisi gerektirenler, çok düşük kalorili diyet uygulanması gerekenler dışında obezitenin tedavisinde hastane tedavisinin seçilmesi çok gerekli değildir.