Ateş ve Hipertemi
Ateş hipotalamustaki ısı düzenleme merkezinin sabit noktasının yükselmesiyle meydana gelen vücut sıcaklığı artışıdır. O halde ateş bakteri ürünleri gibi egzojen maddelerle uyarılabilirse de vücut sıcaklığının artışı fizyolojik mekanizmalarıyla olur. Tersine normal homeostaz mekanizmalarının dışında kalan yollarla vücut sıcaklığının artmasına hipertermi denir. Genel bir kural olarak 41 °C'yi aşan vücut sıcaklığı nadiren fizyolojik mekanizmalar aracılığı ile olup , hipertermi düşündürmelidir. Hipertermi aşırı efordan sonra , sicak çarpmasında anestetiklere karşı kalıtımsal bir reaksiyon olarak (malign hipertermi), fenotiazinlere bir cevap olarak (nöroleptik malign sendrom), ve bazan parapleji gibi bir mmerkez sinir sistem hastalığı olanlarda görülür.
Ateş, genellikle infeksiyona veya inflamasyona karşı bir cevaaptır. Monositler veya doku makrofajları, çeşitli uyarılarla aktive olarak, pirojenik etkisi olan çeşitli stokinler salgılarlar, interlökin-1 aynı zamanda immun yanıtın başlaması için çok gerekli olan bir kofaktördür. Bir başka pirojenik sitokin, tümör nekroz faktörü veya kaşektin, lipoproteiri lipazı aktive eder ve ve ayrıca immun sitolizde rol oynayabilir. Bir üçüncüsü antiviral etkinliğe sahip olan alfa interferondur.
Endojen pirojen maddeler hipotalamusun ön preoptik nukleuslarını aktive ederek vücut sıcaklığının sabit noktasını yükseltirler.
Endojen pirojenin termoregülasyon merkezindeki bu dolaylı etkilerinin sonucu olarak organizma vücut sıcaklığını arttırmak üzere vazokonstruksi-yonla ısı kaybını azaltır ve pilomotor kas hareketi ile de ısı üretimini arttırmaya yönelir (üşüme ve titreme) . Başlıca sepsisler ve piyojenik enfeksiyonlar, KC, bilier traktus, ve üriner sistem enfeksiyonları, malarya, pneumokoksik pneumoni, bakteriyel endokardit ile leptospirozis de ateş titreme ile yakselir. Buna karşılık tifoda ve viral hepatitte titreme genellikle görülmez.
Genellikle ateş yükselmesi nabız sayısının artışı ile beraberdir. 1 °C sıcaklık yükselmesi ile nabız sayısı 8-10/dk artar.