Epidural Sezeryan Dogum

Sezaryen Doğum Nedenleri, Epidural Sezeryan Doğum

Annenin Mevcut Bazı Hastalıkları

Gebe akciğer hastası


Kalp hastası gebeler için söylenenler ilkesel olarak akciğer hastası gebeler için de aynen geçerlidir. Akciğer hastalığı dinlenme halindeyken bile müstakbel anne için bir yüklen­me oluşturuyorsa, normal doğum genellikle mümkün de­ğildir. Ancak, akciğerleri ve solunum yolunu ilgilendiren birbirinden tümüyle farklı çok sayıda hastalık vardır; bunların büyük bir bölümü, sözgelimi astım hastalıkları ilaçla gayet iyi tedavi edilebilir. O nedenle, bir akciğer hastalığının varlığından kuşkulanılıyorsa, gebelik sırasında bir uz­manın muayenesi mutlaka zorunludur; bu örneğin bir iç hastalıkları uzmanı ya da akciğer tedavisinde uzman bir hekim olabilir. Bu muayenelerde yapılan fonksiyon testle­ri, akciğer fonksiyonunun ne derecede kısıtlanmış olduğu konusunda önemli ipuçları verir. Test sonuçları temelinde, gebeliğin geri kalan süreci tedaviyi yürüten jinekologla birlikte planlanabilir.

Gebede yüksek tansiyon var

Daha gebeliğin başında yüksek tansiyon saptanmışsa, gebeliğin daha sonraki akışı içinde son derece yüksek kan basıncı değerlerinin oluşması tehlikesi büyüktür. Aşırı yüksek kan basıncı değerleri, hesaplanan doğum tarihinden he­men önce de ortaya çıkabilir; bu ise normal bir doğumda gebe için büyük bir tehlike demektir. O yüzden, kan ba­sıncının tüm gebelik süresince yakından kontrol edilmesi ve belgeye dökülmesi çok önemlidir. Birçok durumda, yüksek tansiyonun ilaçla tedavisi yoluyla anne ve çocuk için tehlike azaltılabilir, dolayısıyla da artık normal doğum için hiçbir risk kalmaz. Tansiyon tedavisi sırasında çocuğun ultrasonla muayene edilmesi çok önemlidir, böylelikle kan basıncı değerindeki iniş çıkışların çocuğun yetersiz beslen­mesine yol açıp açmadığı, zamanında teşhis edilebilir.

Tansiyonun ilaçla düşürülmesi


Jinekologlar, gebelik sırasında, ana karnındaki çocuğa zarar vermeden hangi tansiyon düşürücü ilaçları verebi­leceklerini bilirler. Ne var ki problem ilaçlar değil, daha çok kan basıncının davranışıdır: Çok yüksek kan basın­cı gebe için çok tehlikeli olabilir, hatta yaşamsal tehlike taşıyabilir. Ama kan basıncının çok hızlı ve çok fazla düşürülmesi de bu kez plasentanın beslenmesini sekte­ye uğratıp dolaylı olarak çocuk için tehlike yaratabilir. O nedenle, tansiyon düşürücü önlemlere çoğunlukla yavaş yavaş, yani çok dikkatli başlanır. Böylece gebeye tedavinin başlangıcında tansiyon düşürücü ilaçlar kü­çük dozlarda verilir. Doz yavaş yavaş artırılarak sonun­da tedavi bakımından etkili doza ulaşılır. Ancak kan ba­sıncı birdenbire çok yüksek değerlere çıkmışsa, çoğu durumda hemen infüzyonla (damardan -ç.n.) yüksek dozda ilaç vermek zorunlu olur. Bu sırada, olası bir ek­sik beslenmeyi zamanında teşhis etmek için çocuğun kalp frekansını düzenli olarak gözlemek gerekir. Aynı Şekilde annenin dolaşım parametreleri de yakından gözlenmelidir.

Proteinüri ve ödemler

Çoğu kez, bu yüksek kan basıncı değerlerinin yanı sıra, böbreklerde üretilen idrarla protein atımı da olur (prote­inüri). Jinekolog bunu, gebelik sırasındaki rutin muayene­lerden biri olan basit bir idrar tahliliyle saptayabilir. Bu so­nuçlar da düzenli bir biçimde annelik pasaportuna işlenir. Yüksek tansiyonlu kadınlar, değerleri normal olan gebele­re kıyasla dokularda su toplanmasına (ödem) daha yatkın­dırlar.

İlaçla tedavi genellikle yeterli olur, Epidural Sezeryan Doğum

Daha önce hiç tansiyon problemi yaşamamış kadınlarda gebelikte ortaya çıkan bu tansiyon yüksekliği gestoz ya da preeklampsi diye adlandırılır. Çoğu durumda preeklampsi ilaçla tedaviye iyi cevap verir. Ancak bazen, uygun ilaçların verilmesine rağmen, kan basıncının fazla yükselmesinden dolayı gebeliğin planlanan tarihten daha erken sonlandırılması gerekebilir. Doktorlar önce, ilaçla kasılma yaratarak doğumu hızlandırmaya çalışırlar. Ama bu sırada anne için tehlikenin çok büyük olduğu ortaya çıkarsa, sezaryen ya­pılmalıdır.

Preeklampsi nedir

Preeklampsi, idrarla protein atımı (proteinüri) ve ödem oluşumuna (dokuda su toplanması) bağlı olarak tansi­yon yükselmesiyle (hipertoni) kendini gösteren bir ge­belik hastalığıdır. Tansiyon yükselmesi tüm gebelerin yaklaşık yüzde onunda saptanabilir. Uzunca bir süre 140/90 mmHg'nin üstünde seyreden kan basıncı değerleri problem olarak görülmelidir.

Kan basıncında iki değer ayırt edilir: Sistolik (büyük) tansiyon ve diyastolik (küçük) tansiyon. Büyük tansi­yon, kanın karıncıktan dolaşıma pompalanması için kalbin uygulaması gereken basınçtır. Küçük tansiyonsa, kalp kanla dolduğunda dolaşımdaki basınca denk gelir. Dolaşım sistemindeki sürekli yüklenmenin bir ölçüsü­dür. Buna uygun olarak kan basıncı, örneğin "110'a 80" şeklinde iki sayıyla verilir ve 110/80 diye yazılır. Gele­neksel olarak kan basıncı milimetre cinsinden cıva sü­tunu yüksekliğiyle, mmHg diye belirtilir (Hg, cıvanın kimyasal simgesidir). Preeklampsinin değerlendirilmesinde kritik değer ikinci, yani diyastolik değerdir.

Gebenin kan basıncının çok düşük olması

Gebelik sırasında kan basıncının her zamankinden daha düşük olması çok normaldir. Bunun sorumlusu, hormonal değişiklikler gibi, insanın dolaşım sistemini hissedilir bi­çimde etkileyen bir dizi süreçtir. Doğa bu karmaşık süreç­lerle, çocuğun düşük tansiyonda da yeterince beslenmesi­ni sağlamayı amaçlamıştır. Bir kere daha vurgulayalım, ge­belikte asıl tehlike çok yüksek tansiyondur. Yüksek tansi­yonda çoğunlukla hissedilebilir belirtiler olmaz. Baş dön­mesi, yorgunluk gibi şikâyetler daha çok düşük tansiyon­da belirgindir. İlgili kadınların bunları azaltmak istemesi anlaşılır bir şeydir. Yine de düşük tansiyon hiçbir zaman sezaryen yapmak için neden oluşturmaz.

Gebede genital yol hastalığı, Doğumda Sezeryan

Dölyatağındaki, serviks boynundaki hatalı oluşumlar ya da dölyatağındaki kas yumruları (miyomlar) mekanik neden­lerle normal doğumu engelleyebilir. Ancak bu türden de­ğişiklikler gebenin önbakımı sırasında elle ya da ultrasonla muayenede saptanabilecek değişikliklerdir. Bunların nor­mal doğum için gerçekten engel oluşturup oluşturmadığı çoğunlukla anlaşılamaz. Buna karşın bu tür bulgular, do­ğum yardımcıları için, doğumun durması halinde, hızla ve doğru karar verebilmek açısından çok önemlidir.