Santral Sinir Sistemi Monitörizasyonu
İntrakraniyal Basınç
Subdural mesafeye yerleştirilen bir Richmond apereyi ile veya lateral vent-riküle yerleştirilen bir kanül yardımıyla intrakraniyal basıncın sürekli ölçümü mümkündür. Her ikisi de kraniyumun lateral bölgesinde lokal anestezi altında açılan ufak burr hole yoluyla yerleştirilir. Genellikle dominant olmayan hemi-sfer seçilir. Richmond vidası genellikle duranın altına yerleştirilir ve bir basınç transduseri, kayıt ve gösterge cihazına bağlanır. Intraventriküler kanül ise daha doğru basınç değerleri verir. Bu yöntemle kültür veya kimyasal analiz amacıyla ya da intrakraniyal hipertansiyon durumlarında drenaj için beyin-omuri-lik sıvısı alınması da mümkün olur. Se-rebral ödem, intrakraniyal basıncı sürat-le artırır. Bu da baş ağrısı, bilinç kaybı, koma ve beyin ölümüne neden olabilir. Artmış intraserebral basınç sıklıkla; kapalı kafa travmaları, intrakraniyal operasyonlar, subaraknoid kanamalar veya diğer serebrovasküler olaylar, "Reye" sendromu, beyin tümörleri, menenjit ve ensefalitten sonra görülür.
Elektroensefalografi (EEG)
Elektroensefalografi, sıklıkla santral sinir sistemi defısiti olan kritik olguların özellikle semikoma veya koma durumlarında tanı amacıyla kullanılan bir yöntemdir. Ayrıca beyin ölümünün değerlendirilmesinde de kullanılır. Koma durumlarının kötüleşme sürecinde elektriksel aktivitedeki değişiklikleri izlemek için seri EEG çekimleri yapılabilir. Sürekli EEG monitörizasyonu, anestezi uygulaması ve karotid arter cerrahisi sırasında nadiren kullanılmaktadır.
Uyarılmış Potansiyeller
Uyarılmış potansiyeller, anestezi sırasında nöral yolların fonksiyonel bütünlüğünün değerlendirilmesi amacıyla uygulanan, sinir sisteminin duyusal sti-mülasyona verdiği elektrofızyolojik cevaplardır. Örneğin, somatosensoriyel uyarılmış potansiyeller mediyan sinir ve posterior tibiyal sinir gibi periferik bir siniri stimüle eden küçük elektrik akımların uygulanması ile elde edilir. Sonuçta, kaydedilen uyarılmış potansiyeller periferik sinirden başlayıp spinal kord üzerinden somatosensoriyel kortekse ulaşan nöral yolların sağlamlığını veya kesintisini yansıtır. Bu tip monitö-rizasyon özellikle skolyoz cerrahisi için anestezi alan hastalarda duyusal spinal kord yollarının bütünlüğünü değerlendirmede büyük önem taşır. Motor uyarılmış potansiyellerin monitörizasyonu ve "Wake-up" testi skolyoz cerrahisinde motor yolların hasarlanmadığını göstermek için kullanılmaktadır.
Volatil anestezikler (özelliklejoiksek konsantrasyonlarda kullanıldığında) ve hipotermi, uyarılmış potansiyellerin la-tent periyodu ve amplitüdünde, nöral is-keminin meydana getirdiklerine benzer değişiklikler oluşturabilir.