Hemorajik Şok Tedavisi
Sıvı, kan ve vazoaktif ilaçlar kullanılmaktadır.
Sıvı Tedavisi
Hızlı sıvı replasmanı hipovolemik şok tedavisinin temel taşıdır. Sıvılar, de-fisiti yerine koyacak şekilde ve hızda infıize edilmelidir. Genç hastalarda hızlı sıvı replasmanı rahatlıkla tolere edilebilirken, yaşlılarda tolerans azaldığından hızla akciğer ödemi gelişebilir. Bu nedenle daha yavaş ve dikkatli infüzyon yapılmalıdır.
Sıvı tedavisinde kristalloid mi yoksa kolloid mi kullanılacağı tartışması yıllardır sürmektedir. Verilecek sıvının ne olacağı ve ne şekilde verileceği hastaya ve kaybına göre değişir. Ayrıca infüzyon sırasında hematokrit değeri ve serum elektrolitleri sık sık kontrol edilir.
1. Kristalloidler: Serum fizyolojik, ringer laktat gibi solüsyonlar kullanılmakla beraber çok hızlı verildiklerinde akciğer ödemine yol açarlar. Bu sıvılar eksik olan miktarın yaklaşık 3-4 katı miktarda verilmelidirler. Kristalloidler vücut sıvısıyla aynı özellikte oldukla-
rından damar içinden damar dışı bölgelere hızla yayılırlar. Bu nedenle inftiz-yondan yaklaşık 30 dakika sonra bir kısmı damar dışı bölgeye çıkmıştır. 2 saat içinde de verilen volümün ancak %20'si damar içinde kalmaktadır.
2. Kolloidler: Molekül ağırlığı yüksek sıvılardır. Damar içi ve damar dışı arasındaki bariyer bu moleküllerin geçişine kısmen izin verir. Bu nedenle kolloidler, kristalloidlere göre daha uzun süre damar yatağında kalırlar ve daha küçük miktarları bile dolaşan kan volümünü yeniden sağlamak için yeterlidir. Yine bu sıvılar onkotik basınçlarının daha fazla olması nedeniyle damar dışından damar içine sıvı çekerler. Kol-loidleri kısaca özetleyecek olursak;
a. Albümin: Sık kullanılan bir kollo-iddir. Damar içine verildiğinde kan hacmini etkili şekilde artırır. Damar dışı bölgeye daha az geçer. Ancak oldukça pahalıdır.
b. Hidroksietil nişasta (HES): Sentetik ve pahalı bir sıvıdır. Pıhtılaşma mekanizmalarını olumsuz yönde etkilediğinden 2000 ml'den fazla verilmesi önerilmemektedir.
c. Dekstranlar: Dekstran 70 (moleküllerin %90'ı 25000-125000 molekül ağırlığında), Dekstran 40 (%90'ı 10000-80000 molekül ağırlığında) kullanılmaktadır. Her ikisi de volüm genişlemesi sağlar. Dekstran 70'in yarılanma ömrü birkaç gün iken Dekstran 40 daha hızlı plazmadan temizlenir. Bu sıvıların kullanımı sırasında böbrek yetmezliği, kanama, anafilaksi gibi komplikasyon-ların görülme olasılığı mevcuttur. Bir defada 1000 ml'den fazla kullanılmamalıdırlar.
d. Jelatinler: Sentetik plazma geniş-leticisidirler. Bu sıvının da infüzyonu sırasında anafilaktoid reaksiyon görülebilir. Sıvı resüstasyonunda yaygın olarak kullanılırlar.
e. Taze donmuş plazma: Resüsitas-yonda kullanılabilen başka bir kolloid-dir. Doğal olarak bulunan tüm immün-globülinleri ve trombosit dışındaki pıhtılaşma faktörlerini içerir. Ancak tüm kan ürünleri gibi hepatit, AİDS (Edinilmiş İmmun Yetmezlik Sendromu) gibi hastalıkların taşınma riski vardır.
Kan Replasmanı
Kanamadan dolayı hipovolemik şoka giren hastada verilecek en iyi sıvı, kaybettiği kadar kandır. Kan verilmesi sırasında hasta kanı ile verilecek kanın uygunluğuna iyice bakılmalıdır. Çok zor durumda kalındığında, hastanın kan grubuna uygun kan bulunamazsa, 0 Rh (-) kan da verilebilir.
Vazoaktif İlaçlar
Hastanın yaşaması için ilk olarak, neden olan problem çözülmelidir. Öncelikle gereken sıvılar yerine konmalıdır. Yapılan sıvı tedavisine rağmen, bazen hemodinamik destek için bu ajanlara ihtiyaç duyulabilir. Burada da gereksinimin nedeni, bazen hastanın kendi sempatik sisteminin yeterince etkili olamamasıdır. Bu durumda dışardan destek için katekolaminler verilebilir.