Kabizlikta Beslenmenin Onemi

Kabızlıkta Beslenmenin Önemi

Düzenli beslenme mutlaka zorunludur.

Kabızlığa etkili önleyici tedbirler, herşeyden önce günlük beslenmeye liften zengin besinleri sokmak ve yeterli miktarda su içmektir. Lakin bu iki temel ilke, beslenme sağlığının daha genel kuralları ile bütünleşmelidir.


İyi bir bağırsak işlevi elde etmek için bedensel yapının iyi halde tutulmasına ve aynı zamanda sağlığa zarar veren bağırsak geçişindeki dokuncalı bozuklukları ön­leyen temel beslenme düzenine uymak gereklidir. Bu temel beslenme düzeni şu unsurları ilgilendirir:


Bir taraftan günlük beslenme öğünlerin dağılımı, yani yemekler arasın­daki düzen,
Diğer taraftan her yemeğin dengelemi gereklidir.

En önemlisi 3 öğün yemek

Başlıca 3 öğün yemek arasındaki günlük kalori payının kötü dağılımı, özellikle memleketimizde sık gözlenen bir beslenme sağlığı hatasıdır.

En sık görülen dengesizlikler

En önemli sorun kahvaltıdır. Büyük şehirlerde oturan ve çalışan toplumun %80'i, beslenme uzmanlarının önerilerine rağmen, sabahlan tamamen yetersiz yemek ye­mektedirler. Modern yaşamın ritmine uymayan yanlış anlaşılmış bir beslenme söz konusudur. Bu suretle ancak halkımızın %20'si beslenme ihtiyaçlarına uyan tam bir kahvaltı yaptığı kabul edilebilir. Bu beslenme düzensizliğinin bir çok sonuçları vardır:

Herşeyden önce saat 11'e doğru organizma, zihinsel ve bedensel yorgunluk, dal­gınlık, unutkanlık ve dikkatsizlik durumundan sorumlu gerçek bir enerji eksikliği halinde bulunur. Bu durum günlük faaliyetteki verimliliği azaltır. Aynı zamanda iş kazaları kadar, trafik kazalarının da bu saatlerdeki sıklığından sorumludur.

Ayrıca yetersiz kahvaltı diğer iki beslenme sağlığı hatasının da kaynağıdır. Bunlar yıpranma ve öğlen veya akşamları aşırı yemek yemektir.

Kuşluk vakti ile öğle yemeği arası şekerli ürünler, çikolata vb. gibi aldatıcı yiye­cekler açlığı gerçekten teskin etmediği halde, sıklıkla atıştırılan boş gıdalardır. Lif, madensel tuz ve vitaminlerden oldukça fakir, sadece kalori veren bu besinler yalnız kabızlık tehlikesini arttırmakla kalmaz, fakat aynı zamanda şişmanlatıcı olup, sağ­lığı tehlikeye sokarlar.

Bir diğer davranış şekli, sabahları hiç birşey yememektir. Bu tutum daha önce görmüş olduğumuz dikkat ve uyanıklık üzerine etkili kötü sonuçları ile büyük bir irade gayreti gerektirir. Bundan başka organizma, bir gün evvelki akşam yemeğin­den itibaren öğle vaktine kadar 16 saat açlık halindedir. Bu kadar uzun bir açlık döneminden sonra özellikle bol yemek yemekten kendini alamayan kişi, birdenbire mide ve dolayısıyla bağırsaklarını doldurmuş olur. Böylece sindirim güçleşir, öğle yemeğini müteakip 2-3 saat süren bir dalgınlık ile birlikte sindirim sisteminde şiş­kinlik, dolgunluk ve ağırlık husule gelir. Bunu takip eden gece bağırsak geçiş dü­zeni de bozulur. Böyle hastalar devamlı gazlı sindirim bozukluğundan yakınırlar.

Bazen de öğle yemeği ağır basan yemekler olmayıp hafifçe geçirilir. Örneğin basit bir sandviç veya iki randevu arasında alman bir elma olabilir. Bu halde 3 öğün ye­meğin en önemlisi, günlük enerjinin %50-60'ı olan akşam yemeği olmaktadır ki, bu kadar bol yenen bir akşam yemeği uyku bozuklukları oluştuğu gibi bağırsak geçişi ve sindirim üzerine de çeşitli kötü etkiler yaratmaktadır. Bu durumda sa­bahları uyanıldığında hala uyuşukluk ve yorgunluk hissedildiği halde, bilhassa bol bir sabah kahvaltısı almak arzusu içinde bu dengesizliğe ait kısır döngü tekrar ha­rekete geçirilir.

Denge kuralları

Diğerlerine göre ayrıcalıklı bir yemek, hem bağırsak geçiş düzenini, hem de gün boyunca en iyi seviyede olması gereken zihinsel ve bedensel yeti ve huzuru bozar. Bu nedenle günlük kalori paylarının dağılımı aşağıdaki şekilde olmalıdır:

Kahvaltı, günlük enerji ihtiyacının 1/4'ünü oluşturur. Böylece sükûnet içinde, olabildiğince ailece masada yenen gerçek bir yemek söz konusudur. Güne formunda başlamak ve gerekli besinlerin tümünü yemek için en az 15 daki­kalık yeterli bir zaman ayırmak gerekir. O halde sabahlan erken kalkmalı, uykuda geçen kaybolmuş zamanı bu en iyi şekilde beslenme sağlığı ile ödüllendirmelidir.

Öğle ve akşam yemekleri günlük enerji ihtiyacının %30-40'ını teşkil etmesi gereken, hemen hemen birbirine denk iki yemektir. Kahvaltının öneminden dolayı öğle yemeği, bu yemeği açık olarak ayrıcalıklı görme alışkanlığı olanlar için sorun teşkil etmez ve akşam yemeğini de çok bol yeme gereği duymazlar.
Ayrıca, uyku bozukluğu oluşmaması için akşamları yağlı yemeklerden kaçınmalıdır:

Kuşluk vakti ve ikindi kahvaltısı, genellikle çocuk ve yeniyetme ve ağır işte çalışanlara özgü olmalıdır. Fakat bilhassa akşam yemekleri geç saatte yen­mek zorundaysa, günlük enerji ihtiyacının yaklaşık %10'unu içeren hafif bir ikindi kahvaltısı yapmak yetişkinler için de gerekli olabilir.