Kabızlıkta Su Gereksinimi
İnsan organizmasını oluşturan maddelerin arasında en önemlisi sudur. Vücudumuzun 2/3'si sudan ibarettir. Bu nedenle 70 kiloluk bir insanın 42 kilosunu su teşkil eder. Su organizmada hiçbir metabolik değişikliğe uğramaz ve hiç kalori içermez. Bununla beraber su ihtiyacı bütün besinsel gereksinmelerin en önemlisidir. İnsan birkaç hafta yemeden yaşayabilirse de, oda ısısında ancak 3-4 gün susuzluğa dayanabilir.
Su organizmaya iki şekilde girer:
İçecekler, su ihtiyacının aşağı yukarı %60'mı karşılar. İçeceklerin en iyisi bizzat suyun kendisidir.
Besinlerdeki su içeriği de su ihtiyacının %40'ını karşılar.
Yeterli miktarda ve bilhassa düzenli olarak su içmek, iyi bir bağırsak geçişi için gereklidir. Bazı kabızlıklar, organizmanın gerçek su ihtiyacını iyi bilmemekten kaynaklanır. Ayrıca, su aynı zamanda kabızlık tedavisinin gerçek tek bir aracı olup karma yapılan hidroterapi (su ile tedavi) ve kaplıca tedavisi şeklinde kullanılır.
Günlük Su Gereksinimi
Genel sağlığın başlıca kurallarından birisi yeterli su alımıdır. Bu, içme ihtiyacı ile başlayan susama hissidir. Bu duyu genel ve yerel belirtilerle ortaya çıkar. Yerel olarak susama hissi, tükürük salgısının azalmasıyla ağız kurumasına bağlıdır. Fakat organizmadaki su depolarının azalması, ancak sıvı ihtiyacının giderilmesiyle düzelen, daha genel belirtilere neden olur. Su organizmanın bütün hücreleri için gereklidir. Buna karşın bağırsak geçişinde suyun etkileri hakkında bazı bilgiler vermek ilginç olacaktır.
Su ve Bağırsaktan Geçişi
Kalınbağırsakta dışkının ilerleyebilmesi için önemli miktarda (%80 civarında) su içermesi gereklidir. Bu oran %75'e düşerse, dışkı olağanüstü olarak sertleşir ve bağırsak kaslarının gayretine rağmen çok güçlükle ilerler. Oysa organizma sudan mahrum kaldığı zaman, ilk reflekslerden biri, doğal kaynağı teşkil eden sindirim borusunun içinde bu sıvıyı aramaktır.
Dışkı katılaşır, ilerlemez ve bu durum bağırsak hücrelerini uyararak onlardan su çeker. Böylece sürekli bir kabızlık üreteci, bir kısır döngü yerleşir. Hacmi daha fazla artmış dışkının ilerlemesi yavaşlar ve organizma daha fazla su emerek, bu durum dışkının daha da sertleşmesine neden olur ve onun ilerlemesini giderek a-zaltır. İşte bu kısır döngüyü kırmaya yarayan en önemli unsur sıvı alımıdır. İyi sulanmış dışkı, sindirim borusu boyunca kolaylıkla ilerler ve düzenli olarak boşalmayı sağlar. Bu kısır döngüye maruz kalmadan, sadece yeterli ve düzenli su emilimi ile önlem almak tercih edilmelidir.
Ayrıca, su bazı koşullarda bağırsak kasları için gerçek bir uyarıcıdır. Gerçekten sabahları aç karnına, hemen uyanınca alınan bir bardak soğuk su kalınbağırsakta dışkıyı ilerleten kütle hareketini bir seri refleks yolla uyarabilmektedir. Sabahları uyanıldı-ğında alınacak bir bardak soğuk sudan daha basit bir tedavi yolu var mıdır?
Ne Zaman ve Hangi Miktarda İçmeli
Her ne kadar içme gereksinimi kuramsal olarak susama hisse ile düzenleniyorsa da sıvı almaya karar vermek için bu his beklenmemelidir! Bilakis gün boyunca sıvı almalıdır. Büroda veya çalışma yerinde bir şişe su bulundurmalı ve düzenli olarak içilmelidir. Buna karşın, sindirim sistemini salgılarını fazla sulandırmamak ve böylece sindirimi sıkıntıya sokmamak için yemeklerde çok su içmemek gereklidir. Daha doğrusu yemeklerden yarım saat önce ve 2 saat sonra bir bardak su alınmalıdır. Böylece gün boyunca düzenli olarak su içmelidir. Fakat bunun toplam miktarı ne olmalıdır? Organizmaya günde en az 2+1/2 litre sıvı girmelidir. Besinlerle alınan günlük sıvı miktarı 1 litre kadar olduğuna göre, ayrıca günde 1 !4 litre de su veya sıvı içilmelidir. Oysa bu miktar maalesef daima beklenenden az olmaktadır ve beslenme uzmanları yeteri kadar sıvı alınmadığında fikir birliği içindedirler.
Ayrıca 3 etken de bu su ihtiyacını arttırabilir: Beslenmenin doğası, ortamın ısısı ve bedensel çalışma.
İyi bir bağırsak geçişi için gerekli olan liften zengin beslenme su gereksinimini arttırır. Gerçekten liflerin ve özellikle tahıl liflerinin su tutma özelliği vardır. Onların bu niteliği, rafine (arıtılmış) gıdalarla beslenirken, liften zengin beslenmeye geçişte dışkı hacminin artmasının önemini gösterir. Sindirim borusunun içerdiği bu su dışkı ile vücut dışına çıkarılır. Kabızlığın doğal tedavisi için böylece bir taraftan lif alımını arttırmak ve diğer taraftan bu liflerin etkisi için gerekli miktarda sıvı almak gerekir.
Lif açısından zengin bir beslenme ile birlikte günde 2 litre sıvı alınması önerilir.
Bazı durumlarda, özellikle önemli su kayıplarında sıvı ihtiyacı çok daha yüksek olur. Gerçekten çok değişken bir sıvı sarfiyatı vardır ki bu da terlemedir. Ciltten su buharlaşması yolu ile vücut ısısının fazlasını atan çok başarılı bir sistem bahis konusudur. Normalde terleme ile oluşan su kaybı günde 1 litrenin altındadır. Fakat dış ortam ısısı arttığı zaman ve bilhassa bedensel zorlu işlerde bu kayıp çok daha önemli olabilir. Böylece sıcak bir bölgedeki tatil esnasında geçici kabızlıkların birçoğu, düzenli ve bol miktarda su içerek çok basit bir şekilde giderilebilir. Aynı şekilde bedensel zorlu faaliyet esnasında veya sonrasında yeterli sıvı alınmazsa, organizma sindirim borusundan en yüksek düzeyde su çekerek dışkının kurumasına ve dolayısıyla dışkı boşalmasının engellenmesine neden olur. Terleme miktarı, yani bir spor esnasında atılan su miktarı yapılan zorlu hareketin şiddeti ile orantılıdır. Bireysel farklılıklar mevcut olmasına rağmen ve kuşkusuz iklime göre terleme ile oluşan su kaybının ortalama değerleri şöyledir:
Jimnastik gibi ılımlı sporlarda saatte 1 litre.
Daha sert sporlarda saatte 1+1/2-2+1/2 litre.
Böylece biraz sıcak bir atmosferde 1 saat jimnastik yaparken veya sonrasında bol miktarda su içilmeye dikkat edilmezse, dışkı kuruması husule gelebileceği kolaylıkla anlaşılır.
Böylece su ihtiyacının bütün beslenme gereksinimleri içinde en önemlisi olduğunu her zaman anımsamak gerekir. Yetersiz alınan sıvı bağırsak işlevini bozar. Kabızlığa karşı etkili bir mücadele için gerekli iyi dengelenmiş bir beslenme, bir taraftan önemli miktarda lif, diğer taraftan günde en az 2 litre su içermelidir. Bu 2 litreyi gün içine yaymak çok kolaydır. Bu miktarı, organizmanın normalin üstünde su kaybına uğradığı koşullarda özellikle uzun süren bedensel zorlu hareketlerde arttırmayı unutmamak gerekir.