Trombosit Suspansiyonu

Trombosit Süspansiyonu

Random donör ( Trombositten zengin plazma) : Bir ünite tarh kandan santrifüjle elde edilir. 50 - 60 mi lik volümde yaklaşık olarak 5 X 1010 trombosit bulunur. Bir ünite random donör trombosit süspansiyonunun erişkinlerde trombosit sayısını 2500 - 5000 / mm3 arttırması Beklenir. Erişkin bir insan için 6 ile 8 ünite random donör trombosit havuzlanarak minimal yeterli doz olan 3 x 1011 trombosit verilebilir. Havuzlama işlemi kan merkezinde yapılır.

Aferez donör; Vericinin aferez cihazına bağlanması ile toplanır. 200 - 25.0 mi lik voîüngde minimal 3 x 1011 trombosit toplanmalıdır. Bu da 6 -8 ünite randorrî"donör trombositine eşdeğerdir. Bir ünite aferez trombosit süspansiyonunun "alıcıdaki trombosit sayısını "15000 -30000 mm3 arttırması beklenir.

Saklama: Trombosit süspansiyonları mutlaka oda ısısında (22 ±2° C) sakiarimalı ve asla buzdolabına konulmamalıdır. Saklandğı sürece trombositler ajitatörde bulundurulmalıdır. Maksimum saklama süresi 5 dün olup infeksiyon riski nedeniyle en kısa sürede kullanılması
önerilir.

Endikasyon

Değişik nedenli trombositopenilerde trombosit süspansiyonu tedavisi trombositopeni yapan nedene ve hastanın trombosit sayısına göre planlanmalıdır. Bu nedenle trombosit süspansiyonu kullanmadan önce hematoloji konsültasyonu yapılması ve tedaviye birlikte karar verilmesi uygun olur.

Notlar

Trombosit süspansiyonu verilmesi için ABO kan grubu uyumu zorunlu değildir. Ancak daha etkin olması nedeniyle tercih edilmelidir. Menapoz öncesi kadınlara Rh uyumlu trombosit verilmelidir. Zorunlu durumda Rh (D) immunglobulin ile sensitizasyon önlenmelidir.

Aferez trombositi hazırlanacak donörde kan. donöründe olması gereken özellikler aranır. Bu donörden eritrosit almamak kaydı ile haftada 2 kez aferez trombositi hazırlanabilir. Aynı donörden trombosit sayısının 150 000 / mm3 ün üzerinde olması kaydı iie yıllık maksimum 24 kez aferez trombositi alınabilir.

Sık trombosit alması gereken hastalarda alloimmunizasyona bağlı trombosit süspansiyonuna direnç önemli bir sorundur. Bu nedenle böyle hastalara daima lökosit filtrasyonu yapılmış ve ışınlanmış kan ve trombosit süspansiyonları verilmelidir.

Lökosit filtrasyonu ve ışınlamanın yapılmış olması kaydı ile random donör veya aferez trombosit süspansiyonları arasında etkinlik bakımından farklılık bulunmamıştır


Trombosit süspansiyonu için kullanılacak lökosit filtreleri eritrosit süspansiyonu için kullanılanlardan farklı olup birbiri yerine kullanılmaz.

Eritrosit Suspansiyonu

Eritrosit Süspansiyonu ve eritrosit ne demek

Donasyondan sonra alınan tam kanın plazmasının santrifüjle azaltılması ile elde edilir. Yaklaşık 200-250 ml olup hematokrit düzeyi %70 dolayındadır.

ENDİKASYON

Semptomatik anemi: Primer hastalığın tedavisi ile düzeltilemeyen veya hemen düzeltilmesi gereken semptomatik anemiler. Anemik hastalarda eritrosit süspansiyonu verilmesi için gerekli olan hemoglobin veya hematokrit düzeyleri hastanın bireysel özelliklerine göre değişiklik gösterecektir. Transfüzyon kararı daima bu bireysel koşullar göz önüne alınarak verilmelidir. Hemoglobin düzeyi % 10 gramı üzerinde genellikle transfüzyon gereksizdir. Genel olarak genç hastalar kronik anemide % 7 grama kadar düşük hemoglobini rahatlıkla tolere edebilmektedir. Hemoglobinin % 5 gramın altında olduğu hastalarda daima transfüzyon yapılmalıdır.

Massif olmayan kanamalı hastalarda tam kan yerine eritrosit süspansiyonu plazma veya diğer kristaloid / kolloid solüsyonlarla birlikte kullanılabilir. (eritrosit sayısı)

LÖKOSİTİ AZALTILMIŞ KAN VE KAN ÜRÜNLERİ

TANIM: Üründeki total İökosit sayısı 5 x 10 6 nın altına indirilmiş kan veya kan ürününü (tam kan, plazması azaltılmış tam kan, eritrosit süspansiyonu veya trombosit süspansiyonu) tanımlar. Bu işlem özel filtreler ile yapılmaktadır. Kan merkezinde donasyondan sonra (genellikle ilk 24 saat içinde) veya hasta başında ürün verilmesi sırasında yapılabilir. Kan merkezinde kan ürünü saklanmadan önce"prestorage " İökosit deplesyonu yapılması tercih edilmelidir.

Çünkü:

Daha etkilidir (bekleme sırasında lökositlerden açığa çıkabilecek sitokinlerin oluşturabileceği sorunlar daha az görülecektir). Bu şekil uygulama ACE inhibitörü kullanan hastalarda bradikinine bağlı reaksiyonları da önleyebilmektedir.
Kalite kontrolü yapılmasını sağlar. Hasta başı filtrasyonda buna olanak yoktur.
Acil gereksinimlerde ürünün hemen temin edilmesi olanağı sağlar
Hasta başında filtre temini, bu filtreye bağlı atom sorunları gibi durumları engeller.

ENDİKASYON

Özellikle sık kan ürünü kullanan hastalarda febril reaksiyonların Önlenmesi
Sık ve uzun süreli kan ürünü (özellikle trombosit) kullanan hastalarda HLA immunizasyonunun önlenmesi
Kemik iliği veya solid organ transplantasyonu için bekleyen hastalar
İmmunsupressif hastalarda CMV, EBV, HTLV geçiş riskinin azaltılması.
İntrauterin transfüzyon ve 1 yaş altı tüm yeni doğanlarda yapılan kan ve kan ürünü transfüzyonları

Komponent Kullanimi Nedir

Komponent Kullanımı Nedir

Günümüzde gelişmiş ülkelerde tam kan yerine o hasta için gerekli olan kan komponentinin kullanımı giderek artmaktadır.,Bu ülkelerde tam kan istekleri tüm kan.ürünü isteklerinin % 5 den daha azına inmiştir. Ülkemizde ise birçok bölgede halen % 90 a varan oranda tam kan isteği yapılmaya devam,edilmektedir. Bunun anlamı zor temin edilen bu kıymetli ürünlerin büyük çoğunlukla gereksiz kullanılmakta olmasıdır. Komponentkullanımı ile bir ünite"kandan değişik ürünler elde edilebilmekte ve böylece birden fazla hastanın yararlanması sağlanırken maliyet de belirgin oranda azalmaktadır.

Bu klavuzda kan komponentlerinin tanımı ve kullanımı ile ilgili pratik uygulamaya yönelik bilgiler verilmektedir. Amaç hastanemizde kan ürünlerinin daha rasyonel kullanımının sağlanmasına katkıda bulunmaktır.

Tam Kan nedir

TANIM: Donörden alındığı şekilde "saklanan ve kullanılan kandır. Yaklaşık olarak 500 mi (450 + 63) olup % 40 hematokrit ve plazmadan oluşur. Donasyondan sonra Uk 24 saat içinde kullanılan tam kanlar taze tam kan olarak isimlendirilir.' Tam kan özel soğutucularda 1-6 C saklanır

Kan Urunu Saklama

Kan ve Kan Ürünü Saklanması

Tam Kan ve eritrosit süspansiyonu (ERT) buzdolabında 2 - 6 °C de korunur. Kullanılmayan ürün, kan merkezinden çıktıktan sonra 1 saat içinde geri dönmelidir^Bu süre geçirilerek kan merkezine gönderilen ürün tutanak tutularak imha edilecektir. Klinik ameliyat listesindeki hastalara ait kanlar, operasyon sabahı gönderilir ve aynı günün akşamı kullanılmayan ürünler geri dönmelidir. (kan saklama)

Taze Donmuş Plazma (TDP) -18 °C de donmuş durumda fonksiyonel kalır. TDP eritilerek kliniklere gönderilmektedir. Erime süresi sadece 15 dakikadır ve telefonla eritilme isteği kan merkezine iletilebilir {tel 3879). Olabildiğince kısa sürede, ideali 2 saat içinde transfüzyonu tamamlanmalıdır. Buzdolabı rafında 24 saat si .bildir. Ancak asla tekrar dondurulmamalıdır. Eritilerek kliniklere gönderilen ürün kan merkezine ancak imha edilmek üzere döner. Sadece hemen kullanılacak ürünün isteği yapılması bu nedenle önemlidir.

Trombosit süspansiyonu için oda ısısı ( 22 ± 2 °C ) optimal durumu temsil eder. Trombosit süspansiyonları, buzdolabına asla konulmamalıdır. Oda ısısında saklanmaları sürecinde sürekli ajitasyona ihtiyaç gösterirler.

Kan ve kan ürünü kullanılıncaya kadar Kan Merkezi'nde saklanacaktır.
Kan Merkezi, hasta için bir rezervasyon kartı hazırlar ve bölümün transfüzyon hemşiresine iletir. Operasyon vakaları için rezervasyon kartı düzenlenmez, ameliyat listeleri esas alınır. Ameliyathanelere gönderilen kan dolaplarında saklanır allanılmayan kanlar aynı gün akşamı kann merkezine gönderilir
Rezervasyon kartları transfüzyon hemşiresi tarafından özenle saklanmalıdır.
Rezervasyondaki kan ve kan ürününün isteği: Transfüzyon hemşires i) Kan İstek Belgesini
Rezervasyon Kartını
Hastanın örnek kanları (1tüp EDTA'lı,1tüp düz kan)
kan merkezine iletir. Rezervasyon kartı kan merkezi tarafından doldurulacaktır.

NOT: Rezervasyon süresi 5 gün olup rezervasyon süresinin uzatılması için hekiminin kan merkezini arayarak gerekçeli talebini iletmesi gereklidir. (kan saklama dolabı)

Tüm kan ve kan ürünleri, bölümün transfüzyon hemşiresine kan nakil elemanları tarafından iletilir.

Transfüzyon hemşiresi, ürünü ve rezervasyon kartını teslim alır.
Kan Kayıt Defterine kaydeder.
Teslim aldığı ürünü takip eder. Transfüzyon kararından vazgeçildiyse, kan merkezini arayarak ürünün rezervasyona geri dönmesini sağlar. Transfüzyon gerçekleşirse, transfüzyon reaksiyon formunun doldurulup saklanmasını sağlar.

Transfüzyon öncesi uygunluk testleri için kan örneği:

Tam kan veya eritrosit süspansiyonu verilecekse, düz ve EDTA'lı kan örnekleri alınır.
Taze donmuş plazma veya trombosit süspansiyonu isteminde, sadece EDTAlı kan örneği yeterlidir.

Kan örneği, intravenöz sıvı infüzyonu yapılan koldan alınmamalıdır.
Uyumluluk testi için alınanan kan örneği, hastanın yanında etiketlenmeli ve hastanın tam ismi ile hastane numarasını içermelidir. Örneği alan kişinin ismi de etikette yer almalıdır.
Örneğin hemolizü olmamasına büyük dikkat gösterilmelidir.
Örnekle ilişkili herhangi bir kuşku oluşursa, yeni bir örnek alınmalıdır.
Hasta yakını örnek kanlarla beraber kan merkezine yönlendirilirken, kendilerinden, istenen ünite adedi kadar donör isteneceği konusunda bilgilendirilmelidir

Kan Merkezi Ürün Hazırlık Basamakları: Donör Hazırlığı

Donörün sorgulama ve muayenesinin yapılıp, donör olmaya uygunluğu saptanır. Bu aşamalar, uygun koşullarda en fazla 20 dk. sürmektedir. (eritrosit değeri)
Donör olnaya uygunluğu saptanan kişiden örnek kanlar alınır. Hastaya uygunluğu ve viral seroiojisi test edilir. Bu aşama yaklaşık 2 saat sürer.
Belli bir hasta için p ;tansiyel verici olan kişinin viral seroiojik testleri 10 gün geçerliliğini korur ve istendiği an 1-5 dakikayı aşmayan bir süre içinde kan toplanır. 10 günü aştıktan sonra donörün yeniden donör sorgulama, muayene ve viral seroiojik değerlendirme basamaklarından geçip donör olma özelliğini koruyup korumadığı gözden geçirilir. Aynı hastanın sürekli donörü olan trombosit aferez donörlerinde testlerin geçerlilik süresi 30 gündür.

Taze Tam Kan: Donasyonu izleyerek ilk 24 saat içindeki tam kanı tanımlar. Toplanma süresi sadece 15 dk. olmakla beraber, viral seroiojik testler ve uygunluk testleri ile beraber hazırlık süresi 2 saati bulmaktadır.

Eritrosit Süspansiyonu (eritrosit nedir): Plazması uzaklaştırılmış kandır. Hazırlık süresi en az 2-3 saattir. Seroiojik testlerinde 2 saatten önce sonuçlanmadığı dikkate alınırsa, hemen hemen tam kanla aynı sürede hazırlanmaktadır.

TDP: 37 °C su banyosunda eritilerek servislere gönderilir. Erime süresi 15 dk.dır. (lökosit eritrosit)

Bandom Trombosit Süspansiyonu: Hazırlık süreci en uzun ve zahmetli ürün olmakla beraber, kan merkezinde genellikle bulunmaktadır. İstenen kan grubundan, istendiği sayıda ürün (erişkin .için genellikle 6 adet) havuzlanarak teslim edilir. Bu işlem en fazla 15 dk'da gerçekleştirilmektedir.

Aferez Trombosit Süspansiyonu: Donör hazırlığı tamamlanmış donörden, genellikle 45-60 dk da elde edilebilir.

NOT: Gerek random ve gerekse aferez trombosit süspansiyonları Kan Merkezi'nde lökositleri azaltılmış olarak hazırlanmaktadır. Bu ürünlerin tekrar lökosit filtresinden geçirilme gereği yoktur.

Kan ve kan ürünü kullanılması


Komponent hazırlığının tüm basamaklarında kapalı sistem kullanılmaktadır.
Kan veya kan ürünü açıldıktan sonra en geç 6 saat içinde kullanılmalıdır.
Steril olarak açılan ancak alıcıya verilme işlemine geçilmeden kullanılmaktan vazgeçilen ürün, buzdolabı rafında en fazla 24 saat korunabilinir.
Transfüzyonu yapılmış artık ürün asla saklanmamalı ve yeniden kullanılmamalıdır.

Kan transfüzyonunu başlatma:

Hastanın adı soyadı ve doğum tarihi sorularak kan üniti üzerindeki kimlik bilgileri ile karşılaştırılmalıdır.

Hipertiroidism Nedir

Hipertiroidism Nedir

Sık rastlanan bir hastalıktır ve kadınlarda erkeklere oranla daha sık görülür.En çok görüldüğü yaşlar 20-40Tı yaşlardır.Hipertiroidism,tiroid bezinin çok fazla miktarda salgılanması ile ortaya çıkan hipermetabolik ve hiperaktif bir durumdur.Hipertiroidism,tiroid bezinin toksik adenomu,toksik nodülü ve kanseri sonusunda oluşabilir. a)Graves Hastalığı:Genellikle Graves hastalığı ile hastanın yaşamındaki duygusal stress arasında bir ilişki olduğu düşünülmüş olsa bile bu zayıf bir olasılıktır. Belirti ve bulguları,3 grupta toplanabilir:

Hipertiroidism
Tiroid bezi büyümesi
Egzoftalmus

Graves hastalığında tiroid hormonları fazla salgılandığı için kliniği miksödemin tam tersidir Hastalar sinirli ajite ve irritabldır. İştahlıdırlar fakat kilo kaybederler çünkü metabolizmaları hızlanmıştır. Sıcağa dayanıksızlık ve taşikardi görülür. Hastanın avuçiçleri terli,ıslak ve sıcaktır;derileri yumuşak,nemli;saçları düz ve yumuşaktır.

Bu hastaların çoğunda tiroid bezi tipik olarak normalin 3-4 katı büyümüştür.Egzoftalmusun nedeni tam olarak bilinmemektedir.Göz kürelerinin arkasındaki yağ dokusunda sıvı toplanması nedeniyle gözler ileri doğru fırlar ve bakışlar sabitlesin Göz kırpma sayısı azalmıştır.Bazı vakalar göz kapaklarını kapayamaz.Egzoftalmus tedavi edilmez ve uygun bakım verilmezse korneada ülserasyon,infeksiyon,bunun sonucunda görme kayıpları bile oluşabilir.

Komplikasyonları:

Kalp yetmezliği
Tiroid krizi
Egzoftalmus

Tedavi ve hemşirelik bakımı:Tedavide amaç fazla tiroid hormon salgısını önlemek,ötroidiyi sağlamak ve komplikasyonları önleyip tedavi etmektir.Graves hastalığında üç tedavi yöntemi uygulanmaktadır: a)Anti-tiroid ilaç tedavisi b)Radyoaktif iyot tedavisi c)Cerrahi tedavi Tedavi şekline hastanın yaşı,guatrın büyüklüğü ve tıbbi problemlerin olup olmaması göz önünde bulundurularak karar verilir.

a) Anti-tiroid İlaç Tedavisi: 18 yaşın altındaki hastalar ve hamilelere uygulanmaz.
İyot tedavisi:Cerrahiden önce,bezin vaskülarizasyonunu düzenlemek ve tiroid hormonunu bezde tutarak kana verilmesini engellemek amacıyla kullanılır.Tiroid hormonunun bezde depolanması tiroid krizini önlerse de bezde depolanan hormon tekrar kana geçerek tiroid krizine yol açabilir.Bu nedenle 10-14 günden fazla verilmemelidir.İyot tedavisi için genellikle satüre potasyum iodür(Kl)solüsyonu kullanılır.Doz günde 3-4 kez 5-10 damladır.Lugol solüsyonu da aynı amaçla kullanılabilir.

b) Radyoaktif İyot Tedavisi:1131 tedavisi kullanılır.Orta yaş ve yaşlı hastalarda tercih edilir.Ekonomik ve uuygulaması kolay bir yöntemdir.Hastane dışında da uygulanabilir.Hamilelerde kontrendikedir.Çocuklarda genellikle kullanılmaz.

c) Cerrahi Tedavi: Hastalara total ya da subtotal tiroidektomi yapılır.Graves'li hastalar hızlı metabolizma nedeniyle çabuk acıkırlar ve bu hastalarda geneidefrıegatif nitrojen dengesi vardır.Bu nedenle protein karbonhidrat ve minerallerce zengin diyet almalıdırlar.Peristaltizmi arttırıp diare yapan çay ve kahve bu hastalara verilmemelidir.Hasta hergün tartılıp kilo kaybı olup olmadığı izlenmelidir.Graves'li hastalara serin bir yer sağlanması önerilmelidir çünkü bu hastalarda sıcağa karşı tahammülsüzlük vardır.

Hipotiroidism Nedir

Hipotiroidism Nedir

Hipometabolik ve hipoaktif bir durumdur.Kretenisin ve miksödem olmak üzere ikiye
ayrılır.

a)Kretenism,Fetal hayatta veya doğumdan hemen sonra tiroid hormon sentezinin eksikliğinde ortaya çıkar.Ana belirti,fizik ve mental gelişme geriliğidir.Semptomları fark edilir edilmez tiroid hormonları verilerek geri döndürülebilir.

b)Miksödem,erişkinlerde tiroid hormonlarının sentezindeki eksikliğe bağlı olarak gelişen problemdir.En sık 60 yaş civarında görülmektedir.Kadınlarda erkeklere oranla 5 kez daha sık görülür.

Belirti ve bulgular:Hipotiroidüi bir hasta soğuğa duyarlıdır.

Letarji,unutkanlık,depresyon,halsizlik ve apati görülebilir.Dil büyüktür,ses kalındır.Kadınlarda menstruasyon bozuklukları,erkeklerde libido kaybı vardır Tendon reflekslerinde yuvarlama olur.Hipotiroidili hasta saatlerce bir yerde oturup hiç kimse ile konuşmayabilir.Bu nedenle doktora mutlaka bir yakını ile beraber götürülmelidir.
Komplikasyonlan:Miksödem özellikle kalbi etkiler ve aterosklerotik kalp hastalıklarına neden olur.Hastada akut organik psikozlar özellikle paranoya ve delüzyonlar ortaya çıkabilir.

Tedavi ve hemşirelik bakımı:Miksödemin tedavisi tiroid hormon eksikliğim ve buna bağlı olarak gelişen tabloyu kalp ve damar bozukluklarını,dışarıdan tiroid hormon preparatları vererek düzeltmeyi içerir.Bu ilaçları hasta ömür boyu kullanır.Tiroid hormonu içeren ilaçlar hipotiroidiye bağlı olarak kalp komplikasyonu gelişen hastalara küçük dozlar halinde verilmelidir.Bu nedenle kalp komplikasyonu olan hastalara ilaç verilirken hastanın dispne,ortopne,göğüs ağrısı açısından izlenmesi gereklidir.Bu semptomlardan biri veya birkaçı görülürse durum hemen doktora bildirilmelidir .Hasta tiroid hormon tedavisine başladıktan sonra daha enerjik ve çevre ile ilgili olacaktır.Bu nedenle hastanın fizik ve mental aktivitesi kontrol edijjanelidir.

Tiroid Hastaliklari

Tiroid Hastalıkları

Tiroid bezi boyunda, trakeanın önünde, tiroid ve krikoid kıkırdağınüstünde yer almıştır veikilobu vardır.Bu iki lobu isthmus adı verilen oluşum birleştirerek beze H görünümü verir.Mikroskobik olarak tiroid bezi,folikül adı verilen keseciklerden oluşmuştur.Tiroid bezi,hayatın devamıiçin mutlaka gerekli birorgan değildir fakat yoluğunda zihin ve beden çalışması yavaşlar, çocuklarda zeka geriliği ve cücelik oluşur.

Tiroid bezinden salgılanan hormonlar vücudun tüm metabolizma hızını etkiler
Bezin hormon yapabilmesi için iyoda gereksinimi vardır.Tiroid hormonlannırı yapılabilmesi için günde yaklaşık 100ugr iyotun alınması gereklidir. Günlük iyot alımı bu miktarın altına düştüğü zaman tiroid bezi hormon yapımında zorlanmaya başlar ve iyot eksikliğine bağlı guatrın gelişimi kolaylaşır. Tiroid bezinin ihtiyacı olan iyot, su ve besinlerle alınır.Bunun yanısıra vücutta tiroid hormonlanmn deiodinasyonu sonucu ortaya çıkan iyot da bir başka kaynaktır. İyot kana geçtikten sonra tiroid, böbrek, gastrointestinal sistem ve tükürük bezleri tarafından tutulur.Ancak gastrointestinal sisteme geçen iyot tekrar absorbe olur.Böylece kanda dolaşan iyotun iki organ tarafından tutulduğu anlaşılır.İyot böbrekler tarafından vücuttan uzaklaştırılır; tir o id tarafından tutulan iyot ise hormon sentezinde kullanılır.İyot,plazmadan tiroid hücresine aktif transportla geçer. (Tiroid Hastalıkları ppt)

Tiroid bezinin hormon salgılanması ön hipofizden salgılanan TSH(tiroid stimüle edici hormon) tarafından kontrol edilir.Tiroid hastalıkları ya tiroid bezinin büyümesinden ya da hormon yapımındaki bozukluktan kaynaklanmaktadır. Tiroid hastalıkları şöyle sınıflandırılabilir:
A)Tiroid Büyümeleri
Basit Guatr
Tiroiditler
Tiroid Tümörleri
B)Tiroid Hormonunun Yapısındaki Bozukluklar
Tiroid hormonunun az yapılması(Hipotiroidism)
Tiroid hormonunun fazla yapılması(Hipertiroidism)

A) Tiroid Büyümesi ve tiroid bezi hastalıkları

Basit Guatr

Tiroid bezinin hormon sentez edebilmek için iyoda ihtiyacı vardır. Eğer kişi diyetle yeterli iyot almazsa veya tiroid hormonu yapımı herhangi bir nedenle baskılanırsa tiroid bezi hormon eksikliğini kompanze etmek için büyür.Bezin büyümesinin nedeni hipofizden TSH sekresyonunun artmasıdır. Artan TSH'a yanıt olarak bez o kadar büyür ki boyundaki yapılan sıkıştırarak solunum ve yutma güçlüğüne neden olabilir.

Basit Guatrın iki şekli vardır: 1 .Endemik Guatr 2.Sporadik Guatr Endemik guatr,belli coğrafî bölgelerde tuz ve suda iyot azlığı nedeniyle görülür. Sporadik guatr »belli bir bölgeye özgü değildir.Başlıca nedenleri şunlardır: 1. Genetik defektlerin neden olduğu bozuk iyot metabolizması 2.Çok miktarda guatrojen hormon alınması 3. Guatroj en ilaçların alınması Belirti ve BulgulanBazen boyunda tipik bir kitle olarak görülür.Hasta aynı zamanda solunum güçlüğü duyabilir.Hasta coğrafi bölge olarak guatrın sık görüldüğü bir yerde oturuyor olabilir veya fazla miktarda guatrojen madde almış olabilir.Hipotiroidi bulgularının'gelişmesi enderdir çünkü tiroid bezi normal düzeyde hormon salgılayacak kadar büyümüştür. (tiroid fırtınası)
Tedavi ve Hemşire,Bakjmı:Tedavide amaç tiroid bezinin daha fazla büyümesini engellemek ve küçülmesini sağlamaktır.Eğer büyüme iyot eksikliğine bağlı ise iyit veya tiroid hormonu verilir.Tiroid preparatlan verilirken hasta tirotoksikoz yönünden izlenmelidir.

Tiroiditler ve tiroid bezinin çalışmaması

Tiroidin inflamasyonu demektir. Üç şekli vardır:

Akut süpüratif tiroidit,tiroid bezinin bakteriyal iltihabıdır.Uygun antibıotik ve cerrahi drenaj ile düzeltilebilir.

Subakut granülomatöz tiroidit,etkenin virüsler olduğuna inanılmaktadır. Viral veya streptokokal bir infeksiyonun ardından oluşur.Ateş,boyun ağrısı,halsizlik,iştahsızlık belirti ve bulgularıdır.Tiroid fonksiyonları olağandır.Bazen geçiciolarak hipo/hipertiroidi olabilir.Tedavide hafif vakalarda istirahat, sıvı, salisilat tedavisi uygulanır.

Kronik tiroidit,en sık görülen tiroidit şeklidir.Kadınlarda erkeklere oranla daha sık görülür ve özellikle menapozda sık izlenmektedir. Semptomları,ağrısız büyüme,solunum güçlüğü ve disfajidir.Tedavi için hastalara tiroid hormonu verilerek hipertiroidi önlenir.Aynı zamanda TSH baskılanır. Enflamasyojcu önlemek için kortikostreoidler verilir.Zorunlu olmdıkça cerrahiye başvurulmaz.

Tiroid tümörleri ve tiroid anatomisi

Tiroidin benign adenomlan ve tümörleri tiroid bezinde büyümeye yol açarlar.Tiroidin malign tümörleri ise daha çok 40-60 yaş arasındaki kişilerde görülür.Kadınlarda daha sık izlenir.Baş ve boyuna yüksek dozda radyasyon uygulanmış kişilerde gelişme sıklığı daha fazladır.
Tiroid kanserlerinin majör belirtisi,tiroid bezinde ağrısız ve sert bir kitle, ortaya çıkmasıdır.Nodül hızla büyür.Hastalık,solunum güçlüğü ve disfajiye neden olur.Tedavisi genelde cerrahidir.