Sağlık Kavramı
Sağlık, evrensel bir kavramdır. Sağlıklı yaşam, her bireyin temel hakkıdır. Ülkemizde, sağlıklı yaşama hakkına ilk kez 1961 Anayasası’nda yer verilmiştir. 1982 Anayasası’nda da herkesin yaşama, maddi ve manevi varlığını koruma ve geliştirme hakkına sahip olduğu belirtilmiştir
Sağlık, tüm toplumlarda “hasta olmama”, “iyi olma” anlamına gelmektedir. “Sağlıklı” ya da “iyi olma” çok geniş kapsamlı kavramlardır. İnsanlar genellikle günlük yaşamları bir rahatsızlık ya da hastalıktan dolayı zarar görürse sağlıktan bahsetmektedirler. Sağlık kavramı, bireylerin günlük yaşantıdaki rollerini yerine getirirken kazandıkları deneyimleri, bilgi birikimleri, değer yargıları ve beklentileri ile şekillenmektedir. Başka bir ifade ile sağlık; sosyal, kültürel, ekonomik, fiziksel ve biyolojik faktörlerden etkilenir
Sağlık; 19.yy’ a kadar iş yapabilme kapasitesi olarak, sadece fiziksel açıdan iyilik olarak tanımlanırken 20.yy’ da Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) (1948) sağlığı; sadece hastalık ya da sakatlığın olmayışı değil bedensel, ruhsal ve sosyal yönden tam bir iyilik hali” olarak tanımlamıştır. Böylece “Sağlık” ilk defa bütüncül bir bakış açısı ile ele alınmıştır
Bu anlayış 1978 Alma-Ata bildirgesi ile “Temel Sağlık Hizmetleri” kavramı olarak DSÖ’ ne üye ülkeler tarafından onaylanan Uluslar arası sağlık sözleşmesinde ayrıntılı bir şekilde tanımlanmıştır. Aynı görüşle yoluna devam eden DSÖ-Avrupa bölgesi 1985 yılında “2000 Yılında Herkes için Sağlık” adı altında 38 hedef saptamıştır. 1998 yılında ise bu hedefleri “21.yy da Herkes için Sağlık” temel hedefine dönüştürmüştür (4, 21, 22). DSÖ, sağlığı tanımlarken yol gösterici olarak ele alınması gereken konuları aşağıdaki gibi belirtmiştir. Buna göre sağlık;
• Bireysel büyüme ve gelişmede kişisel isteklerin farkına vararak
• Bireylerin kişisel basit gereksinimlerini fark ederek
• Bireylerin çevresel değişiklere uyum sağlama yeteneğini ve kapasitesini göz önünde bulundurarak
• Sadece hastalığın yokluğunda değil,
• Bütüncül bir yaklaşımla ele alınmalıdır (20).
Sağlığı pozitif bilimlere göre tanımlamakta mümkündür;
Biyolojik bilimler açısından sağlık; Bedenin her bir hücresinin optimum kapasitede işlev gördüğü ve hücreler arası dengenin var olduğu durumdur. Kısaca vücudun mekanik olarak fonksiyonlarını tam olarak yerine getirmesidir.
Davranış bilimleri açısından sağlık, kişinin çevresiyle uyumu ve beklemediği bir olay karşısındaki savunma potansiyeli olarak algılanmaktadır.
Sosyal bilimler açısından sağlık, bireyin sosyal rollerini yerine getirmedeki yeterliliğidir
Hemşireliğin 4 temel kavramı; insan, sağlık, hastalık ve çevredir. Bu açıdan sağlık hemşireliğinde temel kavramlarından biridir. Bazı hemşire kuramcıların sağlık tanımları incelendiğinde; Florence Nightingale; sağlığı “İyi olma ve kişinin ve var olan potansiyelini mümkün olduğu en üst düzeyde kullanma” olarak tanımlamıştır. Sağlık çevre faktörlerini yönetme yolu ile hastalığın önlenmesidir
Dorethea E. Orem; sağlığı, “ Bireyin bedensel ve zihinsel olarak işlevsel bir bütünlük içinde olma durumu” olarak, Virginia Henderson ise “Bireyin işlevlerini on dört bileşenle ilgili olarak bağımsızca yapabilme yeteneği” olarak tanımlamıştır
Joyce Travelbee ise sağlığı; subjektif ve objektif sağlık kriterleriyle tanımlamıştır. Bu bağlamda; sağlık kavramını tam olarak anlamak için sağlığı subjektif sağlık ve objektif sağlık olarak ikiye ayırmakta mümkündür
Subjektif sağlık; bireyin fiziksel, sosyal ve ruhsal yönden, kendi durumunu nasıl algıladığıdır. Birey kendini hasta olmadığı halde hasta ya da hasta olduğu halde sağlıklı hissedebilir
Objektif sağlık; fizik muayene, laboratuar testleri, rehberlik uzmanı ve ya psikolojik danışman tarafından değerlendirme ile ölçülmüş, görülebilir bir hastalık, yetersizlik ya da bir bozukluğun yokluğudur. Bireyin sağlıklı olması için, subjektif ve objektif açıdan sağlıklı olması gereklidir.
Sağlıklı birey, fiziksel ve zihinsel aktivitelerini etkin olarak kullanan ve üreten, yaşama sevinci ve gücü ile dolu insandır. Her insanın potansiyeli ve sağlık ihtiyacı farklıdır. Sağlık düşüncesinin temelinde de bireylere kendi potansiyellerini artıracak imkânlar verilerek, bireysel gelişmelerinin sağlanması yer alır. Bireylerin kendi hayatlarını kontrol altına alıp, sağlıkları için kendi sorumluluklarını üstlenmeleri de son derecede önemlidir. Sağlığın bu kadar geniş bir çevrede ele alınmasının amacı, bireylerin kendi varlıklarını ortaya koyabilecekleri, potansiyellerini gerçekleştirecekleri doyumlu bir hayat sürmelerini sağlayacak, sağlık bakım sistemlerinin yapılandırılmasıdır. Sağlık hizmetleri insanların yaşam kalitelerini artırmakla yakından ilişkilidir ve yaşam kalitesini artırmak için insanların bir birey olarak ele alınıp güçlendirilmelerini amaçlayan hem bireysel hem de toplumsal bir sorumluluktur
Kaynak; http://zehirlenme.blogspot.com/