Sağlıklı Kişilerde Hiperbarik Tedavisinin Etkisi
1) HBO tedavisinin mikrosirkülasyona etkisi: HBO tedavisi eritrosit elastisitesini düzeltir ve trombosit agregasyonunu azaltır. Bir çok dolaşım bozukluğuna bağlı durumlarda plazmada erimiş oksijen taşınarak hipoksik dokularda oksijenlenmeyi sağlar. Böylece mikrosirkülasyonu düzeltir.
2) HBO, kas egzersizi, dayanıklılık: HBO tedavisi yorgunluğu azaltır ve dayanıklılığı artırır. Bu etkisini esas olarak laktik asit üretimini azaltarak yapar. HBO'in kas kontraksiyonu üzerinde direkt etkisi vardır. Mc Kenzie ve Dundas 1981 yılında HBO tedavisinin izometrik kas kontraksiyonuna olan etkisini hayvanlarda araştırmışlardır. Kas dayanıklılığı 35 barın üstüne kadar çıkarıldığında ve yine aynı zamanda güç gelişimi ve total çalışmada da belirgin bir artış olmuştur.
3) HBO'nun biokimyasal etkileri:
a) Asit-baz dengesine olan etkisi: Kan parsiyel O2 basıncındaki artış, oksihemoglobinin hemoglobine indirgenmesini bozar. Alkalizasyonun nötralize edilmesi C02'in transportu ile olur. HBO tedavisi CO2'in eriyebilirliğini artırarak CO2 birikmesine sebeb olur. Bu da dokularda hafif hidrojen artışı yaparak pH'mn düşmesine neden olur.
HBO tedavisi, aşırı laktat oluşumunu, hipoksik durumlarda olduğu kadar egzersiz sırasında da azaltır.
b) HBO nun enzimlere etkisi:
Siklooksijenaz inaktivasyonu: Bu enzim hiperoksik dokular tarafından oluşturulan prostasiklinde azalmaya sebeb olur. Yamaha ve arkadaşlan tarafından 1984 yılında insan umbilikal arterinden yapılan çalışmada, arterlerin hipoksik ortama maruz kalması siklooksijenaz enziminin aktivitesinde %30 azalmaya neden olduğunu, buna karşın hipoksik arteriel segmentlerde ise bu enzimin aktivitesinde %49 oranında artış olduğunu göstermişlerdir.
Lesitin kolesterol asetil transferaz aktivasyon artışı: Kosukhin 1984 yılında fareler üzerinde deneysel olarak oluşturduğu aterosklerozda, HBO tocoferol ile beraber kullanıldığında, bu enzimin aktivitesinde 3/5 oranında artış olduğunu tespit etmiştir. Yine aynı zamanda lineolat/oleat oranında fosfolipitlerin, serbest yağ asitleri ve trigliseritlerdeki azalmaya bağlı olarak değişmelerle beraber serbest kolesterolde de 1.5 kat azalma olmuştur.
Tirozin hidroksilaz: Bu enzimin oksijen saturasyonunda artışı ile katekolamin siklusunda artışa sebeb olur. Farelerin %100 oksijene 2 saat maruz bırakılmaları ile beyin ve kalpte katekolamin siklusunda iki kat artış olmuştur.
Süksinik dehidrogenaz (SDH) ve Sitokrom oksidazaktivasyonunda artış: Bu enzimlerin aktivasyonunda artış yapar. Bu enzimlerin seviyeleri intestinal obstruksiyonlu hastaların karaciğer ve böbreklerinde azalır ve bu enzimlerin aktivasyonu, bu durumun cerrahi olarak düzeltilmesinden sonrada normale dönmez. Oysa cerrahi operasyondan sonra "hasta HBO tedavisine alınırsa bu enzimlerin aktiviteleri normale döner.
Glikojen fosforilaz: Uzun süre HBO tedavisine maruz kalanlarda karaciğer ve kaslarda bu enzim aktivitesinde artış olur.
4) Yara iyileşmesine etkisi: Yaralanmış doku hipoksiktir, parsiyel oksijen basıncı 5-15 mmHg'ya ve hatta daha düşük değerlere kadar düşebilir. Oysa yara iyileşmesi için gerekli kollajenin fıbroblastlarca sentezlenmesi için minimum 30-40 mm. Hg parsiyel oksijen basıncı gereklidir. HBO ile doku oksijen parsiyel basıncının artırılması, fibroblastik aktivite artışı ve kollajen matriks birikimine yol açar. Angioneogenesis ise hipoksi ile uyarılır. Böylece günde 2-4 saat süreyle uygulanacak hiperbarik oksijen, kollajen matriks birimini sağlarken geri kalan sürede de hipoksinin angiogenesisi uyarıcı etkisiyle vasküler proliferasyonun gelişimine katkıda bulunur.
HBO, kemik dokuda bozulan iyileşme sürecinde de, hipoksiyi ortadan kaldırıp osteogenezisi uyararak iyileşmeyi sağlar veya hızlandırır. Bu etkileriyle HBO'dan diabet ve varis ülserlerinde, termal yanıklarda, deri greft ve fleplerinde, osteoradyonekrozda, osteomyelitte, mikrocerrahiden sonra yardımcı tedavi olarak yara iyileşmesini hızlandırmak için kullanılır.
5) HBO'nun klinikte uygulanımı ile insan vücûdu üzerine etkileri:
a) Mekanik etki veya basıncın direk etkisi: Temel gaz kanunlarından Böyle Kanunu'na göre, gazların basınçları ve hacimleri arasında ters bir orantı söz konusudur. Basıncın artışıyla, dolaşımdaki ve dokulardaki gazlann hacimleri ve gaz kabarcıklannm çapları küçülür. Ayrıca kabarcıkların yüzey gerilimleri de büyüklükleri ile ters orantılıdır ve kabarcıklar, küçüklerken daha stabildir. Kabarcıklar küçüldükçe yüzey gerilimi artacağından, çap belli bir değere düştükten sonra kollabe olup absorbe edilirler. Basıncın mekanik etkisi en iyi dekompresyon hastalığı ve iatrojenik hava embolisi vakalarının tedavisinde görülür. Bu gibi hastalıkların tedavisinde kabarcıkların küçülüp kollabe olması önem taşımaktadır. Böylece doku perfüzyonu tekrar sağlanabilmektedir.
b) Vücuttaki tüm dokularda, kanda ve hücrelerde oksijen parsiyel basıncının artışı:
Hiperbarik ortamda % 100 oksijen solunduğunda gaz kanunları gereğince plazmada oksijenin çözünürlüğü artar. Hastanın fizyolojik ve fizyopatolojik koşullarına bağlı olarak, artmış oksijen basıncının etkisi dokularda, biyokimyasal reaksiyonlarda gözlenir.
Hiperoksinin vazokonstriktif etkisinden dolayı dokulara giden kan miktarı azalır, fakat plazmada artmış olan çözünmüş oksijen parsiyel basıncı nedeniyle perfüzyon azaldığı halde dokulann yüksek düzeyde oksijenasyonu sağlanır.
HBO'nun oluşturduğu vazokonstrüksiyon, kapiller kan basıncını düşürerek diapedesis ve vasküler permeabilite artışını azaltır. Böylece transkapiller sıvı geçişi değişerek ekstravasküler sıvı rezorpsiyonu hızlanır. İnterstisyel sıvı basıncını düşürerek hipoksi ve-iskeminin yarattığı ödemin gerilemesine yardımcı olmaktadır. Hiperbarik oksijenin bu etkisinden yanıklarda, serebral ödemde, periferik travmalarda, embolilerde, purpura fulminans tedavisinde yararlanılmaktadır.
Kaynak: http://zehirlenme.blogspot.com