Açık Teknik Burun Ameliyatı
Burun ameliyatlarında açık yaklaşım ilk olarak M.Ö Hindistan’da ortaya çıkmış ancak ilk açık teknik rinoplasti tanımı 1900’lerde Rethi tarafından yapılmıştır. Daha sonra Joseph ve Gillies bu yöntemi tekrar gündeme getirmişler. Açık teknik rinoplasti Goodman ile popülaritesini kazanmıştır.
Anatomik yapıların rahatlıkla görülmesi, kolay manevra yapılabilmesi, az tecrübeli cerrahları küçük cerrahi girişim gerekse bile açık tekniği kullanmaya itmiştir. Ancak şu gerçek unutulmamalıdır ki; burun cerrahisinde en iyi sonuçları elde edebilmek için dokulara olan travma minimalize edilmelidir. Burun cerrahisinde; Önceleri cerrahları açık teknik seçiminden uzaklaştıran tekniğin bazı olumsuz yönleri, son yılarda yapılan düzenlemelerle artık azalmakta veya görülmemektedir.
Açık Tekniğin Uygulanışı
Açık teknik rinoplastide transkolumellar ve bilateral marjinal insizyonlar yapılarak kolumellar flep kaldırılır. Kaldırılan flep doğru planda yapılırsa bu kanamanın az olmasına ve iyileşme süresinin kısalmasına katkıda bulunacaktır. Cilt flebi kaldırılırken mümkün olduğunca kalın kaldırılmalı daha sonra gerekirse cilt inceltilebilir ancak bunda da konservatif olmak gerekir. Eğer gereğinden fazla flep inceltilir ise burun cerrahisi sonrası her türlü düzensizlik rahatlıkla görünür hale gelir ve ileride sekonder cerrahiye ihtiyaç duyulursa flebin kanlanmasını bozmadan cilt flebini kaldırmak çok güç hale gelebilir. Disseksiyon, alttaki dokular korunacak şekilde ve mümkün olduğunca subperiostal ve subperikonral yapılmalıdır. Bu disseksiyon sırasında SMAS tabakasına zarar verilebileceğinden dikkatli olmak gerekir. Nazofrontal açıya kadar disseksiyon yapılarak, alar kartilajlar ve kemik dorsumu ortaya konur. Kaudal septumu ve maksiler kresti ortaya çıkarmak için her iki mediyal kruslar arasından disseksiyon yapılır. Septal problemleri ve nazal valvdeki problemleri görebilmek için septum tam olarak açığa çıkarılmalıdır. Bu nedenle, üst lateral kıkırdaklar septumdan ayrılır ve böylece septum tam olarak ortaya çıkarılır. Bu şekilde yapılan disseksiyonlardan sonra her türlü burun cerrahisi yapılabilir.
Burun cildinin ince olması, burun cildinde yaygın telenjiektazi ve renk değişikliğinin olması, multiple geçirilmiş burun cerrahisi gibi durumlarda açık rinoplasti tekniğinden kaçınılması önerilir.
Kaynak; http://zehirlenme.blogspot.com