Tedavi
yaklaşımı işeme bozukluğunun tipine ve çocuğun yaşına göre belirlenir. İşeme
bozukluğunda üroterapi, ilaç tedavisi, cerrahi tedavi seçenekleri vardır.
Üroterapi
Üroterapi
işeme bozukluğunun farmakolojik ve cerrahi olmayan tedavisi anlamına gelir. İlk
seçilecek yaklaşım olmalıdır. Üroterapi standart ve spesifik üroterapi olarak
ikiye ayrılır.
Standart
Üroterapi
Standart
üroterapi girişimsel değildir. Çocuğun hangi bakımdan normal işlevden sapma
gösterdiğiyle ilgili açıklamaları içeren bilgilendirme ve aydınlatma
yapıldıktan sonra, düzenli işeme alışkanlığının kazandırılması, iki saatte bir
idrara çıkma, rezidüel idrarı olanlarda iki dakika sonra tekrar idrara çıkılması,
sağlıklı işeme duruşunun kazandırılması, tutma hareketlerinden kaçınılması,
kabızlığın önlenmesine yönelik öneriler verilir.
Sağlıklı
işeme duruşu için oturur pozisyon tercih edilmelidir çünkü işerken uyluklar
açılıp pelvik taban kası daha iyi gevşemektedir. Çocuk otururken arkası dik ve
öne doğru eğik pozisyonda olmalıdır. Çocukların alafranga tuvaletlerde ayaklarının zeminle
teması sağlanmalıdır,
sağlanmazsa
çocuk pelvik taban kaslarını farkında olmadan kasar bu da işeme sırasında
eksternal sfinkterin kasılmasına ve bozuk işemeye sebep olur. İşeme bittikten
sonra çocukların aceleyle kalkmamaları ve biraz daha bu pozisyonda kalmaları
öğretilmelidir.
Üroterapi
programlarının etkisi konusunda yapılan çalışmaların çoğu retrospektiftir.
Çalışmaların çoğu retrospektif olduğu ve kontrollü olmadığı için, kanıt düzeyi
düşüktür.
Spesifik
Üroterapi
Spesifik
Üroterapi alarm terapisi, pelvik taban egzersizleri, biyogeribildirim ve
sinirsel uyarımı (nörostimülasyon) kapsamaktadır. Bu tedavi yöntemlerinin
kullanımıyla iyi sonuçlar bildirilmiştir ancak randomize kontrollü tedavi çalışması
yoktur.
Alarm
tedavisi: Güçlü duyusal sinyal veren
bir aygıtın kullanılması ile inkontinansın engellenmesi esasına dayanır. Bu
aygıt gece ve gündüz kullanılabilmekle beraber gece kullanımı daha yaygındır.
Kegel
Egzersizleri: İşeme bozukluğu olan 7 yaşın
üzerindeki çocukların pelvik taban kaslarını güçlendirmek için evde
yapabilecekleri egzersizlerdir. İdrarını ya da büyük tuvaletini tutuyormuş ve
yapıyormuş gibi yaparak pelvik taban kaslarını güçlendirerek, intraüretral
basınç artışını sağlayarak kontinan kalırlar ve pelvik taban kaslarını nasıl
kullanacaklarını öğrenirler.
Farmakolojik
Tedavi
Antikolinerjik
ajanlar: Tolterodine, urge
inkontinansında kullanılan seçici olmayan muskarinik reseptör antagonistidir.
Yapılan çalışmalarda detrüsör instabilitesinde ve hiperrefleksisinde işeme ve
inkontinans sıklığında önemli azalmalar meydana getirdiği gözlenmiştir.
Oxybutynin
unstabil mesane kontraksiyonlarını ortadan kaldırmakta veya azaltmakta ve
özellikle gündüz sık işeme, urge inkontinans ve acil işeme isteği ile kendini
belli eden unstabil mesane kontraksiyonlarıyla birlikte olan enürezislerde
faydalı olmaktadır.
Desmopressin
asetat (DDAVP): Arginin vasopresin
analoğudur. Enüretik çocuklarda gece
fonksiyonel mesane kapasitesinden daha
az idrar
çıkışı
sağlayarak etkili olmaktadır. DDAVP özellikle gece normal ADH salınımı
görülmeyen enüretiklerde başarı ile kullanılmaktadır. Tedavinin kesilmesinden
sonra tekrarlama riski yüksektir. Yan etkileri arasında hiponatremi, rinore ve
epistaksis sayılabilir. Teorik olarak hipervolemi mümkündür. Ancak klinik
olarak az görülür.
Çocuklarda İşeme Bozukluğu ve Cerrahi
Tedavisi
Mesane
Kapasite Arttırıcı Ameliyatlar (Ogmentasyon): Konservatif tedaviye yanıt vermeyen olgularda cerrahi tedaviye
ihtiyaç duyulabilir. Genişletme yaması olarak üreter, mide, ileum, kolon dokusu
kullanılabilir. Yama dokusunun alındığı yere bağlı olarak mukus üretimi, asit
baz denge bozukluğu, ikincil kanser gelişim riski vardır.Detrüsör
kas liflerinin mukoza üzerinden ayrıştırılarak büyük kapasiteli divertikül oluşturulmasına oto-ogmentasyon adı
verilmektedir. Otoogmentasyonun
mukustan kaçınma, azalmış kanser riski ve daha az komplikasyon avantajına
karşın, barsakla yapılan standart ogmentasyon kadar başarılı olduğu
kanıtlanamamıştır.