Genetik
yatkınlıkla beraber beslenme alışkanlıklarındaki değişiklikler ve çocukların
fiziki aktiviteden uzaklaşarak televizyon ve bilgisayar oyunlarına yönelmeleri
son yıllarda üzerinde en çok durulan faktörlerdir
Bebeklik
döneminde diyetin ileride obezite riski taşıdığı hipotezi sık olarak düşünülmüştür,
ancak erken diyetin çocukluk çağı sonrasında obezite gelişimine etkisini gösteren
çok az sayıda çalışma vardır (17). Bu konudaki bir çalışmada Charney ve ark.
bebek iken 90. persantilin üzerindeki bebeklerin %36'sının erişkin hayatta obes
olduğunu, bunun yanında normal ve zayıf bebeklerde bu oranın %14'te kaldığını göstermişlerdir
Vücut
bileşimini erken diyet ile programlama araştırmaları esas olarak anne sütü ile
beslemenin erişkin obezitesini azaltıp azaltmadığı üzerine odaklanmıştır. Mama
ile beslenen çocuklar anne sütü ile beslenenlere göre daha şişmandır, ama bunun
ileride obezite gelişimine katkısı tartışmalıdır (18).
Sosyoekonomik
Kültürel Düzey
Sosyoekonomik
düzey ve obezite arasında değişken sonuçlar bulunmuştur (19). Bu sonuçların bazıları
yüksek sosyoekonomik düzeyde ve bazıları da düşük sosyoekonomik düzeyde
obezitenin prevalansının arttığı görüşündedir. Ancak gelişmekte olan ülkelerde
yapılan obezite prevalans araştırmalarında 50 ülkeden 32'sinde obezite
prevalansının %2.3'ün altında olduğu ve bu ülkeler için obezitenin bir sorun teşkil
etmediği ifade edilmiştir.
Ebeveynin
eğitim durumu ve meslek sahibi olmaları ile obezite arasındaki ilişki için de
farklı iddialar olsa da, zor yaşam şartlarında ve kötü ortamlarda büyüyen çocukların
obezite riskleri daha yüksektir (20, 21). Ülkemizde obezite daha çok yüksek ve
orta sosyoekonomik düzeydeki bireylerde görülmektedir.