Uyku, mental ve biyolojik aktivitenin
geçici ve kısmi olarak durması şeklinde tarif edilebileceği gibi, 24 saatlik
sirkadyen endojen ritm içinde kişinin duysal veya diğer bir stimulusla
uyanabildiği gelip geçici bir bilinçsizlik dönemi olarak da tanımlanabilir.
Kaliteli bir uyku ile sağlıklı olma arasındaki ilişki yıllardır bilinmektedir.
Fakat bu konudaki çalışmalar ve uyku fizyolojisinin aydınlatılması 1929'da Hans
Berger tarafından EEG'nin keşfi ile başlamış l953'de Aserinsky ve Kleitman
tarafından REM uykusunun ortaya konması ile hız kazanmıştır. EEG beyin hücrelerinin
elektiriksel çalışmalarını büyüterek bir kağıt üzerine aktarmaktadır. Bu yol
ile uyku fizyolojisini incelemekte geniş ufuklar, imkanlar ortaya çıkmıştır
Uykunun başlaması, eş zamanlı olarak meydana gelen
bir dizi faaliyet sonucu olmaktadır. Uykuya sebep olan en belirgin uyarı alanı,
ponsun alt yarısı ve bulbusta yer alan rafe çekirdekleridir. Rafe
çekirdeklerindeki sinir hücrelerinin çoğu serotonin salgılamaktadır. Serotonin
uyku oluşumu ile ilgili ana aracı maddedir. Medulla ve ponsun duyuyla ilgili
bölgesi olan traktus solitarius çekirdeği içindeki bazı alanların uyarılması
da, uyku oluşturmaktadır. Diensefalondaki hipotalamusun rostral kısmı ve
talamusun uyarılması da uykuyu kolaylaştırmaktadır.
Uyuyan bir insanın EEG kayıtları
çeşitli özellik gösterir. EEG kayıtlarına göre 2 çeşit dalga gözlenir. Bunlar;
1-Yavaş dalgalı uyku; hızlı göz hareketlerinin olmadığı uyku (non-rapid eye
movement). Non-REM denir. 2- Hızlı dalgalı uyku; hızlı göz hareketlerinin
olduğu uyku (rapid eye movement). REM olarak adlandırılır. Non-REM dönemi dört
bölüme ayrılır; üçüncü ve dördüncü bölümler delta uykusu veya yavaş dalga
dönemi diye bilinirler ve uykunun en derin dönemleridir. Bu derin non-REM uyku
dönemi gecenin ilk birinci ile üçüncü saatleri arasında gerçekleşir.
Yenidoğan döneminde
çocuklarda REM ve non-REM eşit süreli görülür (%50 REM, %50 non-REM). Erişkin
döneme doğru REM azalır ve non-REM uykusu artar (%25 REM, %75 non-REM). Uykunun
başlamasından yaklaşık 90 dakika sonra da ilk REM dönemine girilmektedir. Daha
sonra yeniden non-REM uyku dönemi başlamaktadır. Bu şekilde bir uyku süresinde,
yaklaşık her biri 90 dakika devam eden 4-6 safha görülmektedir. Genel olarak
uykunun ilk üçte birlik bölümünde derin uyku, son üçte birlik bölümünde de REM
uykusu daha fazla yer almaktadır.
a)
Non-REM uyku: Hızlı göz hareketlerinin olmadığı uyku (NREM: nonrapid eye
movement) gittikçe derinleşen dört evreden oluşur. Birinci ve ikinci evreye
yüzeyel yavaş uyku, üçüncü ve dördüncü evreye derin yavaş uyku adı verilir. En
son evrede, beyin elektrofızyolojik aktivitesini yavaş dalgalar oluşturur ve
yavaş dalga uykusu olarak adlandırılır. Bu dönemde uyanmak güçtür. Uyanıklık
tepkisi bozuklukları, bu dönem ile ilişkilidir.
b)
REM uyku: Non-REM uyku döneminden sonra başlar. EEG de düşük amplitüdlü,
karışık frekanslı ve uyanıklığı andıran bir görünüm vardır. Epizodik hızlı göz
hareketleri (REM) ile kas tonusunda azalma yada kayıp ile seyreden REM dönemi
5-10 dakika sürer. Çoğu rüyalar REM uykusu döneminde ortaya çıkar ve bu yüzden,
gece kâbus bozukluğu ve REM uykusu davranış bozukluğu bu dönem ile ilişkilidir