Epileptik hastaların en sık
yakındıkları durumlar; geçirilen nöbetler nedeni ile uyku devamlılığının
bozulması ve bunun bir sonucu olarak da ertesi gün dinlenememiş olarak kalkma,
gün içi uykululuk halidir. Uyku bozuklukları epileptik olgularda oldukça sık
görülen bir yakınmadır. Bu durum, epilepsinin kendisiyle veya rastlantısal
olabileceği gibi hastaların kullanmak durumunda oldukları antiepileptiklerin
etkileriyle de ortaya çıkabilir
Epilepsinin uyku üzerine olumsuz
etkileri vardır. Epilepsili hastalarda uykuya dalma güçlüğü olur, uyku latansı
uzamıştır, REM oranı azalır, uyku etkinliği azalır (62). Uyku fazlarının
stabilitesi azalmıştır, uyku iğciklerinin yoğunluğu azalır. Uykunun yüzeyel
evreleri olan NREM I ve II oranında artış, derin fazlar olan NREM III ve IV oranında azalma
görülür (63). Hızlı göz hareketlerinin olduğu uyku evresinde nöbet sıklığının
azaldığı belirlenmiştir
Epileptik sendromun tipi, nöbet şekli,
sıklığı, nörolojik bozukluk derecesi, iktal ve interiktal biyoelektrik
patolojiler de uyku kalitesini olumsuz etkiler
Uyku bozuklukları hem parsiyel hem de
primer jeneralize tüm nöbetlerde ortaya çıkmaktadır. Basit parsiyel ve kompleks
parsiyel nöbetler gece boyunca tekrar ederse uykuyu bozabilirler. Kabus görme,
gece terörü, uykuda yürüme, yorgun uyanma şeklinde yakınmalar da görülebilir.
Nöbet olmayan akşamlarda REM uykusunun süresi normalken, primer ya da sekonder
jeneralize nöbetlerin olduğu akşamlarda REM uykusunun süresi kısadır.
Tachibana ve ark. (67) nöbetleri olan
iki hastanın polisomnografik kayıtlamasını yaparak aynı hastaların nöbetlerinin
kontrol altına alındıktan sonra yapılan kayıtlamalarını karşılaştırmış ve
hastaların uyku kalitelerinin ve REM uykusunun arttığını göstermiştir.
Bazil ve ark. (62) temporal lob
epilepsili hastaların nöbet sonrası uykularının polisomnografik kayıtlamasını
yapmışlardır. Gündüz oluşan nöbetten sonra REM uykusunda azalma gözlenmiştir.
Ancak uyku etkinliğinde ve diğer uyku evrelerinde değişiklik gözlenmemiştir.
Gece oluşan nöbetlerden sonra REM uykusunda azalma, evre I'de uzama ve uyku
etkinliğinde azalma saptanmıştır.
Crespel ve ark. (68) nöbetlerin kontrol
altında olduğu temporal lob epilepsili 12 hastanın ve frontal lob epilepsili 10
hastanın uyku kayıtlamasını yapmıştır. Her iki grubun karşılaştırmasında uyku
evrelerinin oranları açısından bir fark gözlenmemiştir. Temporal lob epilepsi
olan grupta uyku sonrası uyanıklık sıklığının daha fazla olduğu gözlenmiştir.
Sonuç olarak nokturnal nöbetleri olan
epilepsili hastalarda polisomnografide sıklıkla artmış uyku bölünmesi,
uyanıklık ve hafif uyku yüzdelerinde artışla birlikte evre 3 ve REM uykusunda
azalma saptanır. Ek olarak, nokturnal nöbetleri olmayan epileptik hastalarda da
uykunun mikroyapısında değişiklikler olur ve uyku instabil hale gelir