Akciğer kanseri ile human papilloma virüs (HPV)
arasındaki ilişki son dönemlerde üzerinde pek çok araştırma yapmaya neden
olmuştur. İnsanların % 50’sinden fazlası yaşamları boyunca HPV ile enfekte
olmaktadır. HPV insan vücudunda daha çok; cilt, müköz membranların epitellerini
enfekte eder. Spesifik HPV türleri; serviks, penis, anüs, vajina, vulvanın
displazi ve skuamöz hücreli karsinomu ile ilişkilidir. Bronkopulmoner karsinom
ile ilişkili onkojenik HPV türleri; tip16, 18, 31, 33 ve 35 ile daha nadir
olarak da tip 6 ve 11’dir. HPV’nin Bronkopulmoner karsinoma neden olma oranları
ülkeden ülkeye % 0-100 arasında değişmektedir. En yüksek oranlar Japonya, Çin,
Tayvan, Yunanistan ve Finlandiya’dır. HPV infeksiyonunun esas hedefleri
yüzeysel skuamoz hücrelerdir. HPV üzerindeki erken protein (E) infeksiyon
gelisiminde önemli rol oynar. HPV ile ilişkili kanser gelişiminin p53
inaktivasyonu ile ilişkili olabileceği ileri sürülmektedir. HPV E6 proteini;
p53 geninde degradasyonuna neden olurken, E7 proteini de retinoblastom
proteinine bağlanır. Bu şekilde tümör süpresör etkinin inaktivasyonuna bağlı
malign transformasyon geliştiği düşünülmektedir. Akciğer skuamöz hücreli
karsinomu ile HPV arasındaki ilişkinin yanı sıra, Japonya’da yapılan bir
çalısmada akciğer adenoskuamöz karsinomalı 23 hastanın % 78’inde HPV DNA
(+)’liği de gösterilmiştir.