Renal Revaskularizasyon Nedir

Renal Revaskülarizasyon Nedir



Basitçe değerlendirildiğinde, tıkayıcı vasküler hastalığı varlığında renal kan dolaşımının restorasyonunun, aşikâr törapötik fayda sağlayacağı görülebilir. Tıbbi tedaviye dirençli renovasküler hipertansiyonu olanlar ve bazı renal yetmezlikli hastalar, renal revaskülarizasyondan belirgin fayda görür. Fakat hem endovasküler hem de cerrahi revaskülarizasyonun bir takım maliyeti ve riski olduğundan bu işlemlerin genel uygulanımını engellemektedir.



Bu, özellikle acil müdahale gerektirmeyen, progresyon göstermeyen renal stenozlu vakalar için daha da geçerlidir. Dolayısıyla optimal renal revaskülarizasyon zamanı ve endikasyonunu belirlerken dikkatli olmak gerekir.



Özet olarak; tüm bu açıklamaların nedeni, elde edilen fayda ile hastalıklı aorta ve renal arterlere yapılacak müdahalenin riskinin karşılaştırılmasıdır. Bu alandaki belirsizliğe son vermek için 2005 yılında başlatılan Cardiovascular Outcomes in Renal Artery Lesions (CORAL) çalışması sonuçları aydınlatıcı olacaktır.


Renal arter darlığında, revaskülarizasyon ile hipertansiyonun kontrol altına alınması, renal fonksiyonun korunması, tekrarlayan pulmoner ödem atakları, konjestif kalp yetmezliği ve kararsız anjina pektorisin önlenmesi amaçlanır. Bu amaçla, revaskülarizasyondan fayda görecek hasta grubunun tespiti önem taşır.



Stenoz varlığında revaskülarizasyon endikasyonları


-Akselere hipertansiyon


-Dirençli hipertansiyon


-Malign hipertansiyon


-Açıklanamayan unilateral küçük böbreği olan hipertansif hastalar


-Medikal tedaviyi tolere edemeyen hipertansifler


-Bilateral stenozu veya soliter böbrekte renal arter stenozu olan kronik progresif


böbrek yetmezlikli hastalar


-Açıklanamayan, tekrarlayan konjestif kalp yetmezliği olanlar


-Ani, açıklanamayan pulmoner ödem atakları


-Kararsız anginası olan hastalar -Akut böbrek yetmezliği


-Antihipertansiflerle, özellikle ADE inhibitörü ile renal fonksiyon bozukluğu


gelişenler



Cerrahi revaskülarizasyon, 1970’li yılların sonlarına kadar aterosklerotik renal arter darlığının tedavisinde tek seçenek olmuştur. Renal arter darlığı cerrahisinde kullanılan yöntemler arasında aortorenal bypass greftleme, endarterektomi ve nadiren hepatik ve splenik arterler kullanılarak gerçekleştirilen ekstraanatomik onarım bulunmaktadır. Cerrahi revaskülarizasyonla iyi klinik sonuçlar elde edilmekle birlikte, mortalite oranı %2,5-8 arasında değişmektedir. Yüksek mortalite oranı nedeniyle, günümüzdeki yeri, renal arter darlığıyla birlikte abdominal aort anevrizması veya aortoiliak hastalığın bulunduğu durumlarla sınırlıdır. Bu durumlarda bile, aort rekonstrüksiyonundan önce renal arter darlığının stent ile tedavi edilmesi önerilmektedir. Mortalite oranı, aort rekonstrüksiyonu ve renal revaskülarizasyon birlikte yapıldığında artmaktadır. Aterosklerotik renal arter darlığı olan hastalarda izlenen yaygın ateroskleroz, cerrahi morbidite ve mortaliteyi daha da arttırmaktadır.


Kaynak; http://zehirlenme.blogspot.com