Liposarkom Nedir
Esas olarak erişkinlerin tümörü olup 20 yaş öncesinde nadiren görülür, sıklıkla 40-60 yaşlar arasında gözlenir. Süt çocukluğu döneminde görüldüğünde daha iyi huylu seyretmektedir. MFH’dan sonra erişkinlerde ikinci sıklıkta izlenen yumuşak doku tümörüdür. Liposarkomun en sık alt eksteremitenin proksimali, retroperitoneal ve perirenal yerleşim gösterir.
Klinik olarak bu lezyonlar lipomlara benzeyebilirler, fakat sıklıkla lipoma göre ağrılı olup ve daha hızlı büyürler.105 Daha çok fibroadipoz ya da kas yapılar gibi derin dokulara yerleşim göstermektedir subkutan dokudan köken alması çok nadirdir.
MR lipomatöz dokunun ayırımında duyarlı bir tetkiktir. Liposarkomun MR’daki görünüm lipoma benzeyebilir Kalın septaların varlığı, intratümoral dokuda iyi sınırları olmayan nodüllerin görülmesi malignite tanısı için yardımcı özelliklerdir. Hikaye, muayene ve radyografik çalışmalara dayanılarak ameliyat öncesi lipom olarak teşhis edilen herhangi bir lezyona, potansiyel olarak malignmiş gibi yaklaşılmalıdır Liposarkomlar nispeten iyi sınırlı lezyonlardır.
Prolipoblast ile adiposit dahil aradaki hücrelerinden köken alırlar. Eksizyon sonrasında makroskopik olarak psödokapsüler yapıda ve multilobule olarak gözlenir. Alt tipler; iyi diferansiye (atipik lipoma), dediferansiye, miksoid, yuvarlak hücreli ve pleomorfik liposarkomları içerirler. Önceleri ayrı gruplar halinde ele alınan miksoid ve yuvarlak hücreli liposakomlar ortak sitogenetik bulguların ortaya konmasıyla aynı tümörün iki farklı morfolojik grubu olduğu kabul edilmiştir.
Liposarkomun çeşitli alt tiplere ayrılması faydalıdır, çünkü histopatolojik tip ve tümör derecesi, klinik davranış, metastaz riski ve prognozla ilişkilidir.35,241
Metastaz gelişimine etkili prognostik faktörler, tümör boyutu, histolojik alt tipi ve derecesidir. İyi diferansiye ve miksoid tip liposarkomlar düşük derecede malignite potansiyeli taşırlar. Dediferansiye liposarkom iyi diferansiye liposarkom alanlarının yanı sıra fibrosarkom ve MFH benzeri sarkom alanları ile karakterizedir. Histolojik olarak miksoid liposarkom, bir pleksiform vasküler ağ ve periferal lipoblastlarla karakterizedir. Bu vasküler ağ diğer miksoid tümörlerden ayırıcı tanıda kullanılan en önemli özelliktir. Ekstiremite yerleşimli miksoid liposarkomlarda abdomen ve pelvis BT’i mutlaka yapılmalıdır, çünkü sıkça abdomene yayılım görülmektedir. Pleomorfik ve yuvarlak hücreli liposarkomlar yüksek malignite potansiyeli taşır. Pleomorfik liposarkom kesinlikle yüksek dereceli olan tümörler grubunda yer alır. Lokal eksizyon sonrasında nüks oluşur ve erken dönemde metastaz sık gözlenir.
Liposarkomlarda tedavi geniş rezeksiyonu ve/veya amputasyon ve/veya adjuvan kemoterapi veya radyoterapiyi içerir.