Çocuklarda Bebeklerde Su Çiçeği Hastalığı

Su çiçeği Hastalığı, Çocuklarda Su Çiçeği Hakkında Bilgiler

Suçiçeği nedir, herpeszoster adlı bir virüsün neden ol­duğu, çok bulaşıcı bir hastalıktır. Kızamıkçık gibi bir "damlacık enfeksiyonu"dur. Hastalığın kuluçka dö­nemi, iki hafta sürer ve çocuk, hastalığı dökmeden bir gün öncesinden başlayarak döküntüler kabukla kaplanana dek hastalığı bulaştırır.

Su Çiçeği Hastalığı Belirtiler

Hastalığın karakteristik belirtisi, rahatsız edici, ka­şınan ve gövdeden başlayarak kulakları ve ağzı da içermek üzere yüze ve kollarla bacakların üst kısım­larına yayılan döküntüdür. Küçük, pembe noktalar şeklinde başlayan döküntülerin içleri zamanla su top­lar. Döküntüler, daha sonra patlar ve kabuk bağlar. 7-10 gün sonra dökülen kabukların bıraktığı pembe renkli izler, kısa sürede kaybolur. Döküntü, bedenin her yerinde birden değil de değişik yerlerinde, sıray­la, parça parça ortaya çıkar. Bu nedenle beden üze­rinde, değişik aşamalardaki döküntüler bir arada görülebilir. Çocuk, kaşınma yüzünden rahatsız ola­bilir. Hastalık, genellikle hafif ateş yapar.

Su Çiçeği Hastalığı Tedavisi

Tedavi, kaşınmanın verdiği rahatsızlığın kalaminli losyonlar sürülerek ve hafif uyuşturucular verilerek giderilmesinden oluşur.Döküntülerin, kaşıma nedeniyle iltihaplanması dı­şında önemli bir komplikasyonu görülmez. Sürekli iz bırakan yaralara dönüşebileceği için bu tür iltihap­ların oluşmasına izin verilmemelidir.

Çocuklarda Kızamıkcık Kızamık Hastalığı

Çocuk Hastalıkları, Bebeklerde Çocuklarda Kızamıkçık Hastalığı

Orta derecede bulaşıcı bir virütük enfeksiyon olan kızamıkçık ile kızamık arasında bir ilişki yoktur. En-fekte tükürük ya da burun akıntıları yoluyla geçen bir damlacık enfeksiyonudur. 5 yaşından küçük çocuk­larda pek ender görülür. Kuluçka devresi 2-3hafta sü­rer. Çocuk, döküntü ortadan kalktıktan sonra 4 gün süreyle başkalarıyla ilişkide bulunmamalıdır.

Kızamıkçık Hastalığının Belirtileri ve Tedavisi

Hastalık bir ya da iki gün süren hafif ateş ve hal­sizlikle başlayabilir. Bundan sonra alınla kulak arka­larından başlayarak gövdeye ve kollara yayılan döküntü, hastalığın en karakteristik belirtisidir. Dö­küntü; kaşınmaz, rahatsızlık vermez ve kimileri yanyana gelerek lekemsi bir görünüm oluşturan başsız, düz, pembemsi noktalardan oluşur. Biraz rahatsızlık ve çok düşük bir ateş görülebilir. Ancak çocuk, ge­nellikle kendini çok iyi hisseder. Boyundaki ve kafa­tasının arkasındaki bezeler genellikle şişer. Diğer belirtilerin genellikle birkaç gün içinde kaybolmala­rına karşın, döküntü, daha da kısa bir süre içinde or­tadan kalkabilir. Çocuğu olabildiğince rahat tutmak dışında özel bir tedavi önerilmez.

Kızamıkçık Komplikasyonları

Kızamıkçığın asıl önemi, bir kadının hamileliğinin ilk dört ayı içinde yakalanması durumunda, doğacak çocukta anormalliklere neden olmasıdır. Bu neden­le kızamıkçığa yakalanan çocuğun, hamile bir kadınla temas etmemesi için aşırı özen gösterilmelidir.


Hastalığı bir kez geçirenlerin yaşam boyu bağı­şıklık kazandıkları gözönüne alınarak, kız çocukların, çocuk doğurabilecekleri yaşa gelmeden önce hasta­lığı almalarına özen gösterilmelidir. Bu amaçla verilen, "kızamıkçık partileri" desteklenmesi gereken bir uygulamadır.
Kızamıkçığa karşı bağışıklık sağlayan birası var­dır ve yaşı 11-13'ün üzerindeki kızlar, daha önce kı­zamıkçık geçirdiklerini düşünseler bile bu aşıyı almalıdırlar.

Kızamık Hastalığı, Çocuklarda Kızamık

Kızamık, çok bulaşıcı, virütik bir hastalıktır. An­neden alınan bağışıklık, yaşamın ilk yıllarında yitirildiği için çocukları, küçük yaşlardan başlayarak etkiler. Hastalık genellikle bir hafta içinde geçer. An­cak çocuk, hastalık geçtikten sonra 10 gün süreyle okula gönderilmemelidir.

Kızamık Hastalığı Belirtileri ve komplikasyonları

Kızamık, genellikle şiddetli nezle ve burun akın­tısı, öksürük ve gözlerin kızarmasıyla başlar. 3-5 gün sonra kulak arkasından başlayarak yüze ve bedene yayılan kaşınmayan, özel bir döküntü ortaya çıkar. Dö­küntü, zamanla biraraya gelerek lekemsi görüntüler oluşturan, küçük, kırmızı noktalardan oluşur.
En sık rastlanan komplikasyonları, kulak iltihabı ve bronşittir. Özellikle küçük bebeklerde bu rahatsız­lık çok ciddi olabilir.

Kızamık Hastalığı Tedavisi, Kızamık Tedavi

Tedavi, değişik belirtilere bağlı olarak yürütülür. Hastalığın en ağır aşamasında çocuk, genellikle iş­tahını yitirir ve yemeğe zorlanmamalıdır. Çocuğun su­suz kalmamasına ve ağzın nemli tutulmasına özen gösterilmelidir.
Kızamıklı çocuğun karanlık bir odada tutulması gerektiğine inanılırdı. Ancak ışık, özel olarak rahat­sızlık yaratmıyorsa, buna gerek yoktur. Gözler şişer­se ılık su banyosu yapılabilir. Çocuğun rahatsız olabileceği göz önüne alınarak, televizyon izlemesi, olabildiğince engellenmelidir.Kulak ağrısı ya da bronşit gibi ikinci bir enfeksi­yonun belirtisi ortaya çıkarsa, doktor, uygun antibiyotiği önerecektir.

Hayvan İsırması ve Sokması Anasayfa

Deniz Anası, Deniz Kestanesi Isırması

Örümcek Sokması, Örümcek Isırması

İnsan Isırmaları

Kedi Isırması, Kedi Tırmalaması

Eşşek Arısı, Bal Arısı Isırması, Sokması

Yılan Sokması

Akrep Sokması, Isırması

Su ve Su Kenarında Yaşayan Hayvanların Sokması

Arı Sokması, Isırması

Göz Hastalıkları Anasayfa

Görme Nedir, Kornea, Retina, Göz Merceği Hakkında Bilgiler

Gözde Kırılma Kusurları, Göz Kırılması

Göz Sağlığı ve Göz Çevresi Bakımı

Göz Zonası ve Göz Sağlığı

Göz Yaralanmaları ve Göz Tedavisi

Göz Yanması, Göz Ağrısı ve Tedavisi

Çocuklarda Şaşılık Nedenleri

Miyop Göz Ameliyatı

Miyop Nedir, Göz Kusuru

Arpacık Nedir, Gözde Arpacık Hastalığı

Havucun Göze Yararı Varmıdır?

Göz Kaşıntısı ve Bahar Nezlesi

Astigmat Nedir, Astigmat Hastalığı

Lens Kullanmak Sağlıklı Mıdır?

Basamak Göz Muayenesi

Bebeklerde Çocuklarda Göz Hastalıkları

Göz Kırılması Kusurları ve Tedavisi

Körlük Hastalığı, Körlük Nedenleri

Göz Sağlığı Bilgileri

Genel Temizlik Bilgileri Anasayfa

Ayak Bakımı ve Ayak Sağlığı

Temiz Çamaşır ve Elbiselerin Önemi

Tuvalet Alışkanlığı ve Tuvalet Eğitimi

Deri ve Vücud Sağlığı

Kulak Sağlığı ve Kulak Temizliği

El, Ayak, Tırnak Bakımı ve Sağlığı

Yüz, Koltukaltı, Boyun Temizliği

Kir, Kirlenme ve Temizlik Araçları

Hijyen, Kişisel Hijyen ve Temizlik

Hamilelik Gebelik Bilgileri Anasayfa

İstenmeyen, Beklenmedik Doğumlar

Hamilelikte Meydana Gelen Kazalar

Rahim Dışı Gebelik Sonlanması

Doğum, Gebelik Belirtileri

Doğum Kontrol Yöntemleri; Gebelik Takvimi, Spiral, Kondom...

Kadın Üreme Organları: İç ve Dış Üreme Organları

Erkek Üreme Sistemi: (Sperm-Spermatozoit)

Kadının Hamileliğinde Babanın Görevleri


------------------------------------------------------

Döllenme, Hamilelikte Döllenme Dönemi

Kalıtım (Genetik) ve Yapısı

Doğum (Hamilelik) Yaşı, Yalancı Gebelik

Hamilelik Belirtileri, Subjektif ve Objektif Belirtiler

Hamileliğin Kesin Belirtileri

Hamilelikte Kaşıntı, Gebelikte Akıntı

Hamilelikte Nefes Darlığı Çekilmesi

Hamilelikte Kramp, Ayak Şişmesi, Eklem Ağrıları

Hamilelikte Bel ve Sırt Ağrıları

----------------------------------------------------

Hamilelikte Doktor Kontrolü

Hamilelikte Kansızlık (Anemi)

Gebelikte Kilo Alımı

Hamilelikte Vücut Bakımı

Gebelikte Temizlik

Hamilelikte Giyim ve Giysiler

Hamilelikte Cinsel İlişki

Hamilelikte Sigara ve Alkol Kullanma

Hamilelikte İlaç Kullanımı

Hamilelikte Seyahat Etmek

Hamilelikte Spor Yapılması

------------------------------------------------------------------

Hamilelikte Görülen Hastalıklar

Hamilelikte Düşük Yapma, Düşük Riski

Dış Gebelik Nedir, Dış Gebelik Belirtileri

Gebelik Toksemisi, Hiperemesis Nedir

Geç Gebelik (Preeklampsi Nedir)

Hamilelikte Kanama, Gebelik Kanaması

Gebelikte Kan Uyuşmazlığı

Hamilelikte Miad (Gün Geçmesi) Sürmatürasyon

Gebelikte İdrar Yolu Enfeksiyonları

Hamilelik Riski, Riskli Gebelik Nedir

Doğmamış Bebeğin Anne Karnındaki Gelişimi

Gebelik Döneminde Annenin Bakımı

Gebelikte Psikoloji ve Stres

Gebelikte Plasenta Nedir

Bebek Göbek Kordonu

Amnios Sıvısı

Doğum Sonrası Kanama ve Atoni Kanaması

Lohusalık Dönemi ve Laktasyon

Meme Bakımı ve Emzirme Teknikleri

Antenatal Bakım

Manyetik Rezonans Görüntüleme

Amniyosentez

Kordosentez

Obstetrik Palpasyon

Doğum Yolu: Kemik Pelvis

Travayın Pelvik Evresi

Doğumda Çocuğun Yaptığı Kardinal Hareketler

Doğum Takip ve Yardımı

Fetal Baş Derisinden Kan Örneklemesi

Spinal Analjezi

Epizyotomi

Omuz Distosisi

Epizyotomi Onarımı

Plasentanın Elle Çıkarılması (Elle Halas)

Pudendal Blok: Transvajinal Teknik

Obstetrik Forseps

Makat Prezentasyonu

Internal Podalik Versiyon

Sezaryen Operasyonu

Elektrik Kazaları Anasayfa

Elektrik Kazaları Nasıl Önlenir

Elektrik Akımının Zararları

Elektrik Kazaları, Alçak ve Yüksek Gerilim

Boğulma Boğulmalar ve Önlemleri

Boyunun Sıkışması, Boyun İpi, Boğulma Riski

Boğulmalar Nasıl Önlenir

Boğulma, Suda Boğulmalar

Bel Ağrısı - Bel Fıtığı - Siyatik Anasayfa

Bel ve Sırt Ağrıları Nasıl Tedavi Edilir

Omurga Kemik Eğrilmesi, Skolyoz, Lordoz

Bel Ağrısı ve Bel Fıtığı İle İlgili Terimler

Bel Ağrısının Nedenleri ve Siyatik

Bel Ağrıları, Kas Ağrıları ve Siyatik

Sağlıklı Bel ve Belin Yapısı

Bel Ağrısı Nedenleri

Bel Ağrısı Tanısı ve Teşhisi

Bel Fıtığı Nedir

Bel Fıtığı Belirtileri ve Bulguları

Hamilelikte Bel Fıtığı

Bel Fıtığı Teşhisi ve Tanısı

Bel Fıtığı Tedavisi

Bel Fıtığında Fizik Tedavisi

Bel Fıtığı ve Omurilik pilleri

Bel Fıtığı Ameliyatı

Bel Okulu

Düzgün Oturma

Bel Fıtığı ve Ağrısı İçin Egzersizler

Sporcularda Bel Ağrısı

İş Yaşamında Bel Ağrısı

Bel Ağrısında Kişisel Riskler

Kronik Bel Ağrısı

Çocuklarda ve Gençlerde Bel Ağrısı

Bilgisayar kullanımı ve Bel Ağrısı

Bebek ve Çocuk Hastalıkları Anasayfa

Çocuklarda Kabakulak Hastalığı ve Tedavisi

Çocuklarda Kızamıkçık Kızamık Hastalığı ve Tedavisi


Çocuklarda Bebeklerde Su Çiçeği Hastalığı ve Tedavisi

Çocuklarda Bebeklerde Kulak Ağrısı

Çocuklarda Kabızlık ve Altına Kaçırma

Bebeklerde ve Çocuklarda Kusma, İshal, Karın Ağrısı

Bebeklerde ve Çocuklarda Bademcik Boğaz İltihabı

Çocuklarda Bebeklerde Boğmaca Hastalığı ve Tedavisi


Çocuklarda Aşılama, Aşı Türleri, Bcg, Karma, Polio, Kızamık Aşısı

Çocuk Hastalıkları Hakkında Bilgiler

Çocuklarda Bağırsak, İplik Solucanı, Deri Hastalıkları (İmpetigo)

Çocuk Hastalıkları ve Korunma Yolları

Hasta Çocukların Bakımı ve Beslenmesi

Çocuklarda ve Bebeklerde Lavman

Çocuklarda Kafatası Travmaları

Çocuklarda Boğmaca ve Öksürük

Çocuklarda Kulak İltihabı

Çocuklarda Menenjit Hastalığı

Çocuklarda ve Bebeklerde Boğaz İltihabı

Çocuklarda ve Bebeklerde Ateş Yükselmesi

Çocuklarda ve Bebeklerde İshal Tedavisi

Bebeklerde Susuz Kalma Hastalıkları

Çocuklarda Ağlama ve Sinir Hastalıkları

Çıbanlar, Ürtiker Hastalığı, Siğiller ve Tedavisi

Saç Bitleri, Uyuz Hastalığı ve Tedavisi

Çocuklarda Burun Kanaması, Yanıklar ve Burkulma

Yeni Doğan Bebeklerde Görülen Hastalıklar

Erken Doğum Nedir, Erken Doğum Sonrası Bebek Bakımı

Yeni Doğan Bebeğin Beslenmesi

Çocuklarda Göbek Hastalıkları

Çocuk Egzaması, Melena Hastalığı, Mide Kapağında Daralma

Çocuklarda Beslenme Bozuklukları

Çocuklarda Raşitizm Hastalığı

Zeka Geriliği, Mongolizm Hastalığı

Bebeklerde Deri Hastalıkları

Çocuklarda Fıtık Hastalığı

Çocuklarda Tik ve Kas Körelmesi

Çocuklarda Bebeklerde Altına Kaçırma, Yatak Islatma

Fenilketonüri Hastaligi, Cengelli Kurt

Cocuklarda Konusma Bozuklugu

Çocuğun Tuzlaması, Çocuk Kundaklama

Bebek Emzirme Süreleri ve Anne Sütünü Arttırma

Çocuklarda ve Bebeklerde Havale Geçirme

Bebek ve Çocuk Ruh Sağlığı

Televizyonun Çocuklara Etkileri

Sünnet ve Çocuk Ruh Sağlığı

Çocuk İstismarı

Gece İşemeleri

Enkoprezis (Kaka Kaçırma)

Bebeklerde Uyku Bozukluğu

Dezintegratif Bozukluk

Asperger Sendromu

Rett Sendromu

Çocuklarda Zeka Geriligi

Bebeklik Anoreksisi

Yeme Krizi (Bulimia Hastalığı)

Şişman Çocuklar

Aşırı Su İçme

Fonolojik Bozukluk

Çocuklarda Geç Konuşma

Diş Gıcırdatma

Ağız ve Diş Sağlığı Anasayfa

Ağız ve Diş Sağlığı

Diş ve Diş Eti Hastalıkları

Diş Eti Hastalıkları ve Yamuk Dişler

Diş Fırçalama Teknikleri

Diş Sağlığı ve Diş Eti Bakımı

Diş Ağrısı ve Diş Sağlığı Tedavisi

Diş Çürümesi, Çocuklarda Dişlerin Çürümesi Nedenleri

Diş Granülomu Sorunu

Diş ve Ağız Sağlığı, Dişler Nasıl Fırçalanmalı


Diş Hekimi Korkusu

Diş Hekimliği ve Anestezi

Dişin Yapısı

Mikrobiyal Dental Plak

Ağız ve Diş Bakımı

Dişeti Hastalıkları

AFT ve Uçuk Tedavisi

Ağız Kokusu Nasıl Giderilir

Diş Taşı (Tartar)

Diş Çürükleri

Diş Dolgusu

Ozon Tedavisi ve Lazer

Kanal Tedavisi

Diş Çekimi ve Sonrasında Yapılması Gerekenler

Diş Çekiminden Sonra Ağzımızda Neler Olur?

Diş Protezi

İmplant Nedir, İmplant Nasıl Yapılır?

Estetik Diş

Diş Beyazlatma

Süt Dişleri

Ağız Koruyucu

Dişlerimiz İçin Önemli Mineral: Flor

Ortodonti Tedavisi ve Ortodontistler

Diş Gıcırdatma

Çene Eklemi Hastalıkları ve Ağrısı

20 Yaş Dişleri

Dişte Apse ve İltihap Tedavisi

Gece Ağrıyan Dişe Ne Yapmalıyız?

Tükürük Salgısı Neden Önemlidir?

Sigara Çürük Yapar Mı?

Çay ve Kahve Dişleri Nasıl Etkiler?

Hastalıklar ve Diş Sağlığı

Ateş - Sıcak Soğuk Uygulama Anasayfa

Termometre Derece Isı Ölçer

Ateş Çeşitleri Yüksek ve Düşük Ateş

Vücudda Ateş Ölçülebilen Yerler

Ateş Ölçme İlkeleri

Vücud Isısı Ateş Yükselmesi

Soğuk Uygulama Buz Torbası

Sıcak Uygulama Termofor Uygulaması

Akciğer Hastalıkları Anasayfa

Akciğer Tıkanıklığı Hastalığı

Akciğer Ödemi Had Tedavisi

Akciğer Röntgeni Çektirilmesi Gereken Durumlar

Akciğer Hastalıkları Belirtileri

Akciğer Fonksiyon Testleri

Obstrüktif Akciğer Hastalıkları

Akciğer Enfeksiyonları

Akciğer Parazit Hastalıkları

Akciğer Tüberkülozu

Akciğer Kanseri, Akciger Tümörleri

Kor Pulmonale (Solunum Yetersizliği)

Mediasten Hastalıkları

Plevra Hastalıkları

Diyafrağma Hastalıkları

Diğer Akciger Hastalıkları

Akciğer Kanseri ve Sigara Kullanımı

Akciğer Kanserinin Yerleşim Yerleri

Küçük Hücre Dışı Akciğer Kanseri (KHDAK)

Akciğer Kanserinde Evreleme

Beyin Hastalıkları Anasayfa

Beyin, Beyincik, Omurilik, Omurilik Soğanı Hakkında Bilgiler

Beyin Hastalıkları ve Tedavisi

Beyin Hastalıkları ve Beyin Sağlığı

Beyin İltihabı (Ensefalit) Hastalığı

Beyin Damar Kökenli Hastalıklar

Beyin Tümörlerinin Belirtileri ve Tedavisi

Çevresel Sinir Sistemi, Vejetatif Hakkında Bilgiler

Beyin Sarsıntısı, Belirtileri ve Tedavisi

Beyinde Tümör Oluşumu, Nedenleri ve Belirtileri


Çocuklarda Kabakulak Hastalığı Tedavisi

Bulaşıcı Çocuk Hastalıkları, Çocuklarda Kabakulak Hastalığı

Kabakulak, virütik bir hastalıktır. Bir başka deyişle hastalığa virüsler neden olur. Hastalık, tükürük bezlerini, özellikle kulağın hemen altında ve önünde, çe­ne kemiklerinin köşelerinde yer alan parotid bezlerini etkiler. Fazla bulaşıcı değildir ve 5 yaşın altındaki ço­cuklarda pek görülmez. Bir kez geçiren çocuk bağı­şıklık kazanacağı için ikinci kez geçirilmesi olasılığı çok düşüktür. Hastalığın alınmasıyla belirtilerinin or­taya çıkması arasındaki dönem (kuluçka dönemi) yak­laşık üç haftadır.

Kabakulak Hastalığı Belirtileri

Başlıca belirti, parotid bezlerinin şişmesi ve hassaslaşmasıdır. Genellikle hastalık, önce bir kulağın altında başlar ve en fazla beş gün içinde diğer kula­ğın altına atlar. Genellikle hafif ateş ve halsizlik duy­gusu vardır. Parotid bezleri tükürük salgılanmasıyla ilişkili oldukları için çocuk, ağzının kuruduğundan ya­kınabilir. Hastalık 6-10 gün içinde kendiliğinden ge­çer.

Kabakulak Hastalığı Tedavisi

Kabakulağın rahatsızlıkların giderilmesi dışında özel bir tedavisi yoktur. Acıyı gidermek amacıyla ılık bir tülbent ya da ılık su dolu bir şişeyle, şiş bezler üzerine kompres yapılması yararlı olabilir. Aspirin gibi uygun analjezik ilaçlar kullanılabilir. Çocuk, ağzını açmakta güçlük çekeceğinden besleyici, yumuşak yiyecekler ve yeterince sıvı verilmelidir. Ağız kuruysa, dili ve ağzı nemli tutmak amacıyla gargara yapılma­sına özen gösterilmelidir. Böylece temiz olması da sağlanır.


Hastalığın gereksiz yere aşırı yayılmasını önle­mek amacıyla hasta çocuğun kullandığı çatal, bıçak ve kaplar ayrılmalıdır. Çocuğun şişler indikten son­ra bir hafta süreyle okuldan uzak tutulması da yarar­lı olacaktır.

Ne zaman doktora başvurmalı?

Acı, evde alınan önlemlerle giderilemeyecek denli şiddetliyse.
Çocuk, başağrılarından ya da kulak ağrısından ya­kınıyorsa (Kulak ağrısına, genellikle parotid bezleri­nin şişmesi, neden olur. Ancak çocuğun, aynı zamanda orta kulak iltihabı geçiriyor olması, olasıdır)Karın ağrısı ya da hayalarda rahatsızlık söz ko­nusuysa, Çocuk, özellikle kaygı uyandırıcı bir durumdaysa, Teşhis konusunda bir kuşku varsa

Çocuklarda Bebeklerde Kulak Ağrısı Tedavisi

Çocuklarda Bebeklerde Kulak ağrısı ve Tedavisi

Çocukta sık rastlanan bu sorun, içerdiği potan­siyel tehlike nedeniyle önemli bir kaygı kaynağıdır. Diş çıkarma, çocuklarda sık karşılaşılan bir kulak ağ­rısı nedenidir ve çocuğun kulağını çekelemesine neden olur. Bir başka sık karşılaşılan neden, enfeksiyondur. Kulak zarının arkasındaki ortakulak, kısa bir tüple (östaki borusu) gırtlağın arkasına bağ­lanır. Bu tüp, boğazdaki ve burundaki bakterilerin ko­laylıkla orta kulağa geçmelerine olanak sağlar.

Kulak Ağrısı Belirtileri

Acının yanı sıra diğer belirtiler, ateş, genel hal­sizlik, arada bir kusma ve burun akıntısıdır. Bu belir­tilerin tümü, her zaman görülmeyebilir. Kulaktan bir akıntı ve akıntıdan sonra orta kulaktaki iltihabın yap­tığı basıncın azalması nedeniyle bir rahatlama olabi­lir. Akıntının görülmesi durumunda büyük bir olasılıkla antibiyotik tedavisi gerekeceği için çocuk, hemen doktora götürülmelidir.
Kulak ağrısının orta kulak iltihabından mı ya da diş çıkarma gibi başka bir nedenden mi kaynaklan­dığını belirleyebilmek için önce çocuğun dikkatini dağıtmalı, sonra kulağını hafifçe öne ve arkaya doğru çekmelidir. Bu çekişin çocuğa acı vermesi, rahatsız­lığın büyük bir olasılıkla orta kulak iltihabından kaynaklandığını gösterir ve hemen doktora baş­vurulmalıdır.

Kulak Ağrısı Tedavi

Acıyı gidermek amacıyla aspirin ya da benzeri ilaçlar verilir. Ağrıyan kulağa birkaç damla kulak dam­lası damlatılması, yine acıyı azaltmak açısından ya­rarlı olabilir. Ancak damlanın aşırı sıcak olmamasına özen gösterilmelidir. İltihaplar, kısa sürede geçer.

Ne zaman doktora başvurmalı?

Ağrı çok şiddetliyse ya da 12 saatten uzun sürer­se, Kulak akıntısı varsa, Çocuk, genellikle iyi değilse, ateşliyse ve ku­suyorsa

Çocuklarda Kabızlık Altına Kaçırma

Çocuklarda Bebeklerde Kabızlık Hastalığı

Kabızlık, büyük abdestin düzensiz aralıklarla ve güçlükle yapılmasıdır.

Yiyecek artıkları, bağırsaklardan, bağırsakların dü­zenli kasılmalarıyla (peristalsis) geçer. Kalın bağırsak­lar dolunca bir refleks davranışı olarak dışarı çıkılır (defekasyon). Ne denli sık dışarı çıkıldığı ise kişiden kişiye değişir. Günde bir kez dışarı çıkmak olağan­dır. Ancak, büyük abdestlerini, daha uzun aralıklarla yapanların, bu durum bir güçlük yada acı konusu ol­muyorsa kaygılanmamaları gerekir.


Peristalsisin düzenli bir biçimde sürdürülebilmesi için yeterince lahana, portakal, kepek gibi posalı yi­yecekler yenmelidir. Yeterince sıvı alınması, kabızlı­ğı önlemek açısından zorunludur. Çünkü, bedenin su­suz kalması durumunda, bağırsaklardan gereğinden fazla sıvı emilir ve bağırsak kasılmaları yavaşlar.

İlaç
Müshil ilaçlarının gereğinden fazla kullanılması hem gereksizdir ve hem de ters sonuç verir. Bu tür ilaçların sürekli kullanılması, kabızlığın daha uzun
sürmesine neden olabilir. Defekasyon sırasındaki acı­larını gidermek için hafif ilaçlar kullanılabilir. Ancak bu, bir alışkanlık durumuna getirilmemelidir.

Anüste yara
Dışkının sert ve düzensiz olması, anüs çevresin­deki derinin yırtılmasına neden olabilir. Bu durumda, defekasyon (dışarı çıkma) çok acılı olacaktır. Defekasyonun acı çekmek korkusuyla geciktirilmesi, so­runu daha da ağırlaştıracaktır. Bu durumdaki çocu­ğun dışkısına sık sık kan karıştığı görülecektir.
Tedavinin amacı, bağırsak hareketlerini yumuşat­maktır. Tedavi sırasında alınan gıdalarda değişiklik yapılabilir ve kısa bir süre için hafif bir müshil kulla­nılabilir. Defekasyondan önce lokal bir anestetik krem sürülmesi yararlı olacaktır.

Kronik kabızlık
Kabızlığın uzun sürmesi durumunda, kalın bağır­sak kasları uzar ve kasılma güçlerini yitirirler. Bu rahatsızlığın genellikle psikolojik ve bunun yanı sıra fi­ziksel bir nedeni vardır ve fazla gecikilmeden doktora başvurulmasını gerektirir. Doktor, kimi zaman ba­ğırsakların lağman yoluyla temizlenmesini önerebi­lir. Lağman sonrasında düzenli defekasyonu sağla­yacak önlemler alınmalıdır.

Bebeklerde Çocuklarda Altına kaçırma

Bezlenmeyen bir çocuğun kaza İle altına büyük abdestini yapmasının üzerinde durulmamalıdır. Olay, psikolojik nedenlerle de olabilir. Çocuk kendine gü­ven duymuyor ya da yeni doğan kardeşini kıskanıyor­sa, altına yapabilir. Psikolojik sorunlar anlaşıldıktan ve çözümlendikten sonra, altına kaçırma olayı da, or­tadan kalkar. Çocuğun olduğu kadar, anne ve baba­nın da önemli duygusal ve psikolojik sorunları söz konusu olduğunda, çocuğun durumunda bir düzelme ortaya çıkmadan önce, sorunların belirlenmesi­ni ve çocuğun kendine güvenini yeniden kazanma­sını beklemek gerekir.

Altına kaçırma, sürekli kabızlığın sonucu da olabilir.Aşırı yumuşak ya da sıvı durumundaki dışkı, sü­rekli dolu kalın bağırsaklardan geçerek, dışarı sıza­bilir. Anüs kaslarını denetleyemeyen çocuk, farkın­da olmadığı bu sızıntıyı, istese de durduramaz. Altı­na kaçırma, sorun yaratan ve utanç verici bir olaydır. Ancak, çocuğa bu nedenle kötü davranılmaması zorunludur. Bunun yerine nedenlerin anlaşılmasına çalışılması ve doktora başvurulması gerekir.

Cocuklarda Bebeklerde İshal Kusma Karın Ağrısı

Çocuk ve Bebek Hastalıkları ve Tedavi Yöntemleri

Çocuklarda Bebeklerde İshal Hastalığı

İshal, dışkının sulu olması ve sık sık yapılması an­lamına gelir. Nedeni, gıda değişikliğinin yanı sıra virütük ya da daha ender olarak bakteriyal enfeksiyonlar olabilir. Enfeksiyon nedeniyle ortaya çıkan ishallere, "gastroentestinal" rahatsızlık adı ve­rilir. Sık görülen belirtilerinden biri, tüm karnı kapla­yan, sancılı ağrılardır. İshalle birlikte kusma da görülebilir. Rahatsızlık, genellikle 24-48 saat sürer ve özel bir tedavi gerektirmeden, kendiliğinden kaybo­lur. İshal, verdiği sıkıntının yanı sıra aşırı sıvı kaybı­na neden olabilir. Bu yüzden bebekler ve hastalığın uzun sürdüğü ve ciddi olduğu durumlarda büyükler için, tehlike yaratabilir.

İshal Hastalığı Tedavisi

Yiyecekler: Ciddi bir ishalde çocuğun bağırsak­larının dinlenmesi sağlanmalıdır. İlk oniki saat için­de çok küçük miktarlarda kızarmış ekmek ya da kraker dışında yiyecek verilmemelidir. Daha sonra yağsız pirinç tapası ve haşlanmış patates gibi yiye­cekler yedirilebilir. Belirtiler kayboldukça normal gı­dalara dönülür. Ancak bir süre yağlı ve kızarmış gıdalardan kaçınmalıdır.


Sıvılar Çocuk, bedenin susuz kalmasını önlemek amacıyla mutlaka yeterince sıvı gıda almalıdır. Bu ne­denle her zaman olduğundan daha fazla içecek ve­rilmelidir. İçeceklerin ishali artırdığı ve bu yüzden kısıtlanmaları gerektiği konusunda yanlış bir inanç vardır. Bedenin yeterince sıvı alması zorunluğu oldu­ğu için bu, çok tehlikeli bir yanlış anlamadır. Başlan­gıçta yalnız su ve şekersiz koyu çay verilmelidir. İshal hafifledikçe meyve suları, belirtiler iyice azalınca da süt içirilebilir.

İlaç: Reçetesiz satılan kaolenli ilaçlar, dışkının da­ha yoğun olmasını sağlayacaktır. Antibiyotikler, bir­çok durumda belirtilerin süresini ya da etkisini azaltmak açısından yararlı olmazlar.

İshal Durumunda Ne zaman doktora başvurmalı?

İshal ya da bağlı rahatsızlıklar, 24 saat içinde geçmezse, Kramp türü ağrılar yerine sürekli karın ağrısı ve acı varsa, İshalli çocuk, altı aylıktan küçükse, Hastalık yabancı bir ülkeyi ziyaretten kısa bir sü­re sonra ortaya çıkmışsa, Hastalık, sık sık kendini yinelerse, Dışkıda kan görülürse, Çocuğun genel olarak kaygı uyandıran bir görü­nümü varsa

Çocuklarda Bebeklerde Karın ağrısı

Karın ağrısı, apandist ya da başka bir rahatsızlı­ğa bağlı olabileceği kaygısıyla anne-babaları üzer ve telaşlandırır. Ancak, çocuklarda karın ağrısı sık gö­rülen ve nedenleri pek çeşitli olan bir rahatsızlıktır. Bedenin başka yerlerindeki, örneğin bademciklerdeki iltihaplar karındaki lenf bezlerinin şişmesine ve karın ağrısına neden olabilir. Bağırsakların ishal nede­niyle aşırı hareketi sonucu, gelip geçici ağrılar türünde olabilir. Kabızlık, pek ender olarak karın ağ­rısına neden olur. Ancak kabızlığı gidermek amacıyla kullanılan müshil ilaçları, karın ağrısı yapabilir.

Ayrıca duygusal sarsıntılar ve stres, karın ağrısı­na neden olabilir. Ancak bu durumlarda çocuğun numara yapıp yapmadığından emin olmak gerekir. Karnı gerçekten ağrımayan çocuk, bu şikâyetinin dışında tümüyle sağlıklı görünecektir.

Çocuğun, karnının neresinin ve nasıl ağrıdığını ta­nımlaması güçtür. Karın ağrısı deyimini, büyüklerin kullandığından farklı anlamda kullanabilir, "karnım ağrıyor" diyen çocuk, gerçekte mide bulantısından ya da genel bir halsizlik duygusundan yakınıyor da olabilir.

Akut apandisit

Apandist, karnın alt, sağ yanında yer alır. Akut apandisit ağrısının olağan belirtisi, göbekten baş­layarak çocuğun sağ yanına yayılan ağrıdır.Bu arada karnın alt sağ yanı hassaslasın Ağrı süreklidir ve ha­reket edildikçe ağırlaşır. İştah azalır ve kusma görü­lür. Bağırsaklar genellikle ağrı başlamadan 12 saat önce çalışmayı durdurur. Dil sağlıklı, pembe rengini yitirir ve 37.2 ile 37.8 santigrad derece arasında hafif ateş vardır.

Çocuklarda Karın ağrısının tedavisi

Karın ağrısının her türü özellikle çocukta, sık kar­şılaşılan bir durum değilse ve bilinen bir açıklaması yoksa, ciddiye alınmalıdır. Çocukta genellikle görülen yatma isteği desteklenmelidir. Ağrının verdiği sı­kıntı, karnın üzerine içi ılık su dolu bir şişe konula­rak biraz hafifletilebilir. Çocuğa, su ve çay gibi sin­dirim güçlüğü yaratmayan içecekler dışında katı gı­da verilmemelidir. Acıyı azaltmak amacıyla uygun dozda aspirin ve benzeri ilaçlar içirilebilir.

Ne zaman doktora başvurmalı?

Çocuk hasta görünüyorsa, Acı sürekliyse ya da çok şiddetliyse, Akut bademcik iltihabı, gastroentestinal bir rahat­sızlık ya da duygusal stres gibi bilinen, açık bir ne­den yoksa, Ağrı 6 saatten uzun sürerse, Ağrı, karnın alt sağ yanında yoğunlaşıyorsa ve kar­nın o bölgesi özellikle hassassa.

Çocuklarda Bebeklerde Kusma Rahatsızlığı

Kusma, çocuğun bünyesine uymayan bir yiyecek yemesi, aşırı yeme, duygusal sarsıntı, kara ya da de­niz yolculuğu gibi nedenlerden kaynaklanabilir. Ge­nellikle bağırsak enfeksiyonu kusmanın nedenidir. Ancak bu tür gıda zehirlenmelerinin dışında, bede­nin başka yerlerindeki, örneğin kulak ve bademciklerdeki enfeksiyonlar da kusmaya neden olabilir. Çocuk, kustuktan sonra solgun görünebilir ve üşüyebilir. Ancak bu belirtiler telaşlandırmamalıdır, çün­kü bir süre sonra kaybolacaktır.
Yol hastalığı: Yolculuk, pek çok çocuğu rahatsız eder. Yolculuklarda önceden alınacak önlemlerin, te­daviden çok daha yararlı olduğunu unutmamak ge­rekir. Yol hastalıklarına karşı pek çok uygun antihistaminik ilaç vardır. Bu ilaçlar genellikle yola çıkılma­dan yarım saat önce alınır ve yol boyunca her yarım saatte bir uygun dozda verilir. Bu ilaçların uyku ver­meleri de, ayrı bir yarar olarak görülebilir.

Kusma Hastalığı Tedavisi

Çocuğa 6-8 saat süreyle bir şey yedirilmemeli, an­cak her 1-2 saatte bir ya da daha sık su verilmelidir. Kusma azaldıkça kızarmış ekmek, bisküvi gibi yiye­ceklere, giderek normal gıdalara geçilmelidir.

Ne zaman doktora başvurmalı?
Kusmayla birlikte karın ağrısı varsa, Kusma, 24 saaten uzun sürerse, Çocuğun ateşi varsa, Çocuk genellikle iyi görünmüyorsa

Çocuklarda Bebeklerde Bademcik Boğaz Ağrısı

Çocuk Hastalıkları ve Tedavi Yöntemleri

Çocuklarda Bebeklerde Boğaz ağrıları

Boğaz ağrılarına genel olarak iltihaplar neden olur. Çoğunlukla da bunlar, antibiyotiklerin etkisiz kaldığı virüs iltihaplarıdır. Bu tür iltihaplar, genellik­le birkaç gün içinde, kendiliğinden geçer. Belirtileri, acı ve yutkunma zorlukları ile hafif ateştir. Bakım, ba­demcik iltihapları için önerilene benzer ve yutkunma zorlukları ile acıyı gidermeyi amaçlar.

Çocuklarda Bademcik Hastalığı

Tıp dilinde tonsil adı verilen bademcikler, dilin ar­kasında, her iki yanda olmak üzere iki tanedir ve ağ­zın yanlarına bağlıdır. Sağlıklı olduklarında pembemsi görünümü olan bademcikler, ağzın arkasını ve boğazı saran lenf bezlerinin birer parçasıdır. Bademcikler, hastalık yaratıcı organizmaları tutup, onların bedene yayılmalarını önleyerek, enfeksiyonlara karşı koruyu­cu bir işlev yerine getirirler. İltihaplandıklarında kı­zarırlar, büyürler ve bazen de beyaz noktalarla kaplanırlar. Bademcik iltihabıyla beraber, boğazdaki lenf bezeleri de büyür ve hassaslaşır. Bunlar, bede­nin enfeksiyonla savaştığını gösteren, sağlıklı belir­tilerdir. Ve bu savaşım, enfeksiyonu gidermek açısından kendi başına yeterli olabilir.

Bademcikleri iltihaplanan çocuk, sıradan boğaz ağrısına benzeyen belirtilerin yanı sıra, karındaki lenf bezelerinin de işe karışması nedeniyle karın ağrıla­rından da şikâyetçi olabilir. Bu tür karın ağrıları, apan­disit ağrılarıyla karıştırılmamalıdır.

Bademcik Hastalığının Tedavisi

Dinlenme: Çocuk, yorgunluk duyacaktır. Kendi­ni fazla yormaması, dinlenip uyuması sağlanmalıdır.


Yiyecek: Çocuk, iştahsızlık nedeniyle yiyemiyorsa, fazla zorlanmamalıdır. Ancak yememenin nede­ni, boğazın acımasıysa, çocuğun muhallebi, meyve püresi, jöle gibi çekici ve lezzetli yiyeceklerle yeterli gıda almasına özen gösterilmelidir.
İçecekler: Çocuk, gıdasını olabildiğince içecek­ler yoluyla almaya özendirilmelidir. Meyve suları ve süt, bedenin beslenme gereksinimlerinin pek çoğu­nu karşılayacaktır.

Acının giderilmesi: Boğazdaki ve varsa karındaki acının giderilmesi amacıyla her dört saatte bir aspi­rin ya da benzeri ilaçlar uygun dozda verilebilir.
Gargara: Beş yaşından büyük çocuklar için uy­gundur. Suda eritilmiş aspirin ya da bu amaçla ha­zırlanmış müstahzarlarla yapılan gargara, acının giderilmesi açısından yararlı olur ve enfeksiyonu de­netleyen, antiseptik bir işlevi yerine getirir.

Antibiyotikler: Çok ciddi bademcik enfeksiyonla­rında, bedenin kendi korunma mekanizmalarıyla en­feksiyona karşı yeterince savaş veremediğini gösteren belirtiler bulunması durumunda, doktorca verilebilir.

Ne zaman doktora başvurmalı?

Çocuğun durumu, yukarda önerilenlerin yapılma­sına karşın, kötüleşirse, Hastalık, üç ya da dört günden uzun sürerse, Kulak, başağrısı veya başka rahatsızlıklar ortaya çıkarsa, Ateş, 38.8 santigrad derecenin üzerine çıkarsa, Bademcikler, aşırı büyük ve iltihaplı görünüyorsa

Çocuk Hastalıkları Hakkında Bilgiler

Çocuk Hastalıkları Hakkında Bilgiler ve Çocuk Hastalıkları Tedavisi

Çocuklarda, Bebeklerde Üşütme ve Nezle

Üşütme nedeniyle hepimizin burnu tıkanmış ve akmıştır. Virüs enfeksiyonun neden olduğu bu rahat­sızlığın giderilmesinde antibiyotikler etkisizdir. Üşütmeye karşı bağışıklık kazanılmaz. Ancak çocuk büyüdükçe bu rahatsızlığa giderek daha az yakalana­caktır.


Üşütmenin başlıca belirtisi, burun akıntısıdır. Ön­ce berrak olan bu akıntı, birkaç gün sonra koyulaşır ve sarı bir renk alır. Hafif bir ateş ve ağrılar görülebi­lir. Rahatsızlık genellikle bir hafta içinde iyileşir.

Çocuklarda Üşütme ve Nezle Tedavisi

Üşütmenin büyülü bir ilacı yoktur. Ancak evde sağlanabilecek bazı olanaklar, rahatsızlığın neden ol­duğu sıkıntıların kolaylıkla giderilmesini sağlar. Bur­nu akan bebek, burun akıntılarının genzine kaçmasını önlemek amacıyla yastıksız olarak ve yana döndürülerek yatırılmalıdır. Daha büyük çocuklar, nefes alma­yı biraz kolaylaştıracağı için dik oturtulabilir. Göğse sürülecek Vicks türü bir krem, dekonjestan etkisi ya­parak burundaki tıkanıklığın giderilmesine katkıda bulunur. Yine buğuyu teneffüs etmek yoluyla alınan ilaçlar da burun yollarının açılmasına katkıda bulunur. Dekonjestan burun damlalarının yararı sınırlıdır. Çünkü etkileri kısa sürer ve burnun iç yüzeyini tah­riş ederek daha fazla akıntıya neden olabilirler. Bu­run damlaları, tıkalı burnun küçük bebeğin beslenmesini güçleştirdiği durumlarda yararlı olur. Burnu aşırı tıkalı küçük bebeklere yiyecek verilme­den önce burun delikleri yumuşak bir tülbentle acıt­madan silinmeli, sonra baş arkaya doğru yatırılarak her iki deliğe birer damla damlatılmalıdır.

Çocuklarda Bebeklerde Öksürük Hastalığı

Öksürük, anne ve babanın doktora başvurmaları­na neden olan belirtilerden biridir. Hava borusuna ya­bancı parçacıklar girince kendiliğinden oluşur. Bu nedenle sümük, balgam gibi maddelerin ciğerlere gir­mesini önlemek açısından koruyucu bir işlevi vardır. Yine öksürük, göğüsteki balgam yada iltihapların dı­şarı atılmasına olanak sağlar. Bütün bu nedenler göz-önüne alındığında öksürüğün, zarardan çok yararı olduğu ve bastırılmasının da, yarardan çok zarar ve­rebileceği ortaya çıkar. Ancak yine de, aşağıda be­lirtilen durumlarda öksürüğün tedavisi gerekli olabilir:

1- Öksürük kuru ve balgam çıkartılmasını sağla­mıyorsa,
2- Gece öksürüğü, hastanın ve aile bireylerinin uy­kusunu engelliyorsa,
3- Kaburgaları saran kaslar, öksürük nedeniyle aşırı geriliyor ve acı veriyorsa,
4- Balgam aşırı miktarda ise ve hasta çıkarmakta güçlük çekiyorsa,
5- Boğmaca belirtilerinden birine rastlanmışsa.

Öksürük Tedavisi

Öksürüğün bastırılması: Ballı süt gibi sıcak içe­cekler, öksürük refleksinin bastırılması açısından çok yararlıdır. Etkin öksürük şuruplarının çoğu da reçe­tesiz olarak alınabilir.

Buğu teneffüsü: Bu yöntem, ancak daha büyük çocuklarda güvenli bir biçimde uygulanabilir. Vicks ya da bu amaçla hazırlanmış özel ilaçlar, sıcak suyun içine atılır. Sudan çıkan buğunun teneffüs ettirilme­si, öksürüğü azaltır ve balgam çıkartılmasını kolay­laştırır. Bu amaçla içinde sıcak su bulunan bir kaba, söz konusu ilaçtan küçük bir miktar konulur. Çocu­ğa, başını suyun hemen üzerinde tutması, söylenir. Çocuğun başı, bu durumdayken bir havlu ile örtülür ve üç-dört dakika derin nefes alması sağlanır. Çocuğun yüzünün ciddi biçimde yanabileceği olasılığını unutmamak ve yüzünün, suya değmemesine kesin­likle özen göstermek gerekir. Terlemesine neden ola­cağı için bu tedavi, çocuk yatmadan önce uygula­nmalıdır.
İlaç: Öksürük, bedenin olağan koruma mekaniz­malarıyla baş edemediği bir iltihap nedeniyle ortaya çıkmışsa doktor, uygun bir antibiyotik kullanılması­nı önerir.

Ne zaman doktora başvurmalı?

Öksürük, sıradan bir üşütme geçtikten sonra da sürüyorsa.
Öksürük, çocuğun sarı ya da yeşil renkli balgam tükürmesine neden oluyorsa (Bu, çocuğun bronşit olduğunu gösterebilir).
Öksürük, göğüste acıya ya da nefes darlığına ne­den oluyorsa.
Öksürük, nöbet halinde geliyorsaÇocuk, genel olarak iyi görünmüyorsa.