Omuz Distosisi

Omuz Distosisi

Bu aşamada travayın ikinci evresinde karşımıza çı­kabilecek çok ciddi bir komplikasyondan söz etmek uygun olacaktır. Bu komplikasyon makrozomik be­beklerde, özellikle 4000 g' dan daha ağır olanlarda daha sık görülmektedir. Omuz distosisinin görülme in-sidansı 1000 doğumda 1-2 olup perinatal ve neonatal mortalite oranı % 20, yaşayan bebeklerde brakiyal felç gelişme riski de % 30' dur. Bu durumun ürkütücülüğü, bir çok olguda doğumun normal seyretmesi nedeniyle deneyimi görece az olan kişilerin doğumda bulunması ile ilgilidir. Baş doğana kadar problem gün ışığına çık­maz. Yüz vulvadan yavaşça doğar, restitüsyon ve dış rotasyon ya oluşmaz ya da çok yavaş gelişir. Doğum kanalı fetal gövde ile dolu olduğu için vajinal muayene sonuç vermez. Bununla birlikte, ön omuz pubis sim-fizinin hemen üstünden palpe edilebilir.

Omuz distosisi geliştiğinde çok hızlı hareket edil­meli ve derhal doğum doktoruna haber verilmelidir. Bu arada hastaya abartılmış litotomi pozisyonu ver­dirilir; yani bacaklar karına doğru dizlerden iyice kıvrılır. Büyük bir epizyotomi açılır ve bir asistan ta­rafından pubis üstünden bastırılır. Bu çabalarla beraber çocuğun başının standart bir şekilde çekilmesi sorunu çözebilir. Bunlara karşın omuzlar doğmazsa çocuğun bir klavikülasını kırmak gerekebilir. Bu, hayat kur­tarıcı bir manevra olup bisakromiyal çapın azal­tılmasını sağlar. Bu amaçla başparmakla ön klaviküla pubik ramusa doğru bastırılır. Neonatal dönemde kemik iyileşmesi hızlı olduğu için kalıcı bir sakatlığa rastlanma olasılığı düşüktür.

Çeşitli doğum kitaplarında vajinadaki omuzu ro­tasyona uğratıp pubis altından önce arka omuzu do­ğurtma amacıyla uygulanan bazı manevralar vardır. Bununla beraber, pelviste doğumcunun elinin gi­rebileceği kadar yer olsaydı, omuzlar zaten doğardı! Ayrıca, genel anestezi olmadan bu tür rotasyoner ma­nevraların uygulanması hastayı ağrı şokuna sokabilir. Bu nedenle böyle manevralar genelde etkisizdir ve çoğu kez bebek doğduğunda kaybedilmiş olur.