Hamilelikte Kontrol Gebelikte Doktor Kontorlu

Hamilelikte Kontrol, Gebelikte Doktor Kontrolü

Gebe kaldığını farkeder etmez kadının hemen doktoruna başvurması yapacağı en uygun harekettir.


Gebelik süresince çocuk rahim içinde kendisi için gerekli olan maddeleri annesinden alır. Çocuğun gelişmesi annenin bes­lenmesine bağlıdır. Annenin hastalıkları ya da başka dış etkenler çocuğu da aynı şekilde etkiler. Bu konuda verilecek en uygun ör­neğin sigara olacağı kanısındayız. Gebe kadının çok sigara içme­si çocuğun rahim içinde gelişmesini önleyebileceği gibi, yine ço­cuk üzerinde birçok olumsuz etkiler yapar. Aynı şekilde gürültü de çocuğun rahim içinde adeta sıçramasına, yani el ve ayaklarını birdenbire oynatmasına yol açar.
Gebe olduğunu tahmin eden veya anlayan bir kadın hiç vakit kaybetmeden doktoruna giderse:

• Hamileliğin sağlıklı şekilde geçmesini
• Kolay bir doğumun olabilmesini
• Ana karnındaki bebeğin sağlıklı ve kuvvetli olmasını
• Gebeliğin komplikasyonlarından korunmayı
Büyük ölçüde garanti altına alır.

Öte yandan annedeki frengi, şeker hastalığı, kızamıkçık gibi hastalıklar çocuğun hayatını tehlikeye düşürecek kötü etkiler ya­pabilir. Hemen şunu da belirtelim, gebelik süresince genç anne adayının rastgele ilaç alması ya da iğne yaptırması hiç doğru de­ğildir. Bütün bunlar yapılmadan önce mutlaka doktorunuza gö­rünmeniz gerekir.

Gelişmiş ülkelerde gebelik süresinde ya da doğum sırasında ölüm oranı, geri kalmış ülkelere oranla yok denecek kadar azdır. Bu konuda yayınlanmış olan istatistikler bize yeterli bilgiyi sağla­maktadır. İleri ülkelerde ölümün, geri ülkelere göre az oluşunun nedenini doktorlarda ya da hastanelerde aramamak gerekir. Bize göre bunun tek ve gerçek nedeni şudur:

Geri kalmış ülkelerde gebe kadın çoğu kere gebeliğini doktor kontrolunda geçirmemekte ve kendisini doğuma hazırlamamakta­dır. Oysa gelişmiş ülkelerde kadın, gebe olduğunu farkeder et­mez hemen doktoruna başvurmakta ve gebeliği süresince yalnız­ca doktorunun dediklerini uygulamaktadır.

Doktor hastasını böylece doğum anından çok önce tanımak­tadır. Türkiye'de de durum geri kalmış ülkelerden pek farklı değil­dir. Ölüm oranı öbür geri kalmış ülkeler kadar yüksektir. Ülkemiz­de de herhangi bir kadın aynı şekilde «Gebe miyim?» sorusu aklı­na gelir gelmez doğruca bir ebeye ya da doktoruna başvurmakta­dır. Tabii bunun sorumluluğunu yine kişilerin kendilerinde olduğu kadar, sağlık hizmetlerinin bütün yurda gerektiği gibi yayılmamış olmasına da bağlamak zorundayız.

Gebe kadının, gebelik tanısı konduğu andan başlayarak be­lirli aralıklarla doktoruna gitmesi gereklidir.

Doktor gebelik süresince geleceğin annesinde aşağıda belir­teceğimiz noktaları sürekli olarak kontrol altında bulundurur ve genel bir muayeneyle genç anne adayının gebeliğe hazır olup ol­madığını, gebeliğe bir engel olup olmadığını annenin beslenme programını, gebenin kansız (anemik) olup olmadığını saptar.

Bütün bunların ışığında, annede toksemi hastalığının başla­yabileceği olasılığı düşünülerek şu noktalara da dikkat edilir: Her kontrolda tansiyon ölçülür ve ellerde, ayaklarda şişlik olup olma­dığına bakılır.

Ayrıca her kontrolda yapılacak idrar tahlili ile gebelik toksemisi (eklamsi ve preklamsi) denen hastalıkların bir belirtisi olan albümin bulunup bulunmadığı görülür. Bunun dışında, yine idrar tahlili ile böbrek, idrar yolları ya da mesanede çok rastlanan iltihaplamaların olup olmadığı kontrol edilmiş olur.
İdrar tahlilinin önemli bir yararı da, idrarda şekerin varolup ol­madığının anlaşılmasıdır.