Gırtlaktaki engeller, Tıkanma, Tıkanma Nedenleri
Boğazda Tıkanma
Sıvı engeller
Gırtlak düzeyinde besinler ve sıvılar, solunum yolu üzerinde karşılaşır.
Solunum borusuyla yemek borusunun bu kesişmesi, ayırımı sağlayan normal reflekslerle kollanır. Doğal olarak sıvılar geldiğinde, ani bir refleks, larenksi kapatır. Daha sonra bu sıvılar ya yutulur ya da atılır.
Larenksin refleks kapanışı ya da yutma refleksi aksar veya tamamen ortadan kalkarsa, sıvılar gırtlakta kalıp, akciğerleri boğma tehlikesini yaratabilir.
Bu sıvılar mideden gelirse, genellikle asitlidir.
Yüz ya da yüzdeki boşluklarda oluşan (burun, kulak) kanamalardan da kaynaklanabilir.
Ayrıca bu sıvılar durumun ciddiyetini anlayamayan biri tarafından verilen sıvılar da olabilir.
Bilinci sarsılmış ya da sarsılacak durumda olan birine, içecek hiçbir şey vermemek gerekir.
Belirtiler
Bayılan ve bilinçsiz bir kişide nefes borusuna sıvı kaçtığı, gırtlağından gelen gurultulu seslerden anlaşılır.
Doktorların yapacağı ve Tedavisi
ilk aşamada, ağız boşluğu, boğaz, nefes borusu ve bronşlardaki sıvıyı çekmeyi deneyeceklerdir. İkinci aşamada, sindirim ve nefes borularını ayırmak için, nefes borusuna bir tüp salarlar. Bu tüp, ucundaki baloncuk sayesinde solunum yollarını kurutmayı sağlar.
Solunum yollarının açılması
Soluk Tıkanıklığı
Kendisini sarstığınız halde uyanamayan ve horlayıp, boğuluyormuş izlenimi veren biri karşısında, derhal ve hiç vakit kaybetmeden aşağıdaki hareketleri yapmak gerekir. Bu hareketler, solunum yollarını açarak, yeniden solumayı sağlar.
1. Ağzı açmak
Hastayı sırt üstü yatırdıktan sonra, yaka sini gevşetin, varsa kravatını çözün, başını iyice geriye dayayıp, bir elinizle alnını bastırın, diğeriyle de çenesine dayanıp, ağzını iyice açın.
2. Kaçan cismi çıkarmak
Alnına basıp başını arkada tutmaya devam ederek, bir veya iki parmağınızla ve mümkünse bir mendille, muhtemelen solunum yolunu tıkayan yabancı cismi, ağız boşluğu içinde arayın.
3. Dilin sarkmasını önlemek
Dil kaslarının bağlı olduğu alt çeneyi yukarıya kaldırıp ileri çekerek, hastanın dilini yukarı çekin. Böylece solunum yollarını açıp, soluksuz kalmayı önleyeceksiniz.
4. Yan yatış durumuna getirmek
Dilin yeniden boğazın dibine düşmesini önlemek için, hastayı yan olarak, sağa ya da sola yatar hale getirmek gerekir.
Doktorların yapacağı
Yarı baygın halde, fakat sırt üstü yatmaları da gerekli olan kişilerin dillerinin, boğazlarını kapatacak şekilde sarkmaması için, doktorlar genellikle ağızlarına bir tür kauçuk boru sokarlar. Bunun sertliği ve biçimi, hasta dişlerini sıksa dahi, havanın geçmesine izin verir.
Emniyet için yan yatış
Emniyet için yan yatış pozisyonu, baygın herkese uygulanabilir. Özellikle üst solunum yollarının işlerliğini sürdürmesini sağlar. Kusma ve boğaz arkası kanamalarda, sıvıların dışa boşalımım kolaylaştırır. Baygın kişinin, bu sıvıların boğazına kaçarak boğulmasını önler. Yan yatırma pozisyonu, hasta sağa ya da sola yatırılarak uygulanabilir.
Belkemiği kırılmasından şüphelenilen kişiler de yan yatırılmalı, ancak belkemiğinin düz pozisyonda olmasına dikkat edilmelidir.
Hasta baygınsa, kendisini sırt üstü yatırdıktan sonra yanına diz çökün, kemer hizasına yaklaşın, gömleğinin yakasını açıp solunumunu ferahlatın
Bulunduğunuz yönde, hastanın başının yanına bir yastık veya onun yerini tutacak bir şey yerleştirin
Hastanın size yakın olan kolunu iyice yana açın
Sonra bir elinizfe hastanın aksi yöndeki kolunu dirseğinden tutup, diğer elinizle size eh uzak dizini kavrayın ve yukarı kaldırın.
Dirseğini ve dizini kendinize doğru çekerek, bedenini çevirin. Yan gelince, yine üst bacak kıvrık olmak koşuluyla, ayağını diğer bacağının üzerine getirin. Başı, artık iyice yastığa oturtulmalıdır.
Hastayı emniyet için yan yatışa getirdikten sonra, çenesinin mümkün olduğunca göğsünden uzakta olmasına dikkat edin. Böylece başı, daha geride olacaktır.
Tıkanan solunum yolları - Ağız karşısındaki engeller
Solunum Yolu Hastalıkları
Ağız ve burnun tam anlamıyla tıkanması, ani soluk kesilmesine sebep olur. Bu tür kazalar genellikle iyi gözetilmeyen küçük çocukların başına gelir. İşte, başlıca iki olay:
1. Genellikle küçük çocuklar başlarına şeffaf bir plastik torba geçirerek, hemen nefessiz kalır ve kendilerini kaybeder.
2. Patavatsızca büyüklerin yatağına yatırılan bebek, kendisi için çok büyük yastık ve yorganların altında kalarak, kurtulamayıp soluksuz kalabilir.
Solunum Sıkıntısı Tedavisi ve Yapılması Gereken
Çocuğun bilinci yerindeyse, solumasına engel olan şeyi (plastik torba veya yastık) çekip almak, yeterlidir. Ama çocuk boğuluyor gibiyse ve bilincini kaybetmişse, derhal doktora haber verin ve tıbbi yardım yetişene kadar ilerde gösterilen şekilde solunumu denetleyin. Çocukta hareket yoksa, solumuyorsa, hayat busesini deneyin. Nabız durmussa, Bebekleri, büyüklerin yatağına yatırmayın. Çocuklan, boğulmalarına sebep olabilecek plastik torbalardan uzak tutun.
Ağıza kaçan engeller
Bir kişi bilinçsiz ve baygın yatıyorsa, refleksleri yoksa, hele sırt üstü durumdaysa, dili, solunumu önleyecek çok tehlikeli bir engel olabilir. Çünkü aslında bir kas olan dil, bayılan ve komadaki kişilerde boğaza doğru düşer. Havanın akciğerlere gidişini engeller.
Solunum Güçlüğü Belirtiler
Böyle bir dil düşmesi halinde, hastanın soluk alması sırasında belirgin şekilde bir tür horlama işitilir. Bu, solunum güçlüğü belirtisidir. Aynı koşullarda takma dişler de yerlerinden çıkıp, solunumu önleyen bir engel oluşturabilir. Bu nedenle her türlü bayılma, anestezi uygulaması sırasında, takma dişler çıkartılır.
Akciğerlere iyi hava gelmiyorsa
Solunum yolları: Burun ya da ağızdan giren havanın, boğazdan ve bronşlardan geçerek akciğerlere varmasını sağlar.
Akciğerler: Akciğer peteklerinden oluşan ve kanda gazlı değişimi sağlayan organlar.
Göğüs kafesi: Kaburga kemiklerinden, kaslardan, göğüs zarından oluşan, altta diyaframla kapalı ve akciğerlerin içinde bulunduğu sıvı geçirmez kafes.
Diyafram: Kasılmaları göğüs kafesinin, dolayısıyla akciğerlerin hacım değişikliklerine imkân veren güçlü kas.
Merkezi sinir kumandası: Solunumu sağlayan otomatik kumanda sistemi (omurga soğancığı).
İnsanın soluduğu nasıl anlaşılır?
Diyafram gerildiğinde, bir piston gibi iner, karın, karın üzerine dayanır ve karın şişer. Bu sırada mide
boşluğuna elle basılırsa, yaratılan hava alma hareketiyle, akciğerlere hava girmesi sağlanır.
Sıklık: Dakikada 1020
Dakikada solunum sağlamak için kaç hareket yaptığınızı bilmeniz gerekir. Normal sıklık süresi, dakikada 10-20 harekettir.
Diyafram gevşeyince, "piston" yeniden yukarı çıkar, karın cidarı normal yerine döner ve karın inerBu sırada hava da dışarı atılır. Soluk vermeyi, kişinin ağzına elinizi yaklaştırarak denetleyebilirsiniz.