Anestezi Öncesi Açlık Süresi
Ameliyat olacak tüm hastalar ameliyat masasına aç olarak gelmelidirler. Anestezi almaya başlayınca veya fazla alkol, uyuşturucu madde alındığında veya fazla dozlarda sakinleştirici ilaçlar alındığında kusmaya eğilim artar ve anestezinin başlangıcında hastalar kusabilirler. Bu safhada öksürük, hapşırık, yutkunma gibi koruyucu refleksler adı verdiğimiz refleksler ise çalışmaz. Bu refleksler mideden kusma veya regürjitasyon sonucu gırtlağa soluk borusunun başlangıcına kadar gelen mide karışımının ve mide sıvısının akciğerlere kaçmalarını önleyen, bu nedenle koruyucu adı verilen reflekslerdir. Anestezinin başlangıcında, reflekslerin çalışmadığı dönemde mideden gırtlağa gelen yarı hazmedilmemiş parçacıkların ve mide sıvısının akciğerlere kaçmasını önlemek için midenin ameliyata başlarken tamamen boş olması istenir.
Midenin tamamen boşalması yenilen gıdaların mideyi tamamen terk etmeleri için geçmesi gereken süreye bağlıdır. Genelde katı gıdalar, kahve, süt gibi sıvı gıdalara göre mideyi daha uzun sürede terk eder. Ayrıca ameliyat stresi midenin boşalma süresinin uzamasına neden olur.
Bütün bu özellikler göz önüne alınarak,
Hastaların ameliyattan bir gece önce çok fazla, ve hazmı zor ve katı gıdalar yerine daha çok sıvı ve hafif gıdalar almaları,
Ameliyat sabahı kahvaltı yapmamaları,
Ameliyattan 5-6 saat önce yemeği kesmeleri, 3-4 saat öncesine kadar su içebilmelerine izin verildiğini, fakat 3-4 saat kala su dahi içememelerinin şart olduğunu bilmeleri,
Çocukların açlığa dayanma süreleri daha kısa olduğundan onlarda farklı bir uygulama yapılır. Bu uygulama çocuğun yaşına süt, mama veya anne sütüyle beslenip beslenmemelerine bağlıdır. Mama ve süt mideyi daha geç anne sütü daha çabuk terk eder. Çocukların da ameliyat öncesi aç kalmalarının şart olduğu bilinmeli açlık süresinin belirlenmesi anestezi uzmanına danışılarak kararlaştırılmalıdır.
Diş protezleri, takılar, gözlükler, kontak lensler, takma kirpikler, kozmetikler ameliyata gelirken çıkarılmış, veya temizlenmiş, hastanın tırnakları kesilmiş olmalıdır. Protezler ve takılar ameliyat sırasında çok dikkat gösterilecek malzemeler değildirler. Bu malzemeler kırılabilir, kaybolabilir, zarar görebilir ve hatta hastalara zarar verebilir. Metal takılar, yüzükler ameliyatta kullanılan koter nedeniyle ciddi yanıklara sebep olabilirler.
Anestezi Öncesi Kullanılması Sakıncalı İlaçlar
Uç grupta toplanır. Anestezi ve ameliyat öncesi kesilmesi istenen ilaçların ilk grubu içerisinde monooksidaz inhibitörleri (MAOl) olarak bilinen ve psişik depresyon amacıyla kullanılan ilaçlar yer alır. Hastaların kullandıkları ilaçların hangi grup olduklarını bilmeleri beklenmez. Bu nedenle psişik tedavi amacıyla ilaç kullanan hastaların bu ilaçları anestezi uzmanına özellikle acil ameliyat söz. konusu ise mutlaka göstermeleri ve bu tedaviden hekimlerini haberdar etmeleri gereklidir. Hekimlerin de böyle bir tedavinin söz konusu olup olmadığını mutlaka sorgulamaları gereklidir. MAOİ adrenalin ve pethidin gibi anestezide kullanılan ilaçlar ile şiddetli geçimsizlik gösterirler ve beyinin aşırı uyarılmasına (eksitasyonuna) neden olarak ölümcül tabloların ortaya çıkmasına yol açarlar. İkinci grubu kanın sulandırılması için kullanılan Warfarın veya Coumadin, Plavix (Clopidegrel) adlı ilaçlar ile Aspirin oluşturur. Bu ilaçlardan Warfarin veya Coumadin ameliyattan on veya onbeş gün önce kesilmeli gerekiyorsa yerlerine başka grup ilaçlar bu tedavileri başlatan ilgili uzmanlık dalının görüşü alınarak önerilmelidir. Plavix ve Aspirin birlikte veya ayrı ayrı giderek daha yaygın kullanılmaya başlanan ilaçlardır. Bu ilaçların da 7-10 gün önce kesilmesi önerilmektedir. Üçüncü grup ilaçları ise şeker hastalığı nedeniyle kullanılan şeker düşürücü ilaçlar oluşturur. Anestezi öncesi ve ameliyat sonrası hastaların bir süre aç kalacakları düşünülürse bu ilaçlar aç kalan insanlarda kan şeker düzeyinin tehlikeli sınırlara kadar düşmesine yol açacağı için ameliyat günü alınmaz. Gerekirse ameliyat boyunca ve sonrasında yapılan kontroller ile kan şekeri yüksek bulunursa şekeri düşürmek için insülin kullanılır. Aslında şeker hastalığı olanlar "Diabetik Hastalarda Anestezi" başlığı altında özel rejim uygulanarak ayrıca ele alınır.
Bu bölümde adları verilen tüm ilaçlar Warfarin, Coumadin, Plavix, Aspirin hatta diabet nedeniyle kullanılan ilaçlar, bu kitapta veya başka yerlerde yazılanlara bakılarak hastalar tarafından kendi kendilerine kesilmemelidır. Burada yazılanlar hastaları bilgilendirmek için yazılmaktadır. Hastalar mutlaka bu ilaçlan kesmeden önce ilgili dal uzmanı hekimin görüşünü almalı ve onun kontrolü altında kesmelidir-ler. İlgili uzman ilaçları keserken yerlerine başka tedaviler gerekiyorsa önerir. Bazen ilaçların kesilmeleri umulanın üzerinde sakınca yaratabilir. Bu durumda ameliyat risk göze alınarak ilaçlar kesilmeden de yapılabilir. Hastalar kuralların her zaman tek yol olmadığını ve kendilerine her zaman uygulanamayacağını, uygulanırsa başka sakıncaların ortaya çıkabileceğini, bu nedenle hastasına göre bazen istisnai uygulamalar yapılabileceğini bilmeli, son kararı hekimlerine bırakmalıdır. Burada yapılan bilgilendirmenin ana amacı ilaçlar ile anestezi arasındaki ilişkilerin son derece önemli olduğunu hastaların bilmesini ve kullandıkları ilaçlar hakkında her türlü bilgiyi unutmadan anestezi uzmanına vermelerini sağlamaktır. Hastalar ne yapılacağını hekimlerine bırakmalıdır.
Sakıncalı Kabul Edilen İlaçlar
Genelde reçetesiz kullanılan ve bitkilerden yapılan ilaçlar olup bunlar arasında yer alan vitaminler, doğal bitki esaslı ilaçlar, mide ekşimelerine karşı kullanılan anti-asid adı verilen ilaçlar, doğum kontrol ilaçları günümüzde giderek yaygın bir şekilde kullanılmaktadır.
Genelde hiçbir sakıncaları olmadığı düşünülen bu tür ilaçların bazılarının anestezi söz konusu olduğunda sakıncalı oldukları anlaşılmıştır. Zararsız kabul edilen vitaminlerin A ve E vitaminleri hariç diğerlerinin anestezi açısından bir sakınca yaratmadığı kabul edilir. A ve E vitaminleri kanamayı arttırdıkları için ameliyat öncesi kesilmeleri önerilir. Diğer sakıncalı kabul edilen ilaç grubu doğum kontrol amacıyla kullanılan ilaçlardır. Bu ilaçların ameliyat sonrası trombo-emboli riskini arttırdığı kabul edilir. Doğum kontrol haplarının ameliyattan 4 hafta önce kesilmesi ve ameliyattan en az iki hafta sonra başlanması uygun bulunmaktadır. Melatonin de anestezi ilaçlarının normal dozlarda kullanılmalarına rağmen fazla doz verilmiş gibi etki etmelerine yol açar. Buna tıp dilinde "potansiyalize etki yapmak" denir.
Herbal ilaçlar adı verilen ve halk arasında doğal bitkiden yapılmış kabul edilen veya aktarlarda satılan türden olup çeşitli amaçlarla kullanılan maddeler anestezi açısından sakıncalı olarak kabul edilirler. Bu maddeler hakkında geniş ve yeterli incelemeler henüz tamamlanmamıştır. Haklarında çok net bilgiler olmamasına rağmen anestezi riskini en aza indirebilmek amacıyla bu ilaçların da anesteziden en az iki hafta öncesi kesilmesi önerilmektedir.