Cocuklarda Beslenme Sorunu

Beslenme sorunu yaşayan çocuklar için neler yapılmalıdır?

Çocukların belirli davranışları kazanmalarında benimsenmesi iste­nen davranış yolunda en küçük çabayı bile fark etmek, övmek, ye­rine göre ödüllendirmek istenen davranışın pekişmesinde oldukça etkilidir. Çocuğa övgüde bulunmak için mükemmeliyetçi bir yakla­şım içinde bulunmak ve davranış tam olarak yerleşinceye kadar bekleyip ondan sonra çocuğa olumlu geri bildirim vermeyi bekle­mek çocuğu yıldırır.


Çocuklarda Beslenme Sorunu

Evde yemek ile ilgi belirli kuralların, düzenlemelerin, belirli bir tavrın varlığına gerek vardır. Anne ve baba arasında bir tutarlılığın olması çok önemlidir. Anne baba arasındaki ilişki aile düzenini be­lirler. Eğer çocuğunuzdan -elbette onun yiyebileceğinden çok fazla olmaması gerekir- üç kaşık yemesini istiyorsanız bunu pazarlıkla iki veya bir kaşığa indirmeyin. Yemesi gereken miktarda kararlı olun. Yemeğini yememesi halinde arada atıştırması için yemek is­tediği şeyleri kesinlikle yemesine izin vermeyin. Yememesi halinde bunu büyük bir sorun haline getirmemeye de özen gösterin.

Çocuğun günlük yaşamında rutine çok ihtiyacı vardır. Bir gü­nün aktiviteleri arasında en temel olanı yemek zamanlarıdır. Ye­mek zamanlarında çok büyük değişiklikler yapılmaması gerekir. Çocuğunuz büyüdükçe yemek zamanlarında daha esnek olabilirsi­niz. Ama küçük çocuklar için yemek zamanları gün içinde çocuğun zaman kavramını öğrenmesini de sağlar. Böylece de çocuğun ken­disini programlaması kolaylaşır.

Yemek zamanlarının belirli olması ev içinde belli sınırların ol­ması anlamına gelir. Yemek zamanlarında masada oturulması gibi basit kuralların da yemek zamanlarıyla birlikte hayata geçirilmesi gerekir. Kurallar ve sınırlar anne babanın kendisini kontrol etmesi­ni kolaylaştırdığı gibi olası duygusal çatışma ve gerilimlerin kalk­masına da katkı sağlar.

Çocuğun yemediği durumlarda kesinlikle ceza ile çocuk disiplin altına alınmaya çalışılmamalıdır. Yemek zamanında disiplin konu­sunda dikkat edilmesi gereken şeyler çocuğun masaya oturup oturmaması ve masadaki davranışları olmalıdır. Masaya oturan ve sofra kurallarına uygun davranan çocuk eğer gün içinde bisküvi ya da çikolata gibi şeyler verilmediyse yemeğini yiyecektir.

Uygun zamanda verilen uyarılar, hatırlatmalar çocuğun bir son­raki aktiviteye yalnız fiziksel olarak değil, ruhsal olarak da hazır­lanmasına yardım eder. Yemek zamanının yaklaştığı çocuğa önce­den haber verilmelidir. Gerekirse hatırlatmalar aralıklarla birkaç kez yapılmalıdır. Her çocuğun yaptığı şeyi bırakarak bir başka şeyi yapmaya yönelmesi aynı hız ve çabuklukta değildir. Masaya otur­duğunda ise hâlâ toparlanamamışsa yine uyarılarla çocuğun kendi­sini toparlaması için zaman tanınmalıdır.
Çocuk yemek zamanında uygunsuz davrandığında yaptığı dav­ranışın uygun olmadığı nedenleri ile açıklanmalıdır. Bu açıklamaların mümkün olduğunca kısa ve özet cümlelerle ifade edilmesi ge­rekir. Aksi halde hem çocuğun kafası karışacak hem de söylenen­leri takip edemediği için anlamayacaktır.
Çocukların yemek seçtiği durumlarda kendi menülerini kendi­lerinin hazırlamasına izin verilmemesi gerekir. Varolan yiyecekler içinde seçme şansı tanınmalıdır. Anne babaların dikkat etmeleri gereken nokta kendi damak zevkleri doğrultusunda ısrarcı olma­maktır. Çocukların sınırlara ihtiyaçları olduğunu düşünecek olur­sak çocuğa istediği yemeği yemesi alternatifi verilmemelidir. Bu çocuk için büyük bir sorumluluktur. O nedenle de karar veremeyip ya hep aynı şeyleri seçecek ya da kararsız kalıp hiçbir şey seçeme­yecektir.

Çocuğunuzn kendi kendisini beslemesine her ne kadar bu uzun da sürse ya da ortalığın kirlenmesine neden olsa da izin verilmeli­dir. Böylece çocuğa sorumluluk verilmiş olur. Ayrıca masanın ve yemeğin hazırlanmasında çocuklara verilecek küçük sorumluluklar çocukların beslenme sürecine daha kolay dahil olmalarını sağlar.

Yemek zamanlarının aile bireylerinin bir araya geldiği, sosyalleştikleri keyifli zamanlar olması gerekir. Aile bireylerinin duygu­sal olarak birbirlerinden beslenmeleri, ilişki kurmaları, masada herkesin yalnız daha iştahlı olmasını değil birbirlerine yakınlaş­malarını da sağlar.