Kabizlik ve Psikoloji

Kabızlık ve Psikoloji

Ruhsal Gerilimleri Sınırlandırma

Sindirim sistemi dış olaylara duyarlı bir organdır. Geçici kabızlıkların bir kısmının bir iş değişikliği, taşınma, seyahat nedeni ile sadece alışkanlıkların değişmesine bağlı olabildiğini belirtilmişti. Bağırsağın işlevsel, bozuklukları, günlük yaşamdaki düzensizliğe karşı organizmanın en sık görülen tepkimesinden oluşur. Sakin ve dü­zenli bir yaşam, bağırsak geçiş düzeni için daima en uygun durumdur. Maalesef modern yaşamda, düzenli ve sakin bir hayat sürmek çok güçtür. İnsanlar çok fazla gerginliğe maruzdurlar; geç kalma korkusu, toplu taşıtlarda itişip kakışma, çalışma hayatındaki güçlükler, zaman kaybetmeleri alışveriş yapma gerekliliği, çocukların okuldan vaktinde dönüp dönmediği endişesi, akşam yemeği telaşı gibi güçlükler söylenebilir.

Birkaç basit kuralı izleyerek, modern yaşamdaki gerginliğin bağırsak geçişi üzerine etkilerini sınırlamak olasıdır. Herşeyden önce daima aynı saatte yatmayı ve uyan­mayı denemeli ve yemekleri de hep aynı saatlerde, sükunet içinde ve ona gerekli en az zamanı hasrederek yemelidir, iki randevu arasında ayakta yenen sandviçten olu­şan öğle yemekleri terk edilmelidir. Hafta sonunda ve tatillerde günlük dertleri dü­şünmeksizin kırda veya ormanda büyük gezintiler yapmalıdır.

Nihayet son bir nokta çok önemlidir. Her gün aynı saatle dışkılamaya gidilmelidir. Hatta hiçbir dışkılama ihtiyacı duyulmasa bile, fakat gene de tuvalete gitmeli ve orada en az bir beş dakika kalmalıdır. Giderek bağırsak tepkeleri seçilen dışkılama saatine göre ayarlanacaktır. Sabit saatlerde tuvalete gitmek, modern yaşamın ger­ginliğine karşı sindirim aygıtını koruyan şüphesiz en etkili çarelerden biridir.

Karnı Ovmak

Bazı karın masajları, kabızlık tedavisinde iyi sonuç verebilir. Kendi kendine yapı­lan masaj, fizyoterapist tarafından yapılanına tercih edilmelidir. Gerçekten dışardan yardım istemek gibi kolay bir çözüm aramak yerine kabızlık sorunu ile kişisel ola­rak meşgul olmak önerilir.

Kendi kendine karın masajı, sırt üstü uzanmış ve gevşemiş durumda, sağ el ayası karnın alt sağ tarafına, körbağırsak hizasına konup kalınbağırsağın yönünü takip ederek, hafifçe bastırarak yapılmalıdır. Böylece sağ el, karnın sağ yanından yukarı doğru kaburgalar hizasına kadar (çıkan kalınbağırsak kısmı) çıkar; sonra, sola doğru kaburgalar yayı boyunca (enine kalınbağırsağı) izler ve sonunda karnın sol yanından (inen kalınbağırsak kısmını) geçerek sonlanır. Bu masaj en az 10 kez yapılmalıdır;

Diafragmadan Soluma

Solunum birçok kasın katıldığı karışık bir mekanizmadır. Böylece iki şekilde so­lumak olasıdır:
Ya göğüs kaslarını çalıştırıp göğüs kafesini şişirerek.

Ya da göğüs ve karın boşluğunu ayıran diafragmayı kastırıp, karnı şişire­rek solumak ki buna "diafragmadan soluma" denilir.

Diafragma, göğüs kafesinin son kaburgalarına bağlı bir kas dokusudur. Göğüs boşluğunun bütün alt kısmını işgal eder ve böylece karın boşluğunu göğüs boşlu­ğundan ayırır. Bu suretle diafragma karın iç organları ve özellikle kalınbağırsak ile temas halindedir. Soluk alınca, diafragma karın içine doğru kabarır ve bağırsakları iterek karnı şişirir.

Soluk verince tekrar göğüs boşluğu içine çekilir ve karın organları serbestleşir. İşte diafragmanın bu itme ve çekilme hareketleri, bağırsakları doğal ve hafif bir masaj gibi etkiler. Bu doğal masaj bağırsak geçişini hızlandırarak dolayısıyla kabızlığa da iyi gelmektedir.

O halde, birkaç karın hareketiyle diafragma solunumunu birleştirmek gereklidir. Ye­re sırtüstü rahat bir şekilde uzanmış durumda, karnı olabildiğince fazla şişerek de­rin soluk almalı ve göğüs hareketlerini mümkün olduğunca sınırlamalıdır. Derin nefes almanın sonunda soluk tutulur ve olabildiğince soluksuz kalınır. İşte bu za­man içinde yapılacak bir karın hareketi bağırsakları iterek, onları masaj yapılmış gibi etkileyecektir. Bu hareketi 5-6 defa yapmalı ve hafifçe soluk vererek gevşe­melidir