Beyin Kan Akımı Ölçüm Yöntemleri
Günümüze kadar beyin kan akım hacimlerinin değerlendirilmesinde çeşitli yöntemler kullanılmıştır. Beyin kan akım hacmi ölçüm yöntemleri; pozitron emisyon tomografisi (PET), tek foton emisyon tomografisi (SPECT), Xenon kontrastlı bilgisayarlı tomografi (XeCT), dinamik perfüzyon bilgisayarlı tomografi (PCT), Manyetik Rezonans Görüntüleme (MRG) ve Doppler ultrasonografidir.
PET ve SPECT, PCT intravenöz kontrast kullanımı gerektirken XeCT’de inhalasyon ya da enjeksiyon yoluyla Xenon kullanılır. Dört yöntem de iyonizan radyasyon içerir. SPECT ve XeCT ile beynin yalnız bölgesel kan akımı değerlendirilebilirken, PET ile bölgesel kan akımının (rCBF) yanısıra kan akım hacmi (CBV), bölgesel oksijen ve glukoz metabolizması da değerlendirilebilir. PCT ile ortalama geçiş zamanı (MTT) ve maksimum konsantrasyon piki için geçen zaman (TTP) da değerlendirilebilmektedir. PET ve SPECT kronik serebrovasküler hastalıklar, demans ve psikiyatrik hastalıklar, epilepside beyin hemodinamiklerini değerlendirmede ve beyin aktivasyon çalışmalarında kullanılır. XeCT ve PCT travma hastalarında, vazospazm değerlendirmesinde kulanılır.
Perfüzyon Manyetik Rezonans Görüntüleme intravenöz gadolinyum kullanılan dinamik suseptibilite kontrast (DSC) ve arteryal kanın manyetik alan olarak kullanılması (endojen kontrast) esasına dayanan ‘arterial spin labelling’ (ASL) yöntemleriyle yapılır. Her iki yöntemle de beyin kan akımı (CBF) değerlendirilebilirken DSC yöntemiyle ayrıca MTT ve maksimum konsantrasyon TTP da değerlendirilebilir. DSC ve ASL serebrovasküler hastalıklar ve beyin tümörlerinin değerlendirilmesinde kullanılırken, ASL yöntemiyle nörodejeneratif hastalıkların değerlendirilmesi ve beyin aktivasyon çalışmaları yapılabilmektedir. Perfüzyon MRG tetkiki iyonizan radyasyon içermez.
Doppler ultrasonografi internal karotid ve vertebral arter kan akım hacimlerinin ölçülmesi ve beyin kan akım hacimlerinin hesaplanmasında kullanılan bir yöntemdir (3). Bu nedenle karotid vertebral arteryal sistemin ultrasonografik incelemesi daha Doppler US yaygınlaşmadan önce bile, ultrasonografik inceleme konularından birini oluşturmuştur. Daha sonra gelişen Doppler US teknikleri ile karotid vertebral sistemin incelenmesi klinik pratikte en çok başvurulan ve en çok değer verilen Doppler uygulamalarından biri haline gelmiştir. Serebral kanlanmanın değerlendirilmesinde kan akım hızlarının yanında, kan akım hacminin araştırılması da günümüzde gelişmiş Doppler yazılımları ile güvenle yapılmaktadır. Son yıllarda beyin kan akımının ve perfüzyonun değerlendirilmesinde Manyetik Rezonans Anjiografi (MRA) ve Manyetik Rezonans perfüzyon çalışmaları üzerine yoğunlaşılmakla birlikte Doppler US halen görüntüleme algoritmasının ilk basamağını oluşturmaktadır. Bu tercihin nedenleri arasında diğer yöntemlerle karşılaştırıldığında daha ucuz olması, iyonizan radyasyon içermemesi, kolay erişilebilirliği, hasta başında uygulanabilirliği ve non-invaziv oluşu sayılabilir. Ayrıca Doppler US dışındaki beyin kan akım hacmini gösteren diğer yöntemler hasta başında ve acil koşullarda uygulanamazlar, bilgi toplanması ve işlenmesi için ortalama 10-25 dakikalık süreç gerektirirler.