Dislipidemi Nedir, Dislipidemi Tedavisi
Total kolesterol ve trigliserid ölçümlerini içeren lipid profili, diabetin dejeneratif komplikasyonlarının araştırıldığı yıllık değerlendirmelerin bir parçasıdır.
Bir bozukluk saptanırsa, test bir ay sonra tekrarlanmalıdır ve HDL kolesterol (serum kolesterolü > 240 ve < 300 mg/dl olduğunda) ölçümü ve lipoprotein elektroforezi ile tamamlanması gerekebilir. Lipid bozuklukları diabetiklerin yaklaşık % 30'unda saptanır. Genellikle artmış VLDL ile birlikte tip IV hipergliseridemi'den oluşurlar. Bu, sıklıkla insüline bağımlı olmayan diabet-le ilgili kan glükozu dengesizliği ve aşırı kilo varlığı ile sıkı bağlantılıdır.
Hipertrigliserideminin aterojenik özelliği gösterilmiş gibidir. Trigliserid seviyeleri ile koroner ve periferik vasküler hastalıklar arasında yakın ilişki vardır. Diğer lipid bozuklukları (total kolestrol, LDL, HDL) daha değişkendir. Diabetik olmayan populasyondaki gibi, HDL seviyesinin, değişkenliği nedeniyle, kardiyovasküler risk ile negatif korelasyonu var gibi görünmemesine rağmen, bazı yazarlar diabetik kadınlarda HDL 2 kolesteroldeki azalmanın damar korunması kaybını açıklayabileceğini düşünmektedirler. Diabetes mellitus, lipoproteinlerin kalite bozuklukları ile de ilişkili olabilir: Lipoproteinlerin artmış trigliserid içeriği, apoproteinlerin enzimatik olmayan glükozilasyonu vs. Son olarak, diabetle daha sık ilişkili olan hiperlipidemi sebeplerinden biri belirlenmelidir: primer hipotiroidi böbrek yetmezliği, nefrotik sendrom: bazı ilaçlar (diüre-tikler, -blokerler, kortikosteroidler).
Tedavi esas olarak diabetin stabilizasyonu ve diyet önlemlerine uyumdan oluşur.
Hipertrigliseridemi durumunda, aşırı kilo düzeltilmeli alkol ve basit şekerler diyetten çıkarılmalıdır. Hiperkolesterolemi durumunda, diyet kolesterolü ve doymuş yağ alımı azaltılmalı, doymamış yağların tüketimi arttırılarak total lipid miktarı azaltılmalıdır. Bu önlemler yetersiz olursa hipolipidemik tedavi gerekir.