Plevra Sıvısının İncelenmesi
Plevra sıvısının özellikleri bazı vakalarda tanıya yeterli olabilir. Bazı vakalarda ise klinik, radyografi ve ayrıntılı laboratuvar incelemeleri plevra sıvısının sebebini meydana çıkarmaz. Bu vakalarda kapalı veya açık plevra biyopsisi gerekir. Bazı vakalarda ise plevra biyopsisi de tanıyı sağlamaz.
Çok kez, plevra sıvısının ayrıntılı incelenmesi tanı için yeterli olur. Bu özellikler aşağıda özet olarak yazıldı:
Makroskopik görünüş Eksüda sıvısı genellikle sarı berraktır. Açık sarı, saman sarısı veya koyu sarı olabilir. Hücre sayısı fazla ise bulanık görünür. Transüda sıvısı daha açık renktedir, suya benzer ve bulanık olma şansı daha azdır. Kan olunca, sıvının rengi kırmızı olur. Kanlı sıvı ile ponksiyonda interkostal bir damarın delinmesiyle gelen kanı karıştırmamalıdır. Torasentez ile ilgili travmatik kan, aspirasyonun başında gelir. Sıvı boşaltıldıkça kanlı renk azalır. Plevranın maliyn hastalıklarında, akciğer infarktüsü ve toraks travmalarında ve bazı lösemi, siroz vakalarında ve nadir olarak tüberkülozda sıvı homojen kanlıdır. Travma söz konusu değilse, hemorajik plevra sıvısı, başka bir tanı saptanmamışsa, maliyn bir hastalığı endike eder. Sıvının süt gibi görünümü şilotoraks için önemli bir bulgudur. Hasta yemek yedikten 1-2 saat sonra aspirasyon yapılınca bu görünüm daha belirgin olur. Ampiyem vakalarında, plevra sıvısı koyu cerahat şeklinde, sarı-yeşilimtrak renktedir. Aspirasyon güçlükle yapılır. İnfeksiyon plörezilerinde bazan fazla bulanıklık oluşur, ampiyeme benzer. Sıvı eskidikçe içinde kolesterol artarak sarı, parlak bir görünüm husule gelir. Amip abselerinde çikolata rengi bir görünüm vardır.
Protein miktarı ve yoğunluk Transüda sıvısında protein %3 gm dan az, eksüdada %3 gm dan fazladır. Transüdada yoğunluk 1.015 den az, eksüdada 1.015 den fazladır. Plevra sıvısı protein/serum protein oranı transüda da <0.5,>0.5 dir. Plevra sıvısı LDH / serum LDH oranı transüda da <0.6,>0.6 dır.
Sitolojik inceleme Ayırıcı tanı için çok önemlidir. Sitrat eklenmiş plevra sıvısında lökosit sayılır ve lökosit formülü yapılır. Polimorf çekirdekli lökositler fazla ise genellikle postpnömonik bir epanşmanı, lenfositler fazla ise tüberkülozu endike eder. Sıvıda rutin olarak maliyn hücre aranmalıdır. Ancak bazı vakalarda, maliyn hücreleri seroza hücrelerinden ayırmak güçtür. Bu vakalarda incelenme tekrarlanmalıdır. Sıvıda eozinofıl artması travma, akciğer infarktüsü, kanser, Hodgkin, poliarteritis nodosa ve romatoid artritis gibi bazı hastalıklarda görülür.
Bakteriyolojik inceleme Sıvının bakteri kültürü, Koch basili araştırılması (direkt, kondansasyon ve kültürle) rutin olarak uygulanır. Koch basili için çok sıvı alınmalıdır, böylece bulma şansı artar. Gerekirse anaerobik kültür yapılır.
Şimik inceleme Romatoid artritis vakalarında plevra sıvısında glükoz miktarı çok kez %20 mg altına düşer. Bazı tüberküloz epanşmalarında glükoz %60 mg'dan az, klorür %80'den azdır. Bazı kanser vakalarında sıvıda glükoz miktarının azaldığı görülür. Plevra sıvısı ve kanın şimik incelemeleri aç karnına ve aynı zamanda yapılmalıdır.
Enzimlerin incelenmesi Akut pankreatit ile ilgili sol plevra epan-şmanında amilaz artması tanı için önemli bir bulgudur. Sıvıda amilaz plasmadaki miktardan çok fazladır, 50 kat fazla olabilir. Maliyn plevra epanşmanı vakalarının yarısından fazlasında laktat dehidrojenez (LDH) belirli bir şekilde (serumda olduğundan %35 fazla) artar. Şimik ve enzim incelemeleri plevra sıvısında ve serumda aynı zamanda ve aç karnına yapılırsa değerlendirme daha yararlı olur. Bazı tüberküloz ve romatoid artritis vakalarında plevra epanş-manında LDH artması izlenmiştir, ancak bu olasılık maliyn epanşmanlar kadar fazla oranda değildir.
PH, PC02 ve P02 nin incelenmesi Plevra sıvısında pH maliyn olmayan hastalıklarda, özellikle postpnömonik ve tüberküloz epanşmanlarında düşüktür, 7.30'dan azdır. Buna karşılık konjestif kalp yetersizliği, siroz ve kanser vakalarında pH yüksektir. Ayırıcı tanıda yalnız tüberküloz ve kanser düşünülüyorsa pH ölçülmesi tanıya çok yararlı olur. Örneği, pH 7.30'dan az ise tüberkülozu, 7.40'dan fazla ise kanseri kanıtlar. Bundan başka pH'nın 7.20'den az olması ampiyemi veya ampiyeme yönelmeyi gösteren önemli bir bulgudur. Plevra sıvısında pH'nın azaldığı vakalarda PC02 genellikle artar.