Su Kirliligi Nedenleri Nedir

Su Kirliliği Nedenleri Nedir

İnsanoğlu sulak alanları çeşitli şekillerde kullanır. Yeraltı ve yüzey suyundan içme ve kullanma suyu elde edilir. Kullanım suyundan endüstri ve tarımda da yarar­lanılır. Bu yolla her iki su çeşidine de atık maddeler girer. Atık maddeler çeşitlidir. Bu hususta Ren Nehri çok iyi incelenmiştir. Ren nehrinde 50 000 çeşit madde olduğu ve bunun 2 000'inin belirlendiği bilinir.

Su sistemini tehdit eden bozucu faktörler 5 grup altında toplanır:
1. GRUP: Bu gruba, kolayca yıkılan maddeler girer. Burada bakteriyel olarak parçalanabilir organik maddeler, örneğin dışkı ve evsel atıklardaki maddeler söz konu­sudur.
2. GRUP: Endüstri kökenli atıklarda görülen, zor yıkılan organik, daha çok ha-lojenli, zincir ve halka şeklindeki hidrokarbonlar bu gruba girer.
3. GRUP: Bu gruba, örneğin fosfat yataklarından çıkan tuzlar girer.
4. GRUP: Çok zehirli ağır metal bileşiklerini içeren Galveniz atölyeleri ve da-bakhane işletmelerinin atık suları bu gruba girer.
5. GRUP: Soğutuculardan çıkan sıcaklık, zarar yapıcı olarak bu gruba girer. Nehirlerin kirlenen suları denize karışır ve denizi daha da kirletir. Hava, nehirler
kanalıyla ya da doğrudan atılarak veya tasfiye havuzlarındaki çamur ve çöplüklerle 1984 yılında 970 000 t azot, 123 000 t fosfor, 31 000 t çinko, 6 000 t klor, 7 800 t kurşun ve 840 t kadmiyum bileşiği Kuzey Denizi'ne girmiştir. Petrol eldesi için işletilen 50 platform ise denizin daha da kirlenmesine yol açmıştır.

Su Kalitesinin Saptanması ve su kirliliği kontrolü

Belli organizmalar suyun kirlilik derecesi hakkında fikir verir. Bunlara İN-DİKATÖR ORGANİZMA denir. Bunların yardımı ile suyun kalitesi belirlenebilir. Bu biyolojik bulgular fiziksel ve kimyasal araştırma yöntemleri ile desteklenir. Bİ­YOKİMYASAL ve KİMYASAL OKSİJEN GEREKSİNİMİ'nin tayini bu yöntem­lerden yalnızca ikisidir. Biyokimyasal oksijen gereksinimi ile bakterilerin kirleticile­ri oksidatif olarak kullandığı oksijen miktarı ölçülür.

Kimyasal oksijen gereksinimi, kirli suya, örneğin potasyum dikromat gibi bir oksidasyon maddesi ilavesi ile tayin edilir. Organik kirleticinin yıkımında su siste­minde eksilen 02 miktarı oksidasyon maddesinin kullanımından hesaplanır. Bu me-todla sudaki bakteriyel olarak değiştirilemeyen organik madde belirlenir.
Biyolojik ve fiziko-kimyasal verilere ve kirlenme derecesine dayanarak su siste­mi 4 "KALİTE SINIFI"na ayrılır: 1. kalite sularda kirlilik ya hiç yok veya çok azdır: 2. kalite sularda kirlilik orta derecededir, 3. kalite sularda kuvvetli ve 4. kalite sularda çok kuvvetli kirlenme vardır.

Su kirliliği kontrol ve slayt

Kendi Kendini Temizleme Gücü (=Ötrofi, Besince Zenginlik)

Bir su sistemi, bakterilerin yıkabileceği atık suyun, çok az miktarda ilave edil­mesi halinde, bütün organik içerikli maddeleri mineralize edebilir. Buna onun KEN­Dİ KENDİNİ TEMİZLEME GÜCÜ denir.

Atık su ilavesinde, besin sunumu nedeniyle bakteriler ve diğer atık su organiz­maları kitle halinde çoğalır. Oksijen miktarı ise artan yıkım nedeniyle azalır. Böy­lece kuvvetli bir oksijen tüketimi olur. Oksijenin olup olmamasına bağlı olarak an-aerob veya aerob olan parçalanma, göldeki madde döngüsüne benzer şekilde olur. Açığa çıkan fosfat ve azot bileşikleri algler için önemli besinlerdir. Bunlar alglerin çoğalma ve büyümesini hızlandırır. Nehirin aktığı yönde yıkılabilir kirletici madde­ler az çok parçalanır ve böylece kirlilik nisbeten azalır ve su kalitesi iyileşir.

Kendi kendini temizleme ile işlenebilecek atık sudan daha fazlası su sistemle­rine geçer. Özellikle fosfor ve nitratlı evsel atıklar çok fazla besin maddesi içer­diklerinden ÖTROFİ denen bir olaya neden olurlar. Ötrofik sularda bakteriler tarafın­dan yapılan parçalanma işlemi ileri düzeydedir.

Serbestleşen mineral tuzlar da alglerin büyüyerek ALG ÇİÇEĞİ oluşturmalarına neden olur. Agler ölürse, parçalayıcılar daha çok O2 kullanır ve böylece diğer canlıla­rın solunumu için gereken 02 tamamen biter. Bu şekilde su sistemi DENGESİNİ KAYBEDER.

Kendini temizleme gücünün aşıldığı nehirlerde, yalnız ileri tekniklerle İÇME SUYU kazanılabilir. İçinde 50 000'den daha fazla kimyasal bileşiğin olduğu tesbit edilen Ren Nehri suyundan, 22 milyon insan için içme suyu kazanılır.

Su kirliliği etkileri ve önlemler

Su Kirlenmesi ve Enfeksiyon Tehlikesi

İnsan ve hayvan kaynaklı tüm metabolik atıklar (=fekal maddeler) enfeksiyona neden olabilir. Hatta bu lağım suları arıtma basamaklarından bile geçirilse tehlike azalmaz. Hastalık yapıcı bakteri ve virüslerden başka bu sular tenya ve bağırsak so­lucanlarının yumurtalarını da içerir. Lağım sularının karıştığı dere ve her türlü su sistemi salgın hastalıklara neden olur. Buralarda yıkanmak tehlikeli olduğu gibi, bu sularda balık üretimi ve hatta sulama bile olmamalıdır.
Enfeksiyon hastalığı yapıcılarının yaşama süresi doğal sularda sıcaklık, güneş­lenme, 02 içeriği ve diğer sucul organizmaların etkisine bağlıdır. Bazı organizmala­rın aylarca bu sularda yaşayabildiği bilinir. Her enfeksiyon, hastalığa yol açmaya­bilir. Bunun için hastalık yapıcının miktarının belli bir düzeye, yani minimum en­feksiyon dozuna ulaşması gerekir. Bu doz tifüs ve paratifüsde yaklaşık 105 ve kolera­da 108 bakteridir. Bu hastalık yapıcıların arıtma tesislerinde yokedilmesi, suyun klor veya ozonla muamelesi ile mümkündür.

ÇÖP İZALE (= Yok Etme) ve SORUNLARI

Toplumumuz çok kısa sürede büyük miktarda çöp üretir duruma gelmiştir. Bir defa kullanıp atma toplumu olma yolundayız. Paketleme ve bir kez kullanım daha da arttığı için, ortaya çıkan çöpün yok edilmesi önemli bir sorundur. Önceleri çöp şehir çöplüklerine hiç bir önlem alınmadan konurdu. Bu nedenle, özellikle büyük şehirlerde çok sayıda çöplük vardı. Tesis edilen çöplüklerin, çevreyi kirletici ve has­talık yapıcı noktalar olmaması için önlemler alınmalıdır. Bu önlemler şöyle özet­lenebilir:

Tekniğe Uygun Depolama

Çöp depolarının alt kısmının balçık veya ton (=kil) gibi suyu geçirmeyen mad­delerden yapılması gerekir. Böylece zehirli maddelerin taban suyuna girmesi önlenir. Deponun iç kısmında parçalanabilir orga­nik madde bulunur ve burada bakteriyel parçalanma gerçekleşir. Sonuçta açığa çıkan gazın yarısı metan, diğer yarısı ise en azından 300 bileşikten oluşur. Gazlar çöplüklerin ağaçlandırılmasını zorlaştırır. Zira kök ci­varındaki 02'ni dışarıya çıka­rır.

Kompostlama, su kirliliği sağlık

Çevreyi koruyarak çöpten kurtulmanın en iyi yöntemi KOMPOSTLAMA'dır. Daha çok evsel atıkların izalesinde kullanılır. Ayıklanıp çeşidine göre ayrılmış çöp, temizleme çamuruna karıştırılır ve sürekli hareket eden bir tankta 24 saat boyunca bakteriyel olarak parçalanır. Bunun akabinde altı haftalık depolamada bakteriyel yıkım kompost oluşuncaya kadar sürer.

Çöpün Yakılması

Çöpün hacmi, yakıldığında % 80-90 oranında küçülür. Yakma sonucunda enerji ve sıcaklık elde edildiği gibi oluşan gazlar çevrede yeni sorunlar yaratır. Bu nedenle çöpün yakılması tavsiye edilmez. En ileri filtrasyonlu tesisler bile zehirli gazları tu­tamaz. Yanma sonunda çok zehirli olan DÎOKSİN ve AĞIR METALli kül geride kalır. Bu maddeler özel çöp olarak ayrıca çok iyi izole edilmiş özel depolara konul­malı ve gözetim altında tutulmalıdır.

Özel Çöpün İzalesi (=Giderümesi) su kirliliği problemleri

Her yıl birkaç milyon tonu bulan özel çöpün izalesi önemli problemler do­ğurur. Her türlü pil, civalı bileşik hastane atıkları, zehirli atıklar ve eski yağın izale­si zordur. Bazı özel çöpler çocuklarımızın geleceğini tehdit eder. Bu özel çöpün çeşitli adlar altında örneğin sanayi atığı, yakıt maddesi vs. şeklinde ikinci ülkelere. bu arada Türkiye'ye ve üçüncü dünya ülkelerine ihraç edilmesi doğru bir davranış değildir ve yasaktır. Özel çöpe radyoaktif kalıntılar da girer. Bu nedenle önlemler ala­rak bu atıkların yeraltında depolanması gerekir. Yoksa başta kanser olmak üzere çeşitli hastalıklara ve ölü çocuk doğumlarına yol açar.

Geri Kazanım (=Recycling) su kirliliği ppt

Çöpten, kullanılabilir maddelerin ayrılması çok sık uygulanan bir yöntemdir. Bu geri kazanım yöntemine RECYCLİNG denir. Endüstrinin birçok dalında kul­lanılır. Federal Almanya'da 1982 yılında recycling ile % 47 kurşun, % 42 bakır, % 30 alüminyum, 4 milyon t eski kağıt geri kazanıldı ve üretimde tekrar kullanıldı; 500 000 t kullanılmış yağdan, 300 000 tonu tekrar işlenir hale sokulmuştur. Aynı şekilde 700 000 ton eski cam tekrar kullanılmıştır.

Daha az çöp üretip çevreyi daha az kirletmede her vatandaşın yapması gereken bazı görevleri şöyle sıralayabiliriz:

a) Birkez paketleyip atma yerine çok kez paketleme yöntemi tercih edilmelidir;
b) Evde kullanılan kağıt ve cam kullanıma tekrar sunulmalıdır;
c) Özel çöpleri, örneğin ilaç, pil, çözme ve temizleme maddeleri, cila ve boya atıkları, pestisit kalıntısı özel çöp torbalarında saklanmalı ve ilgililere verilmelidir.
d) Recycling ürünleri tercih edilmelidir.