İdrar yapma ve kontinans mekanizması nedir
Dolma/depolama, kontraksiyon/boşaltma olmak üzere başlıca iki evreyi içeren normal idrar yapma (miksiyon), mesane, detrüsör, üretra ve üretral sfinkterin refleks ve de istemli kontrolü ile gerçekleşir. Mesane volümü yaklaşık 400 ml’ye ulaştığında mesane duvarındaki basınç reseptörleri beyne mesaj gönderir ve boşaltım için bir uyaran mesaneye geri döner. Detrüsör kasılır ve eksternal sfinter mekanizma idrarın çıkmasına izin verir. Ancak birey idrar yapmak için uygun bir yer buluncaya ya da idrar yapmak isteyinceye kadar istemli olarak kontrol edilebilir. Bu süreç herhangi bir noktada kesintiye uğrarsa idrar kaçırma gerçekleşir (Bradway and Hernly 1998, Gangar and Allanach 2001, Wein 2005a, Wein 2005b).
İdrar yapmanın istemli olarak gerçekleştirildiği dönemlerde, idrarı mesanede depolayabilme yeteneğine kontinans denir. Kontinansın kontrolü için merkezi sinir sistemi, periferik sinir sistemi ve nöral merkezler arasında uyum ve bütünlüğün sürdürülmesi, mesane ve pelvik taban kaslarının yapısal özelliklerinin tam ve nöral geçişlerinin uyum içinde olması gerekir (Sander 1999).
Az idrar yapma
Kontinans üretra iç basıncının; mesane iç basıncından yüksek olması ve idrar depolama sürecinde bu dengenin sürdürülebilmesi ile devam eder (Dursun 2000, Sarkar and Ritch 2000, Blaivas and Groutz 2005, Chancellor and Yoshimura 2005). Üretra içi basıncın oluşturulmasında eksternal ve internal üretral sfinkter mekanizma aktiviteleri, retropubik pozisyon, üretral duvarın elastikiyeti, vaskülaritesi ve pelvik taban kaslarının normal tonusu etkilidir
Balcı ve Çapar 2005, Blaivas and Groutz 2005). Mesane iç basıncının düşük tutulmasında ise, mesane boynunun büyük hacim değişikliklerine rağmen düşük basınç göstermesine neden olan mesane akomodasyonu etkilidir. Akomodasyon detrüsör kasın istemli kortikal aktivite ile gevşek tutulmasına ve mesane duvarının pasif viskoelastik yapısına bağlı olarak gerçekleşir (Pires 1996, Coşkun 2000, Dursun 2000, Balcı ve Çapar 2005, Blaivas and Groutz 2005, Wein 2005a, Wein 2005b, Chancellor and Yoshimura 2005).
Depolama evresinde mesane basıncı yavaşça yükselir ve internal üretral sfinkter kontinansı sürdürür. Mesane volümü eşik değere ulaştığında basınç artar, kişi sıkışıklık hisseder, kontinansı sürdürmek için sempatik uyarılar artar. Sempatik sinir sisteminin alfa adrenerjik reseptörleri üretral dirençte artma, internal sfinkterde kontraksiyon yaparken, beta adrenerjik reseptörler detrüsör aktivitesini bastırır ve mesane kontraksiyonlarını engeller. Eksternal üretral sfinkterin istemli kontrolü pudental sinirlerin uyarılması ile gerçekleşir. Bu reaksiyon, koruyucu refleksi ve üretral direnci daha fazla artırır. Mesane distansiyonunda artma sonucu gelişen duyusal uyarılar, istemli koordine idrar yapmaya yol açar (Pires 1996, Balcı ve Çapar 2005 Chancellor and Yoshimura 2005).
Boşaltım evresinde mesane iç basıncının üretra iç basıncını aşması, başka bir deyişle üretral kapanma basıncının negatif değerlere ulaşması gerekir. Boşaltım evresinde somatik uyarıların istemli inhibisyonu ile eksternal sfinkterde direnç azalır. Sempatik sinir aktivitesinde gelişen azalma, parasempatik uyarıların aktif olmasına izin verir. Aktifleşen parasempatik uyarım mesane boynunu açar ve mesane kasılmalarını kolaylaştırır. Detrüsör kontrakte olurken, mesane boynu gevşer, mesane iç basıncı artar, üretral direnç azalır ve normal idrara çıkma gerçekleşir. Boşaltım için detrüsörün uygun, şiddetli, sürekli, koordine kontraksiyonu, internal ve eksternal sfinkterde eş zamanlı direnç azalması, anatomik obstruksiyonun olmaması gerekir (Pires 1996, Müslümanoğlu 2000, Chancellor and Yoshimura 2005).