Anjiografi Nedir
Anjiografi kemik ve yumuşak doku tümörlerinin vasküler yapısını gösteren bir yöntemdir. Bazı seçilmiş hasta gruplarında uygulanacak; selektif embolizasyonda, kompleks vertebral cerrahide, tümör tarafında etkilenmiş vasküler alanların ve cerrahinin planlanmada ve damarlı fibular transplantasyonlarında bazı merkezlerce kullanılmaktadır. Son yıllarda; özellikle vasküler fibula rekonstrüksiyonları öncesinde rutin angiografinin yan etkilerinin olduğuna yönelik araştırmalar mevcuttur (69). Yan etkilerinden dolayı günümüzde anjiografinin yerini anjioMRG ve anjio-tomografi yöntemleri almıştır. Özellikle damarlı otogreftler planlandığında, multislice anjio-tomografi ile yapılacak incelemelerin üç boyutlu reformat görüntülerin; verici sahada üç boyutlu vasküler yapının ve kemik yapının bir arada gösterilmesi, alıcı sahada ise vasküler yapının tümör ve normal kemik yapısı ile olan ilişkisinin gösterilmesi ile biyolojik rekonstrüksiyon planlanmasına yönelik katkısı büyüktür.
Laboratuar Testleri
Laboratuar testlerinin ortopedik onkolojide tanıya özgüllükleri sınırlıdır. Periferik kanın serolojik, biyokimyasal ve immunolojik değerlendirilmesinin kemik ve yumuşak doku tümörlerinin teşhis ve evrelenmesinde sınırlı değeri vardır. Multipl myelomada tanısal olan protein elektroforezi bu konudaki tek örnektir.
Kemik enfeksiyonları, Ewing sarkom, kemik lenfoması, multipl myeloma, histiyositoz, lösemi ve metastatik kemik tümörlerinde artmış sedimentasyon hızı klinik ayırıcı tanılarda ve başlangıç aşamasındaki taramalarda klinik önemi vardır.
Plazma hücreli disklazilerdeki monoklonal protein bandlarının tespiti, nöroblastoma bağlı metastazlarda katekolamin metabolitleri, hiperparatiroidizme bağlı osteoliziste serum paratiroid hormonun artışı ve serum kalsiyum düzeyleri bu hastalıkların teşhislerinde önem taşır. Paratiroid hormon artışının tespiti radyolojik ve klinik görünümü dev hücreli kemik tümörü ve metastatik tümörlere çok benzeyen paratiroid adenomu veya karsinomuna bağlı Brown tümörün ayırıcı tanısında tanısal değeri mevcuttur . Özellikle kemik döngüsünde osteoblastik aktivitenin göstergesi olan serum alkalen fosfataz düzeyleri osteosarkom ve artmış serum laktat dehidrogenaz düzeyleri Ewing sarkomun takip ve teşhisinde önem taşır. Alkalen fosfataz yüksekliği metastatik osteosarkom ve kemiğin Paget hastalığının takibinde de önemlidir.