Travma Sonrası İnfeksiyon ve Sepsis
Travma sonrasında önemli sorunlardan biri de infeksiyondur. Normal koşullarda zararlı olmayan bazı fırsatçı mikro-organizmalar birçok yara ve çeşitli kateterlerin; angiocath, santral ven kateterleri, nazogastrik sonda, Foley sonda, toraks tübü, arter-yel line vb., varlığı nedeniyle organizmanın bağışıklık mekanizmaları kırılmakta ve bunlar zararlı hale gelebilmektedir. İnfeksiyon tek başına, travma sonrasında olduğu gibi katabolik dönemi başlatabilmektedir. Her iki tablo da, ateş, hiperventilas-yon, taşikardi; glukoneogenez, proteoliz ve lipoliz artışı yaratmaktadır. Bu tür infeksiyonlar ani ve şiddetli olup, hipotansiyon ve septik şokla sonuçlanabilirler. (Kafa Travması)
Bu olayların gelişimindeki başlıca medyatörler, yaralının vücudundaki sitokinlerdir. Bazı olgularda ise gram-negatif bir mikro-organizma tarafından salman bakteryel endotoksin sepsis gelişimine neden olabilir. Endotoksin ile temas sonrasında; monosit, makrofaj ve lenfositler uyarılarak TNF salınımma neden olur ve böylelikle infeksiyona karşı sistemik yanıt cevabı başlatılmış olur. Bazen de, kan transfüzyonu yada organ nakli gibi durumlarda olduğu gibi, antijen-antikor reaksiyonları sonrasında benzer bir tablo gelişebilir. Sitokin salınım oranı ile sistemik yanıtın gelişimi ile arasında doğru bir orantı vardır. Travmanın kendi başına bağışıklık sistemini baskılayıcı etkisi olduğu gibi, perioperatif dönemde kan transfüzyonu yapılması sonucunda bu etki daha da artar. Özellikle, travma sonrası splenektomi geçiren hastalarda, Streptokokus pneumoniae ile postsple-nektomi sepsisi gelişebileceğini bilmek ve bu nedenle pneumovaccine ile asılanına ve 5 yıl sonra da ra-pel önerilmektedir.