Hiperozmolar Nonketotik Koma (HNKK)
İlk kez 1600'lerde tanımlanmış olmakla beraber 1960'lı yıllardan sonra sıklıkla bildirilir hale gelmiştir. Bu sendromda ağır hiperglisemi (plazma glikoz düzeyi 800 ml/dl'nin üstünde, hiperozmolorite (plazma ozmoloritesi 350 mOsm/kg 'dan yüksek) ve derin bir intravaskü-ler volüm azalması bulunur. Hiperglisemi glikozüriye yol açarak su ve elektrolit kaybına neden olur. Vücudun insülin üretimi olması halinde lipoliz engellenir. Çoğunlukla tip II diyabetiklerde ilk belirtidir. Mortalite %30' dur. Tip I diyabetiklerde çoğunlukla iştahsızlıkla birlikte bulantı ve kusma, gıda alımı azalmasına bağlı olarak insülinin yanlışlıkla bırakılması, metabolizmanın giderek bozulması iştahın azalmasına, gıda ve insülin alımının tamamen bırakılmasına neden olur. Tip II diyabetiklerde sıklıkla diyet hatası, pnömoni, idrar yolu enfeksiyonları gibi insülin gereksinimini arttıran durumlarda, aynı zamanda her iki tipte de hemodiyaliz ve periton diyalizi, ameliyat öncesi ve sonrası dönemde, yanıklarda, sıcak çarpmasında, diüretikler, glikokortikoidler gibi ilaçların kullanılmasında HNKK ortaya çıkabilir.
Hastanın Değerlendirilmesi
Diyabet öyküsü, hastalık veya enfeksiyon varlığı, böbrek hastalığı, susama hissi, poliüri veya oligüri ve sıvı alımı azalması gibi sübjektif veriler sorgulanır. Fizik muayenede kan basıncının azalması, kalp hızının artması, kuru cilt ve mukoza, beden ısısında artma, konfüzyon ve bilinç seviyesinde bozulma saptatın.
Hiperozmolar Nonketotik Koma Belirti ve Bulgular
Kussmaul solunumu ve ağızda aseton kokusu dışında DKA' da görülen belirti ve bulgular burada da görülür. Karın ağnsı daha seyrektir. Eğer tabloya yol açan faktör kusma ile seyretmiyorsa kusma da seyrektir. HNKK' da, afazi, hemiparazi, tek taraflı hiperrefleks, tek taraflı babinski işareti gibi nörolojik belirtiler oldukça sıktır.
Tanı
Ağır hiperglisemi yanında asidozun olmaması veya hafif olması tipiktir. Glikoz düzeyi ketoasidozdan yüksektir. Na, BUN ve kreatinler artmıştır. Kan gazlan hafif metabolik asidozda olabilir. İdrarda glikoz vardır.
Hiperozmolar Nonketotik Koma Tedavi ve Bakım
DKA'dan çok farklı değildir. Sadece hasta daha yaşlı olduğu için kardiyovasküler durum daha yakından izlenir. Aşırı sıvı yüklemeden kaçınılır. Bu hastalann (varolan diğer hastalıkları nedeniyle) oral beslenmeye geçmeleri diyabetik ketoasidozdan daha uzun zaman alabilir. Bu durum saatte 1-3 Ü insülin infızyonu devam ederken 6 saatte bir 1 litre %5 dextroz perfüze edilebilir. Potasyum replasmanı DKA' daki gibidir. Ancak bu hastalarda daha sık olarak böbrek fonksiyon bozukluğu görülebilir, böbreklerden atım azalabilir. Bu nedenle potasyum düzeyleri dikkatli kontrol edilir. Aynı zamanda yaşam bulgula-n, EKG ritmi, aldığı-çıkardığı sıvılar nörolojik durumu, kan şekeri ve elektrolitleri sürekli izlenmesi gereken parametrelerdir.