İnvajinasyon Nedir (Intussusception)
İnvajinasyon, çocuklarda kolay teşhis ve tedavi edilen acil cerrahi sorunlardan biridir. Bir barsak segmentinin diğerinin içine doğru girmesi şeklinde tarif edilebilir.
Büyük çocuklarda, genellikle bir öncü nokta barsaklarm içice girmesine sebep olur. Bu öncü nokta Meckel divertikülü, polip, lenfoma, intersti-nal duplikasyon veya bir yabancı cisim olabilir. Laparatomi sonrası bir postoperatif komplikasyon olarak da invajinasyon karşımıza çıkabilir.
Invajinasyonun en sık rastlanılan idiyopatik grubu ise altı ay ile 2 yaş arasında görülmekte olup, belli bir sebebe bağlı olmaz (en sık 9 ay). Gastroen-terit sonrası terminal ileum lenfoid dokusunun hi-pertrofisine bağlı olabileceği düşünülmüştür.
İnvajinasyon barsaklarm her segmentinde olabilmekle beraber en sık ileokolik veya kolokolik şeklinde görülmektedir.
Klinik bulgular: Genellikle iyi gelişmiş bebeklerde, en sık 7-9 aylık dönemde görülebilen invajinasyon ani karın ağrısı ve huzursuzluk ile kendini gösterir. Daha önceleri hiçbir şikayeti olmayan bebeğin aniden uyanarak ağlamaya başlaması ve ayaklarını karnına doğru çekmesi invajinasyon için tipik bir bulgudur. Daha sonra kusma görülür.
Karın şişliği oluşabilir. Kaka yapamaz, ancak kanlı-mukuslu materyal dışkılayabilir. Rektal muayenede parmağa çilek jölesi kıvamında kanlı-mukuslu materyal bulaşması tipiktir. İleri invajinasyon olgularında rektal muayene de invajine olmuş barsak hissedilebilir. Karın muayenesinde de orta derecede bir abdominal distansiyon yanında, invajine barsağm oluşturduğu sucuk şeklinde bir kitle palpe edilebilir.
İntestinal obstrüksiyona ait bulgular karın muayenesi yanında, laboratuvar tetkiklerinde de kendini gösterir. Sıvı ve elektrolit kaybına bağlı olarak dehidratasyon ve hiponatremi oluşabilir. Bebek bu nedenle dalgın ve uykulu olma yakmmasıyla müracaat edebilir.
Radyoloji: Ayakta çekilen boş karın grafisinde intestinal obstrüksiyonu gösteren gaz-sıvı seviyeleri görülebilir. Floroskopik baryumlu kolon grafisinde, verilen baryum invajinasyon bölgesinin proksimaline ulaştırılamaz. Buna bağlı olarak da "hilal" görünümü elde edilerek teşhis doğrulanır.
İnvajine barsak segmentini ultrasonografi ile görüntülemek de mümkündür.
Tedavi: Bebeğin sıvı ve elektrolit eksiklikleri tamamlandıktan sonra eğer radyolojik olarak invajinasyon redükte edilmemişse vakit geçirilmeden cerrahi tedavi uygulanmalıdır.
Radyolojik tedavi: Baryumlu lavman grafi, invajinasyon düşünülen bebeklerde hem teşhis, hem de tedavi amacıyla uygulanır. Ancak bebek radyoloji bölümüne gönderilmeden önce intravenöz yolu sağlanmalı, nazogastrik dekompresyona başlanmalı ve olası cerrahi girişim için her türlü ameliyathane hazırlığı yapılmış olmalıdır. Eğer perforasyon şüphesi varsa veya abdominal distansiyon ileri se-viyedeyse, baryum ile radyolojik redüksiyona hiç girişilmemelidir. Baryumlu redüksiyon mutlaka floroskopik görüntüleme halinde yapılmalı, işlem sırasında karın muayenesinden ve palpasyondan kaçınılmalıdır. Baryumun fazla basınçla kolona verilmemesine özen gösterilmeli, eğer düzelme olmuyorsa ısrar edilmemeli ve cerrahi girişime hazırlanmalıdır. Son zamanlarda baryum yerine hava ile redüksiyonda denenmekte ve iyi sonuçlar alınmaktadır
(pnömoredüksiyon). Ultrasonografi eşliğinde su ile yapılan hidrostatik redüksiyon da hem tanı, hem de tedavi amacıyla uygulanabilir.
İnvajinasyon Nedir Cerrahi tedavisi
Görüntüleme metodları ile redüksiyon sağlanamazsa cerrahi tedavi planlanır. De-hidratasyon ve elektrolit bozukluğu düzeltilen bebeğe antibiyotik başlanır ve gerekli ısı sağlandıktan sonra ameliyathaneye alınır. Göbek üstü veya altı sağ transvers insizyon tercih edilir. Traksiyon uygulamadan, distal kısımdan invajinasyon kitlesine doğru elle basınç tatbik edilerek redüksiyon uygulanır. Redüksiyon mümkün olmazsa veya perforasyon oluşmuşsa invajinasyon bölgesi rezeke edilerek uç-uca anastomoz yapılır.